 AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ |
| |
 | ||
|
||
|
AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ |
| |
|
| ||
|
||
 |
|
Bugünkü Yeni Şafak |
|
|
|
|
|
|
Avrupa Parlamentosu, Gümrük Birliği ek protokolüne ilişkin oylamayı eylül sonuna, müzakerelerin "çerçeve belgesini" de 3 Ekim sabahına bıraktı. "Rumları tanımayız" deklarasyonuna karşı da, "limanları açın" cevabı geliyor.
Avrupa Parlamentosu Başkanlık Divanı, Ankara Antlaşması'nın Türkiye tarafından imzalanan ek protokolün onayına ilişkin tartışma ve oylamalarını eylül sonuna erteledi. AB üyesi ülkelerin devlet ve hükümet başkanlarından oluşan AB Konseyi, geçen 17 Aralık'taki zirvede, Türkiye'nin belirli koşulları yerine getirmesi halinde, tam üyelik müzakerelerinin 3 Ekim'de başlamasını kararlaştırmıştı. Avrupa Parlamentosu Başkanlık Divanı, söz konusu tartışmaları ve oylamayı, 26-29 Eylül'e, Strasbourg'da düzenlenecek Genel Kurul toplantısının gündemine aktardığını duyurdu. Yetkililer, parlamentonun, eylül sonuna kadar tüm gelişmeleri izleyerek, bu konuda daha sağlıklı bir değerlendirme ortamı bulunacağı düşüncesiyle hareket edildiğini belirttiler. Hıristiyan Demokratlar'ın isteğiydi Türkiye'nin tam üyeliğine karşı çıkan Hıristiyan Demokrat kanat, erteleme için baskı yapıyordu. Erteleme kararıyla birlikte AP'nin Eylül sonunda Strasbourg'da düzenleyeceği genel kurul toplantılarında yapılacak oylamanın bir "Türkiye oturumu"na dönüşmesi ve Ankara aleyhinde bir karar alınması riski de belirdi. Çerçeve Belgesi de son anda Bu arada, Türkiye ile 3 Ekim'de başlatılması kararı alınan tam üyelik müzakerelerin "çerçeve belgesi"nin de 3 Ekim sabahı açıklanacağı belirtiliyor. AB kaynakları, bu tarihin de, Türkiye'nin Ek Protokol konusundaki tavrının görülmesi için seçildiğini belirtiyorlar. BRÜKSEL 3 Ekim'in önünde engel yok
Rumları tanıma şartı istenmeyecek
Verilen söz tutulmalı
BERLİN Finlandiya: Türkiye 2015'te AB üyesi olur Finlandiya Başbakanı Matti Vanhanen, Türkiye'nin 2015'te AB'nin tam üyesi olabileceğini belirtti. Amerikan Associated Press ajansına mülakat veren Vanhanen, "Türkiye'nin şu anda AB'nin beklentilerini karşılayacak durumda olmadığını, ancak gelecek 10 yıl içinde tümümü yerine getirebileceğini" belirtti. 2006 haziranında AB dönem başkanlığını devralacak olan Başbakan Vanhanen, "Türkiye'yi istikrarlı, sağlam kılmak istiyoruz. Bunu hayata geçirmek için üyelik müzakerelerinin (ekimde) başlatılmasından sonra iyi ihtimaller doğacak" dedi. HELSİNKİ
|
|
 |
|
|
|
|
İngiltere Dışişleri Bakanı Jack Straw, AB Dışişleri Bakanları toplantısının ardından düzenlediği basın toplantısında Türkiye ile müzakerelerinin 3 Ekim'de başlayacağına şüphe duymadığını söyledi. Türkiye'nin imzaladığı uyum protokolünün uygulanmasına önem verdiklerini söyleyen Straw, AB'nin Türkiye'nin deklarasyonuna karşı hazırlayacağı karşı deklarasyonun içeriğinde uzlaşma sağlandığını belirtti. Straw, karşı deklarasyonun son halinin AB büyükelçilerinin gelecek hafta yapacağı görüşmede belli olacağını kaydetti. Straw, limanlar konusunda ise protokolün onaylanmasının yeterli olmadığını belirterek, Türkiye'nin hava sahası ve limanlarını Rum Kesimi'ne açması gerektiğini belirtti.
AB'nin genişlemeden sorumlu üyesi Olli Rehn de müzakerelerin 3 ekimde başlayacağına inandığını belirtti. Türk gazetecilere açıklama yapan Rehn, toplantılarda hiçbir ülkenin müzakerelerin açılmaması konusunu gündeme getirmediğini, şu an tartışmaların AB'nin yayınlayacağı deklarasyon çerçevesinde olacağını belirtti. Müzakere-lerin başlamasından önce Kıbrıs Rum kesiminin tanınmasının Türkiye'den istenmeyeceğini kaydeden Rehn, bununla birlikte Türkiye'nin Ankara protokolünün gereklerini yerine getirmesini beklediklerini ifade etti.
Almanya Dışişleri Bakanı Joschka Fischer, AB'nin Türkiye'ye geçen yılın Aralık ayında verdiği sözde durmasını beklediğini söyledi. Fischer, "Neue Osnabrücker Zeitung" gazetesine yaptığı açıklamada, "AB liderlerinin Aralık 2004'te Başbakan Erdoğan ile sağladıkları anlaşmanın uygulanmasını ve o zaman oybirliğiyle belirlenen müzakere çerçevesinin onaylanmasını beklediğini" söyledi. Türkiye'ye karşı bazı direnişler için Fischer, İngiltere'nin, gerekeni yapacağını söyledi.