Her türlü sosyal güvenceden yoksun çalışan tarım işçilerinin, "Yaşlanınca bize baksınlar" düşüncesiyle çocuk sahibi oldukları, bu nedenle aile planlamasını istemedikleri bildirildi.

Başta Şanlıurfa olmak üzere Diyarbakır, Adıyaman ve Gaziantep'ten çalışmak için Çukurova'ya gelen tarım işçileri, genellikle dere kenarlarında kurdukları çadırlarda en az 8-10 kişi kalmalarına rağmen, durumlarından şikayetçi görünmüyorlar. Adana İl Sağlık Müdürlüğü ekipleri, ayda bir kez ziyaret ettikleri tarım işçilerine aile planlamasını anlatıyor, ücretsiz doğum kontrol araçları dağıtıyor, çocuklarına ise aşı yapıyor.

İl Sağlık Müdürü Serdar Mercan, Özel İdare Müdürlüğü'nün katkılarıyla özel donanımlı olarak hizmete konulan gezici sağlık ekiplerinin, tarımsal aktivitelerin en yoğun olduğu Temmuz ayında 3 bin 799, Ağustos'ta ise 2 bin 380 kişiye ulaştığını, 59 kadın ile 872 erkeğe korunma aracı dağıttıklarını vurguladı.

11 çocuğu var aile planlaması istemiyor

Mercan, kadın ve erkeklere özel aile planlaması araçlarını dağıtan ekiplerin, aile planlaması konusunda eğitim çalışması da yaptığını, ancak tarım işçilerinin, çocuklarını sermayeleri gibi görmelerinin işlerini zorlaştırdığını anlattı.

Tarım işçilerine yönelik çalışmalarının sürdüğüne işaret eden Mercan, bu yıl ilk kez tarım işçileri veri tabanı da oluşturduklarını anlattı. Mercan, çalışmalarını işçilerin memleketlerine döneceği ekim ayı sonuna kadar sürdüreceklerini kaydetti.

Tarım işçilerinden 11 çocuk babası Ahmet Kolukısa, gençlik yıllarında tek sermayelerinin bileklerinin gücü, yaşlılık dönemlerinin sigortalarının ise dünyaya getirdikleri çocukları olduğunu belirtti. Kolukısa, aile planlaması yöntemlerini bildiklerini, çadırlarına sık sık sağlık görevlilerinin gelip bu konuda kendilerine bilgi verip, korunma araçları dağıttığını, ancak bunları istemediklerini vurguladı.

Kızlar sayıya dahil edilmiyor

Kızları çocuk sayısına dahil etmeyen, gerekçe olarak da onların en geç 18 yaşına kadar evlenmesini gösteren Ahmet Kolukısa, şunları söyledi: "Kızlar, bizim tabirimizle (el kapısına) gidiyor, bu nedenle onları yaşlandığımızda bize bakmaya zorlayamıyoruz. Ancak erkek çocuklarımıza gerektiğinde (bize bakmaya mecbursun) diyebiliyoruz. Ne kadar çok çocuk sahibi olursak geleceğimizi o kadar güvende görüyoruz. Devlet bize yaşlılığımızda az da olsa maaş bağlasa birkaç çocukla yetiniriz."