AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ

P O L İ T İ K  F İ S K O S
'Dinleme'nin erbabı da
'kulak'tan muzdaripse...

Türk Telekom, Telekomünikasyon Kurumu ve Kaçakçılık ve Organize Suçlar eski Daire Başkanı da "dinlenme" kuşkusu taşıyorsa, bir bildikleri vardır.

MİT'in bütün vatandaşların telefonlarını izlemek için mahkemeden karar çıkarmasıyla başlayan tartışmalar üzerine, "Uzun Kulaklar Ülkesi"nde bir tura çıktık. Önce işin içinde olup da dinleme mağduru olanlardan başlayalım. Dinleme mağdurlarından biri telefonun patronu Türk Telekom'un Genel Müdürü Mehmet Ekinalan. Bir gün Ekinalan'la odasında konuşurken bir sorumuz oldu. Sorumuza karşılık vermeyen Mehmet Bey, eliyle sus işareti yaptı ve ses tonunu düşürerek "sonra konuşalım" dedi.

"Dinleniyor musunuz?" sorusuna, "Şüpheleniyorum" cevabını verdi.

Aradan bir süre geçtikten sonra makamı dışında karşılaştığımızda aynı konuyu açtık ve bu kez Mehmet Bey daha rahat anlattı. Dinlenme konusunda ise başından geçen bir olayı aktardı: "Ben internet teknolojisini çok sık kullanıyorum. Bir gün Ali Sabancı'ya gönderdiğim elektronik posta, birkaç hafta sonra Aydınlık Dergisi'nde yayınlandı. O günden sonra e-mail kullanmıyorum. Telefonlarımın dinlendiği konusunda da şüphelerim var" dedi.

"Peki telefon dinlemeleri nasıl oluyor, sizin haberiniz olmuyor mu?" diye sorduğumuzda, "Bize resmi olarak yapılan dinlemeler bildirilir. Eğer gayriresmi dinleme varsa bundan bizim de haberimiz olmaz. Son gelişen teknoloji ile telefonların dinlenmesi çok kolaydır. Sadece telefon değil odanızı da dinleyebilirler" şeklinde cevap verdi.

"Odanızda böcek (küçük dinleme cihazı) taraması yaptırıyor musunuz?" sorusuna ise "Zaman zaman" karşılığını verdi.

Telefonlar dışarı

Benzer bir durum telekomünikasyon sektörünün düzenleyeci kurumu olan Telekomünikasyon Kurumu eski Başkanı Ömer Arasıl'la yaptığımız bir konuşmada gerçekleşti. Başkanlığı döneminde makamında konuştuğumuz Arasıl, konular derinleşince cep telefonumuzun üzerimizde olup olmadığını sordu. Üzerimizde olduğunu söylediğimizde, telefonumuzu sekreterine bırakmamızı istedi. Telefonu bırakıp geldikten sonra, "Oda güvenli mi?" diye sorduk. "Tamamen güvenli diyemem ama sık sık kontrol ettiriyorum" cevabını veren Ömer Bey, şöyle dedi: "Teknolojiyi ne kadar çok kullanırsanız o kadar çok kontrol ediliyorsunuz. Bu aslında ilginç bir durum. Korunma yöntemi gelişiyor, onu aşmak için yenisi gelişiyor."

Avcı da yapıyorsa...

Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı görevinden geçtiğimiz günlerde ayrılan Hanefi Avcı ise teknolojiyi kullanarak dinlenmekten ve izlenmekten korunmaya çalışıyor. Avcı'nın Japonya'dan aldığı cep telefonu hem dinlenemiyor hem de sinyal vermiyor. Hanefi Bey, böyle yapıyorsa demek ki var bir bildiği.

Devlet Düşmanı filmini izleyin

Son bir de not ekleyelim: Halen görevde olan çok sayıda bakan ve üst düzey yönetici sık aralıklarla makamlarında dinleme için kullanılan "böcekleri" temizlemek için tarama yaptırıyor. Bunları okuduktan sonra pek çok insan tedirgin olacaktır ama bu yetmediyse "Devlet Düşmanı" adlı filmi izlemenizi tavsiye ediyoruz.

Özal'ın 'arazi formülü

Devlet adamlarının telefonlarının dinlenmesine karşı uyguladığı pekçok yöntem var. İlk olarak 8. Cumhurbaşkanı merhum Turgut Özal'ın, Başbakanlığı döneminde dinlemelere karşı aldığı "arazi" formülünden başlayalım: Özal çok önemli konuları görüşürken kesinlikle telefon kullanmazmış. Hatta kendi odasında bile bu konuları konuşmazmış. İlgilileriyle birlikte Gölbaşı'na giden Özal, tarlarda, kır gezisinde devletin en önemli meselelerini görüşürmüş.

Güzel'in 'küfür' formülü

Hasan Celal Güzel de dinlenmeye karşı "küfür" formülünü geliştirmiş. CHP'nin iktidara gelmesiyle birlikte İçişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcılığı'ndan "kızağa" alınır Hasan Bey. 60 kişiyle aynı odada tek telefonu paylaşan Güzel, telefonların dinlendiğinden şüphelenince, telefon konuşmasına, "Beni dinleyenin de, konuşmamı banda alanın da, bandı çözenin de, ona bu emri verenin de, çözülen bant metnini okuyanın da..." diye okkalı bir küfür sallayarak başlarmış. Bir gün kendisini dinleyen görevli kapısını çalmış ve "Ben emir kuluyum" diyerek kendisine küfür etmemesini istemiş. Hasan Bey de, küfürleri sıralarken, "dinleyenin de..." demekten vazgeçmiş.



6 Haziran 2005
Pazartesi


ABDÜLKADİR SELVİ
ERHAN SEVEN
ÖZGÜR AKBAŞ
HAMDİ ATEŞ

Künye
Temsilcilikler
Abone Formu
Mesaj Formu
Online İlan

ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği
Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Sağlık | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Çocuk

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED