Yüksek Askeri Şûrâ kararlarıyla, "disiplinsizlik" gerekçesiyle görevlerine son verilen subayların tepkileri, "Ben Disiplinsiz Değilim" adlı kitapta toplandı. Subaylar, "Görevimizi yerine getirirken madalyalar alıyorduk. Disiplinsiz değiliz. Yargılanmadan görevimize son verildi, bizler yargılanmak istiyoruz" diyor.

Çeşitli gerekçelerle TSK'dan ihraç edilen subaylar tarafından kurulan Adaleti Savunanlar Derneği (ASDER ) Araştırma Kurulu başkanlığında Mustafa Hacımustafaoğulları tarafından kaleme alınan "Ben Disiplinsiz Değilim" adlı kitap, ihraç edilen subayların anlattıkları ışığında 28 Şubat sürecini aydınlatmayı amaçlıyor.

Madalya aldı ama atıldı

Kitapta, ihraçtan kısa bir süne önce kendisine "Üstün Cesaret ve Feragat Madalyası" tevdi edildiğini belirten Antalya İl Jandarma Komutanlığı İstihbarat Şubesi eski Müdürü İrfan Çalışkan, yaşadıklarını şöyle anlattı: "İhraç edildiğimi izindeyken bir arkadaşımdan öğrendim. Yıkıldım... Defalarca çatışmalara girmiştim. Beni zorlu görevlere gönderen amirlerim, daha önce uyarmaksızın, savunmamı almadan, geçim sıkıntısı çekme ihtimalim olacak şekilde beni sokağa bırakıyorlardı. Hakkımdaki YAŞ kararı disiplinsizlik iddiasına dayanıyordu, aksine ben çok disiplinliydim. Birçok takdirnamem vardı."

YAŞ dosyalarını kimler hazırlıyor

ASDER, çıkardığı "YAŞ Kararları ve Hukuk Devleti" adlı kitapla da YAŞ karalarının hukuk devleti ilkesi ile bağdaşmadı belirtiliyor. Kitapta, dosya hazırlama süreci şu şekilde anlatılıyor: "YAŞ, üst düzey komutanlardan oluşmaktadır. Dosyaları ise alt kademedeki subaylar hazırlıyor. Bu dosyaları hazırlayanlar, çeşitli kademelerdeki kişilerin dünya görüşünden tutun da, şahsi sürtüşmeler, aynı suçlamalara maruz kalma korkusundan kaynaklanan kendini güvence altına alma psikolojisi, taraflı davranmalar, rekabet, terfi, mevki ve makam hesapları, kasıtlı düşük siciller gibi birçok gerçekten ve adaletten uzaklaştırıcı etkenin tesiri altında hazırlanıyor."

Hayatlarının tümünü etkiliyor

YAŞ kararlarının, ihraç edilen subay ve astsubayların yeni yaşamlarını da etkilediği belirtilen kitapta, ihraç edilen personelin sosyal yardım ve özlük haklarının ortadan kalktığı; ayrıca İçişleri Bakanlığı'nca 28 Mart 1997 tarih ve EGM 065.02.03.070679 sayılı genelge ile de, özel ve kamuda çalışmalarının da engellendiği belirtiliyor. Kitapta, Türk Silahlı Kuvvetleri'nden ihraç edildiği esnada öğretim üyesi kadrosunda doçent ve profesör olarak istihdam edilen personelin özel ve devlet sektöründeki üniversitelerde çalışması mutlak anlamda yasaklandığı, ayrıca bu kişilerin ilmi kariyerlerinin de geçersiz sayıldığı belirtiliyor.

GÜLDEN TÜMER / İSTANBUL

« Geri Dön