|
AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ |
| |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Memleketi bir baştan başa dolanan ve bahtı memleketle bir okunan tren, akla getirdiği tüm çağrışımlarla "Rayların İzinde" adlı bir albüme ilham kaynağı oldu. Albüme Işığın Yansıması imza attı.
ÖMER ÇAKKAL
Tren: Doğayla uyumlu makine Rayların İzinde ile yoluna devam eden grubun kurucusu Murat Özyüksel, belgesel çekimlerinin sürdüğü iki yıl boyunca yaşadıklarınından oldukça tecrübe kazanmış. Bir ulaşım ağından öte anlamlar yüklediği demiryolunu bugünkü dünyayı şekillendiren en önemli buluş olarak tarif eden Özyüksel, bunu sanayileşme ve ticaretin demiryolu sayesinde gelişmesine bağlıyor. Ancak demiryolu onun için çok daha fazla anlam barındırıyor: "Sinema tarihi Lumier kardeşlerin bir trenin gara girişini çektikleri sahne ile başlar. Ayrılıklar, kavuşmalar, dağların arasında kıvrılan vagonların güzelliği.. İnsanın bir endüstiriyel buluşu ilk kez doğayla böylesine bir uyum gösteriyor."
Tınılar dedemin hikayeleri
Grubun vokolisti Ali Erenus albümde en çok kendisini çeken konunun köklerinden geldiğini ifade ediyor. Çocukluğu makinistlik yapan dedesinin yaşadıklarını babası ve annesinden dinlediği öykülerle geçen Erenus, o günleri heyecanla anlatıyor: "Dedemin, sonraları babaannem olacak olan Şam'daki bir kızı görüp Afyon'a kaçırması; gidip günlerce eve dönmeyişi; sonra, kışları eve her geldiğinde buz tutan elinin açılması için soba yanında 3-4 saat beklemesi ve yollarda yaşadıkları.. Dedem trenin hızını ayarlamak için dışarda sürekli çıplak eli ile bir sistemi kontrol ediyormuş. Buna benzer öyküler, bu albümde benim için önemli bir altyapı oluşturdu. Albümdeki tınılar, dinlediğim hikayelerin benden bıraktığı izlere birebir karşılık geliyor."
Grubun en genç ve en az konuşan üyesi Ertuğrul Koç da demiryolu emekçisi bir aileden geldiğini söylüyor. Onun da dedesi İzmir-Akhisar'da gar müdürü imiş.
|
|
|
|
|
|
|
|