|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
MUSTAFA NİZAMOĞLU
Buna rağmen kendi halklarını ve dünyayı kandırmaya devam etmekten geri durmadılar. Dışarıda bunlar yaşanırken Türk medyası da, savaşı, teknolojik ve estetik silahların sergilendiği büyüleyici bir animasyon gibi ele aldı. Dışta Amerikan ve İngiliz medyası, içte de Türk medyasının savaş karşısındaki tutumu çok eleştirildi, eleştirilmeye de devam ediyor. Ancak en anlamlı tepki, savaşan tarafların merkezinde bulunan iki Türk gazetecisinden geldi. Anglo- Amerikan güçlerinin iki merkezinden biri olan Londra'da, NTV İngiltere muhabirliğini yürüten Zafer Arapkirli, İngiliz basınının yalanları karşısında “Utanç yığını” başlığı altında kaleme aldı. Star muhabiri Mete Çubukçu ise Bağdat dönüşünde Star'ın ana haber bülteninde, Türk medyasında savaş yanlısı yazılar yazan ve “Tam gaz Bağdat” şeklinde manşetler atanlara tepkisini, “Bu tip yazılar yazan ve manşetler atanların yarım saatliğine de olsa o bombardımanın altında kalmalarını isterdim” ifadesiyle dile getirdi.
Hayatım boyunca unutmayacağım Yıllardır dünyanın farklı çatışma bölgelerinden haber geçen Mete Çubukçu'yu Ramallah işgalindeki haberleriyle tanımıştık. Çubukçu, yaşadıklarını “Bizim Filistin” adıyla kitaplaştırmıştı. Son 6 ayda aralıklarla gittiği Bağdat'ta yaklaşık 2,5 ay kalan Çubukçu, savaşın ilk 6 günü için çok kısa bir süre olmasına rağmen bu 6 günün kendisi için habercilik ve insanî açıdan ağır geçtiğini anlatıyor. Özellikle savaşın üçüncü günü yaşanan bombardımandan çok etkilendiğini, bu şok dalgasını hayatı boyunca unutmayacağını söylüyor Çubukçu ve Bağdat'tan yürek acısıyla döndüğünü kaydediyor. Çubukçu, odalarında oturup iktisat, reel politik, strateji yazıları yazan ve “Tam gaz Bağdat” manşetleri atanları görünce rahatsız olduğunu anlatıyor. Medyada, savaşın içeriğinden soyutlanarak farklı bir yere konduğunu kaydeden Çubukçu, “Savaşın içinden insan unsuru çekildi. Her şey mekanik, duygusuzca dile getiriliyor. Sanki orada milyonlarca insan yokmuş gibi konuşuluyor.” diyor. İğrenç bir propaganda
NTV'nin İngiltere muhabiri Zafer Arapkirli, medyadaki propaganda savaşına karşı, ntvmsnbc.com'da yayınlanan Utanç Yığını başlıklı yazısında, işgal harekatını 'Özgürleştirme Operasyonu' olarak sunan bir propaganda kampanyasının, Amerikan - İngiliz basınında bütün iğrençliğiyle sürmekte olduğunu dile getiriyor. Arapkirli yazısında, İngiliz medyasının haberleri veriş tarzını anlatırken, dünyaya habercilik dersi vermekten pek hoşlanan anglo-sakson medyasında kullanılan dilden, yalan yanlış bilgilerden sözediyor ve bunu 'anglo-saksonlara pek yakıştı' diyerek noktalıyor. Yazısında savaşta yaşanan bir başka olaya dikkat çeken Arapkirli, BBC, SKY ve ITN'in “Sivil giyimli Iraklı milisler, koalisyon güçlerinin işini zorlaştırıyor” yorumuyla dalga geçiyor ve dünyada böyle bir abukluğun olmadığını söylüyor. Arapkirli'nin yazısı ntvmsnbc.com'dan bulunabilir. Bu savaş dünya basını için turnusol kâğıdı oldu
Irak işgalinde, pek çok konuda olduğu gibi gazetecilikte de değerlerin alt üst edildiğini kaydeden Mete Çubukçu, İngiltere ve Amerika'da, gerçekleri söyleyen onurlu gazetecilerin dışlanmasına dikkat çekerek, “Bu savaş, basın özgürlüğü ve demokrasi dersi vermeye çalışan ülkeler için bir turnusol kağıdı oldu” diyor. Önümüzdeki yıllarda Ortadoğu'nun Filistinleşeceği öngörüsünde bulunan Çubukçu, bundan böyle bölgede Arap milliyetçiliğiyle İslamcılığın da farklı bir varyasyonla yükseleceğini düşünüyor.
|
|
|
|
|
|
|
|