Ana Sayfa
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Aktüel
Spor
Yazarlar
Televizyon
Sağlık
Bugünkü Yeni Şafak
657'liler Ailesi
Bilişim
Çalışanın Sesi
Diziler
Düşünce Gündemi
İzdüşüm
Kültür-Sanat
Nar-ı Beyza
Okur Sözcüsü
Röportaj
Sinema
Yemek
Zamanda Yolculuk
Bize Yazın
Abone Formu
Temsilcilikler
Reklam
Künye
Arşiv

Yeni Şafak'ta Ara

Futbolcularına aylardır para ödeyemeyen, borçlarını kapatamayan Demirören yönetimi, sıcak para için Fulya projesinin 10-15 yıllık gelirlerini şimdiden satmak istiyor. Ama muhalefet, genel kurulda bunu engellemek için düğmeye bastı bile.

Beşiktaş'ta bir süreden beri çalmaya başlayan tehlike çanlarının sesi yükselmeye başladı. İdari, mali ve son 2 yıldan beri de sportif başarsızlık ve krizlerin içinde çırpınan Beşiktaş'ta, Yıldırım Demirören yönetimi, ne yapacağını bilmez hale geldi. Bankalara, kişi ve kuruluşlara 100 milyon dolara dayanan borç batağına giren Beşiktaş'ın gelecekte içinden çıkılamaz krizler içine girmesinden büyük endişe duyuluyor. Son olarak Beşiktaş Kulübü Denetleme Kurulu Başkanı Uğur Büyükbalkan'ın da yaptığı incelemelerden sonra, "Açıklanan borç doğru değildir" deyip istifa etmesi, camiada büyük kriz kapıya dayandı, şeklinde yorumlandı.

MUHALEFET FULYA İÇİN DEVREDE

Yıldırım Demirören yönetimin kulübün büyük gelirlerini (Ülker, Cola Turka, Digitürk) 2009 yılına kadar temlik ve ipotek koydurması Beşiktaş'ta kaygı ve üzüntüye neden oldu. Yaklaşık 1 yıldır gündemde olan ve projesi tasdik seviyesine gelen Fulya Tesisleri'nde aynı tehlike altında olduğunu gören Beşiktaşlılar, 2006 şubat ayının son haftasında yapılacak Mali Kongre'de konunun gündem maddesi olarak, görüşülmesini sağlayacaklar.

Yıldırım Demirören ve yönetici arkadaşlarının içinde bulunulan mali krizden biraz olsun kurtulmak için, Fulya Projesi'ni 10-15 yıllık gelirlerini bugünden satılmasını mali kongrede engelleme çalışmaları muhalefet tarafından yoğun bir şekilde başlatıldı. Mali genel kurulda, "Fulya Projesi'nde yer alan işletmelerin gelirleri temlik altına alınamaz, ipotek verilemez" kararı alındığı takdirde, Demirören yönetiminin hesaba kattığı para beklentisi gerçekleşme fırsatı bulamayacak. Yıldırım Demirören yönetiminin bu kararın Mali Kongre'de alınması halinde görevde kalması da imkansız olarak yorumlanıyor.

DURUM G.SARAY'DAN DAHA KÖTÜ

Beşiktaş Kulübü'nde yaşanan ancak Galatasaray kadar su yüzüne çıkmayan büyük sıkıntıların 2007 ocak kongresine kadar büyüyerek devam etmesi, camianın en büyük korkusu. Demirören yönetiminin mali, idari ve sportif başarısızlığı, "Sonumuz Galatasaray'dan kötü olacak" endişelerini su yüzüne çıkarttı.

Beşiktaş'ta bu yaşananların büyük sıkıntılara yol açacağını Yıldırım Demirören yönetiminde yer alan ve istifa eden Adnan Demir, işin başında gördü. Demirören'in büyük ümitlerle göreve getirdiği yönetici Adnan Demir, aylar önce başkana yazdığı mektup, gelecekte büyük tehlikelerin adeta habercisi oldu. İşte Adnan Demir'in yazdığı mektubunda Başkan'ına ilettiği konular satırına kadar şöyle:

BİR YÖNETİCİNİN FERYADI

"Büyük bir inanç ve heyecanla çıktığımız yolda, çok kısa bir süreç içinde herşeyi tükettiğimizi görmek gerçekten üzücü. Bugün geldiğimiz noktada yönetimde birlik beraberlik içinde olduğumuzu söylemek, en iyimser ifadeyle temenniden ibarettir. Birlik ve berebarlik demek, herkesin aynı şeyi ifade etmesi yada susması ile değil, herkesin aynı şeye inanmasıyla mümkündür. Herkes aynı şeye inansa, yönetimde başka dışarıda başka konuşulur muydu? Süleyman Eren'in, benim, Hakan Kalkavan'ın yönetimde bazı konuları dile getirmekle gördüğü tepkiden sonra hiçbir yönetici kafasındaki sorunları gündemde getiremeyecek hale gelmiştir. İcra Komitesi diye bir oluşum kurulmuş ama, İcra Kurulu'na gelmeden her iş bitirilmeye başlanmıştır. Belli bir yaşa gelmiş, belli bir kariyere sahip yöneticilerin toplantılarda soru sorduklarında susturmaları normal bir uygulama mıdır. 4 yönetici dışında hiçbir yöneticinin odası olmaması normal midir? Bir yönetici her halukarda sustuğu zaman daha mı makbuldur."

KRİZ KAPIDA

Adnan Demir'in 4 sayfalık mektubundan kısa satır başları böyle. Kulübün içinde bulunduğu sıkıntılar, dertler o kadar ayyuka çıkmış ki, adeta nefesleri keser hale gelmiş. Futbolculara ödenmeyen transfer taksitleri, Beşiktaş'ta kalmamak için çırpınan futbolcular, geleceklerini bu kulüpte garanti altında görmeyen diğer sporcular da işin cabası. Carew'i 7 milyon Euro'ya satan ancak Norveçli futbolcunun geldiği kulübüne bonservis parasını bile ödeyemeyen siyah-beyazlı kulüpte sıkıntıların çözüm yolu bulması herkesin ortak dileği.

Benfica, Ailton ve Kleberson'a talip

Beşiktaş'ın elden çıkarmak istediği Ailton'a talip olan kulüpler arasına Portekiz'den Benfica da girdi. Ünlü kulübün Beşiktaş'ın memnun olmadığı diğer Brezilyalısı Kleberson ile de ilgilendiği belirtildi. "Goal" internet sitesinin transfer borsasında yer alan habere göre, Ailton Ocak ayında kesinlikle Beşiktaş'tan ayrılacak. Ayrılma nedeninin başında ise, soyunma odasında yaşanan sorunlar gösteriliyor. Brezilyalı futbolcunun Almanya'nın Köln Kulübü'ne, "Size gelmek istiyorum" mesajı gönderdiği de haberde yer aldı.