|
AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ |
| |
|
|
|
Onlarca medeniyetin kucaklaştığı Kars, Gürcü, Rus, Azeri ve Ermeni kültürleri arasında dostluğun ve dayanışmanın kurulduğu ve bunun misyonunu taşıyan bir şehir. Kafkasya'daki uygarlıkların bir arada bulunduğu özgün bir şehir olan Kars'ın Belediye Başkanlığı ise ayrı bir sorumluluk ve çaba gerektiren bir iş. Geçtiğimiz günlerde bu sene ikincisi düzenlenen ve turizm, ekonomi, enerji konularının tartışıldığı Kars Kent Kurultayı'nın nitelik olarak Kafkasya Kurultayı'na dönüştürmeyi başaran sempatik, halk tarafından sevilen ve Kars'ı mega bir köyken kültür merkezi haline de getiren Belediye Başkanı Naif Alibeyoğlu, örnek bir yerel yönetici olmak için elinden geleni yapıyor. Belediye başkanlığı öncesinde bankacılık, çiftçilik, müteahhitlik yapan ve Kars'a sinemayı, televizyonu, radyoyu, üniversite vakfını açmak gibi şehirdeki ilklerde imzası olan Alibeyoğlu, bu kez bölgenin barış ve huzuru için kolları sıvadı. Kars'ı Kafkaslar'ın kalesi haline getireceklerini dile getiren Alibeyoğlu gazetimizin sorularını cevaplandırdı.
SEVDA ALKAN / KARS
-Bizim öncelikli amacımız Kars'ı tanıtmak. Kars'ı ulusal ve uluslar arası gündeme taşımak. Bu konuda hedefimize vardığımıza inanıyorum. Önümüzdeki senelerde Kafkas Kültürleri Festivali'ni çok daha önemli bir boyuta götüreceğiz. Bu konudaki hedefimiz önce Kars'ı ulusal ve uluslar arası gündeme taşımak. Kars'ın beş yıllık yol haritasını çizmek. Onun dışında en önemli sorunumuz bölgede barışın, huzurun, istikrarın sağlanması. Yani Kafkas ülkelerinde. Ermenistan ile Azerbaycan arasında savaş yaşandı, büyük bir problem var. Onun dışında şu anda Gürcistan'la Rusya arasında savaş tamtamları duyuluyor. Böylesi bir dönemde bu halkları bir araya getirmek gerçekten hükümetlerin bile beceremeyeceği bir şeydir. Bunu gerçekleştirmenin saadetini, mutluluğunu yaşıyoruz. Bu Kars Kalesi'nde yüz yıllardır savaşan Rusların, Ermenilerin, Türklerin çocukları dans etti, büyükler halay çekti. Barış rüzgarları buradan Kafkaslara akıp gitti. Bu ortamı oluşturduğumuz için son derece mutluyuz. Hedefimiz buydu. Bir de Kafkas istikrar paktının Kars'ta oluşmasının alt yapısını ve Kars'ın bu konudaki kültürel etkinlikleriyle, ekonomisiyle bölge kenti olması iddiamız var. Bunu gerçekleştirmenin alt yapısını hazırlamaya çalışıyoruz. Bu etkinliklerin uluslararası güçlerle yapılıyor olması bazılarını rahatsız etmiyor mu? -Bu işi UNDP ile Yerel Gündem 21 ile yapıyoruz. Birileri bizi savaş kışkırtıcılığına mı teşvik ediyor? Ülkemizi satmaya mı teşvik ediyor? Birilerinin parasıyla biz ülkemize ihanet mi ediyoruz? Hayır. Ben kendimin ve ülkemin bu ülkede barışı sağlamasını istiyorum. Geçtiğimiz günlerde 50 bin imza topladık. Bütün Karslılar Doğu Kapının açılmasını istiyor. Birilerinin batıda tuzları kuru. Ama benim halkım burada yoksulluk ve sefalet çekiyor. Günde beş yüz kişi bana iş için geliyor. Birileri böyle vatan millet edebiyatı yapmasın. Biz ülkemize en güzel katkıyı barışı sağlayarak, bölgedeki huzuru sağlayarak yaparız. Biz diyoruz ki Kafkasya bir barış bölgesi olsun. Bunun yolunun da Kafkasya'da ticaretin başlamasıyla, Doğu Kapının açılmasıyla, kapalı olan sınırların açılmasıyla gerçekleşeceğine inanıyoruz. Başka türlü Kars'ın kurtuluşu yok. Diyarbakır ve Kars stratejik önemi olan şehirlerden ikisi. Politik ve stratejik iller taleplerini dile getirirken çok sıkıntı yaşıyor diyebilir miyiz? Diyarbakır'da söylemler çok farklı. O bölgede birebir çatışma ortamı yaşanıyor. Belediye başkanının da bu olaylardan mutsuz olduğunu anlıyorum. Çünkü o sıkıntıları belediye başkanları birebir çekiyorlar. Orada barışı istemek kadar doğal bir şey olamaz. Ama bu bölgede de barışı istemek kadar doğal bir şey olamaz. Buradaki olay, uluslararası boyutu olan bir şey ama o kendi ülkemizdeki, işte biliyorsunuz mevcut ortamı. Onun söylemleriyle benim söylemlerim aynı gibi görünse de ben Rusya ile Gürcistan'ın, Azerbaycan'la Ermenistan'ın, Türkiye ile Ermenistan arasındaki soğuk ilişkilerin kalkmasını, barışın sağlanmasını istiyorum. Bir zamanlar Bulgaristan'la, bir zamanlar Suriye'yle, Yunanistan'la çok daha çatışma ortamı olan, Kardak kayalıklarında neredeyse çatışma ortamı doğuyordu. Böyle bir ortamda direkten dönmek gibi bir şey oldu. Bunu halklar sağladı. Kardeş kentler oluştu. İş dünyası bir araya geldi. Kültürel, sportif etkinliklerle bir araya gelindi. Barış tabandan geldi yani. Biz de bu tür etkinliklerle bunu sağlayacağız. Bu inançla hareket ediyoruz. Biz dersimizi iyi çalıştık. Neyin, nerede, ne olacağını biliyoruz yani. Megaköy Kars kabuk değiştirdi
Seçimlerde kimseye söz vermediğini, seçmenlerinin kişi olarak kendisini tanıdığını dile getiren Belediye Başkanı Alibeyoğlu, görev yaptığı ilk dönemde verdiği sözlerin tamamından fazlasını yerine getirdiğini söyledi. Bir zamanlar mega bir köy olan Kars'ı bir kültür şehri haline getireceklerinin altını çizen Alibeyoğlu sözlerini şöyle sürdürdü: "Birinci dönemde verdiğim sözlerin tamamından fazlasını yaptım. Kars mega bir köydü. Şimdi gayrimenkul açısından Türkiye'nin en pahalı kenti. Biz ayrıca kültür merkezini açtık, kent konseyini kurduk. Binlerce iş yaptık. Şimdi de çok önemli projelerimiz var. Küresel Mirası Koruma Fonuyla ortak projelerimiz var. Kars'ta birçok toplu konut yapacağız. Burası öğrenci kenti ve yurt sorunumuz var. 2000 kişilik yurt yapacağız. "
|
|
|
|
|
|
|