Avukat, savunmasını hazırlayabilmek için müşterisi Dursun'a nasıl katil olduğunu uzun uzun anlattırıp dinledikten sonra çaresiz bir şekilde ellerini iki yana açarak:
-Sizi nasıl savunacağımı bilmiyorum vallahi. Bu davada sizi kurtarabilmek imkansız gibi!
Suçlu Dursun dayanamamış:
-Niye imkansız olsun avukat bey? Kolayı var. Mahkemede, 'Katil o değil, benim!' dersiniz bu iş kolayca hallolur. Ben de böylece sayenizde kurtulmuş olurum!..

Kaza oldu

Coğrafya dersinde, Mesut'u tahtaya kaldıran öğretmen:
-Söyle bakalım Mesut. Bir vapura bindin. İstanbul limanından kalkan gemi Karadeniz sahilimizdeki bütün limanlara uğrayarak Hopa'ya kadar gidecek. Bu güzergahta gemimiz hangi limanlara uğrayacak demektir.
Mesut biraz düşündükten sonra limanları teker teker saymaya başlar. Ve Zonguldak'a gelince durur. Ondan sonraki limanları bir türlü hatırlayamıyordu. Bunu gören öğretmen, Mesut'a gayret vermek için:
-Evet Mesut Zonguldak'tan sonra...
Mesut üzgün bir sesle şu cevabı verdi:
-Zonguldak'tan ayrılır ayrılmaz korkunç bir kaza oldu ve gemi battı öğretmenim!

Nasıl olsun?

Doktor, kasabın çocuğunu muayene edip, reçetesini de yazdıktan sonra babasına dönerek:
- Bu çocuğu her onbeş günde bir tartacak ve kilosunu bana bildireceksiniz.
Kasap hemen:
-Afedersiniz doktor bey, çocuğu kemikli mi, kemiksiz mi tartayım efendim?

DUVAR YAZILARI

Yaşarmayan tek göz dolap gözüdür.

Künye

Temsilcilikler

AboneFormu

MesajFormu