59. Hükümetin de hedefleri arasında olan B tipi denilen mahalli menkul kıymetler borsasının kurulması, gurbetçi dövizleriyle kurulan çok ortaklı şirketleri de yasal bir zemine oturtacak. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Yönetim Kurulu Üyesi ve Konya Ticaret Odası Başkanı Hüseyin Üzülmez, Anadolu'da mahalli menkul kıymetler borsasının açılmasıyla, çok ortaklı şirketlerin hukuki zemine oturmasının sağlanacağını söyledi.

Halka açık 250 şirket var

Üzülmez, Türkiye'de ortalama 250 civarında şirketin halka açılarak faaliyet gösterdiğini ve bu şirketlere bağlı mal ve hizmet üreten 2 bin civarında da KOBİ bulunduğunu söyledi.

Bu tür çok ortaklı şirketlerin ülke ekonomisine katkı sağladığını da inkar etmemek gerektiğini belirten Üzülmez, 100 bin kişinin çalıştığı bu şirketlerin yılda 500 milyon dolarlık ihracat yaptığını ve ayrıca Türkiye'ye 5 milyar dolar civarında da işçi dövizinin girmesini sağladığını kaydetti.

Konya, Karaman, Yozgat gibi illerde kurumlar vergisi sıralamasında 100 şirketten 60 ya da 70'ini bu tür şirketlerin oluşturduğunu dile getiren Üzülmez, bu şirketleri yasal sorunlardan kurtaracak ve ülke ekonomisine katkı sağlayacak bir yasal düzenleme üzerinde çalışıldığını kaydetti. B tipi de denilen mahalli menkul kıymetler borsasının kurulmasının 59. Hükümet'in de hedefleri arasında olduğunu ifade eden Üzülmez, hazırlanan yasal düzenlemeyle kurulacak bu borsanın Konya, Gaziantep, Kayseri gibi sanayisi gelişen Anadolu illerini kapsayacağını ve KOBİ'leri güçlendireceğini söyledi.

Çok ortaklı şirketler rahat kontrol edilir

Mahalli menkul kıymetler borsasının açılmasıyla Anadolu'daki çok ortaklı birçok şirketin hukuki zemine oturmasının sağlanacağını anlatan Üzülmez, şöyle konuştu: “Biz yıllardır böyle bir borsanın kurularak, Anadolu sanayisinin halka açılmada karşılaştıkları hukuki sorunlardan kurtulmasını ve hedef büyütmesini istiyorduk. Mahalli borsa, binlerce KOBİ'nin gelişmesi ve halka açılarak büyümesini kolaylaştıracaktır.''

Üzülmez, borsanın kurulmasıyla yatırımcıların bu şirketlerdeki payların SPK tarafından kontrolünün sağlanmasının mümkün olabileceğini sözlerine ekledi.