AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ
Bugünkü Yeni Şafak
P O L İ T İ K A
5 değişiklik istiyoruz

Türkiye, raporda 5 değişiklik istiyor: Taramasız müzakere, yumuşak geçiş süreci, eşit muamele, serbest dolaşımda kalıcı kısıtlamanın kaldırılması ve GB Uyum Protokolü'nün değişmesi.

AB liderlerinin 17 Aralık'taki zirvesinde 2005'in ilk aylarında müzakere tarihi almayı hedefleyen Türkiye, şimdi İlerleme Raporu'nda yer alan müzakere şartlarını değiştirmeyi hedefliyor.

Türkiye, 6 Ekim'de açıklanan İlerleme Raporu'nda yer alan konuları sadece "öneri" olarak değerlendiriyor ve AB liderler zirvesine sunulacak nihai raporda 5 değişiklik istiyor.

TARAMA SÜRECİ: AB, 1 Mayıs'da üye olan 10 ülkenin yanısıra, diğer aday ülkelerle de müzakerelere başlamadan önce "tarama süreci" gerçekleştirdi. Ancak Türkiye, 2000 yılından bu yana AB ile "analitik inceleme" çerçevesinde, 8 komitenin sayısız toplantısı sonucu, tüm AB müktesebatı taramasını tamamladı. Bu toplantılar Ortaklık Konseyi toplantıları sırasında da kayıtlara geçti. Türkiye, "AB ile Gümrük Birliği bulunan bir ülke olarak biz tarama sürecini tamamladık. 'Tarama yapılmadan müzakereler açılamaz' kuralı bizim için geçerli değil" diyecek.

MÜZAKERE SÜRECİ: Müzakerelerin tamamlanması ve uygulamanın teyidinin ucu açık bırakılmış. Bunlar yazılı, objektif temellere dayanmalı, Helsinki Zirvesi kararlarıyla uyumlu olmalı. Aksi takdirde Türkiye, 31 fasıldan oluşan müzakerelerin her aşamasında zorlanacak. Müzakerelerin resmen başlaması süreci geciktirilmemeli.

ÜYELİK PERSPEKTİFİ: İlerleme Raporu'nda Türkiye'nin üyelik perspektifi ile ilgili net ifade kullanılmıyor. Türkiye'nin Avrupa Topluluğu ile imzaladığı 1963 Ankara Anlaşması'na atıfta bulunulmasına karşın, müzakerelerin "ucunun açık" ve uzun zaman alacağı belirtiliyor. Bu yaklaşımla AB'nin "eşit muamele" konusunda verdiği sözü yerine getirmesi gerekli.

KALICI KISITLAMA: Raporda Türkiye'de serbest piyasa ekonomisinin tam olarak işlemesi gerektiği belirtiliyor. Ancak Türkiye'de yıllardır işleyen bir serbest piyasa ekonomisi var. Serbest dolaşım konusunda "kalıcı kısıtlama" getirilmesi de kabul edilemez. Üstelik serbest dolaşım kişilerin seyahat özgürlüğü ile ilgilidir, böyle bir kararı Uluslararası Adalet Divanı iptal edecektir. Bu AB'nin birincil hukukundan sapması anlamına gelir. AB'nin Schengen vize sistemine yönelik bir öneri de raporda yer almıyor. Bunlar Helsinki Zirvesi kararlarıyla çelişiyor.

GÜMRÜK BİRLİĞİ: Türkiye ile AB arasında 1997 yılından bu yana işleyen Gümrük Birliği ile ilgili Uyum Protokolü'nün imzalanmasını isteyen AB, kendisiyle de çelişti. Türkiye, Almanya, İsveç ve Finlandiya ile Uyum Protokolü imzalamadan Gümrük Birliği'ni sorunsuz sürdürdü. Ancak şimdi, aralarında Kıbrıs Cumhuriyeti'nin (Rum Kesimi) de bulunduğu 10 yeni üye ile Gümrük Birliği Uyum Protokolü'nün imzalanması şartının getirilmesi bir çelişki.

Raporda, Türkiye'nin BM'nin Azınlık Hakları ile ilgili anlaşmaya "çekince" koyduğu hatırlatılırken, Fransa'nın da Anayasal düzeni gereği çekince koyduğu belirtildi.

  • DUYGU GÜVENÇ / ANKARA



  • 9 Ekim 2004
    Cumartesi
     
    Künye
    Temsilcilikler
    Abone Formu
    Mesaj Formu
    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
    Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
    Bilişim
    | Dizi | Çocuk

    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
    © ALL RIGHTS RESERVED