T Ü R K İ Y E ' N İ N B İ R İ K İ M İ |
||
G Ü N D E M | 8 AĞUSTOS 2006 SALI | ||
|
Astsubaya evinde infaz
Şırnak'ın Beytüşşebap ilçesinde, evinde terör örgütü üyelerinin silahlı saldırısına uğrayan astsubay başçavuş Levent Çevik şehit oldu. Oğlunun şehit düştüğü haberini alan baba İbrahim Çevik, kalbine yenik düştü Şırnak'ın Beytüşşebap ilçesinde, evinde terör örgütü üyelerinin silahlı saldırısına uğrayan astsubay başçavuş şehit oldu, oğlu ağır yaralandı. Şırnak Valiliği'nden yapılan yazılı açıklamada, gece, 2 terör örgütü mensubunun, Beytüşşebap ilçe merkezinde Jandarma Başçavuş Levent Çevik'in evinin kapısını kırarak içeri girdikleri ve rastgele ateş ederek, Levent Çevik ile oğlu Mete Çevik'i yaraladıkları bildirildi. Açıklamada, ilçede yapılan ilk tedavisinin ardından Şırnak Asker Hastanesi'ne kaldırılan Levent Çevik'in tüm çabalara rağmen kurtarılamadığı, oğlu Mete Çevik'in ise tedavisinin sürdüğü kaydedildi. Kaçan teröristlerin yakalanması için başlatılan operasyonların devam ettiği bildirildi. BABA YÜREĞİ DAYANAMADI Astsubay Başçavuş Levent Çevik'in babası İbrahim Çevik (59), oğlunun şehit olduğu haberi üzerine kalp krizi geçirerek hayatını kaybetti. Oğlunun şehit olduğu haberi üzerine fenalaşan baba İbrahim Çevik, lise öğrencisi oğlu Can Çevik tarafından Atatürk Devlet Hastanesine kaldırıldı. Çevik, kurtarılamadı. Jandarma Başçavuş Levent Çevik'in şehit haberiyle sarsılan Çevik ailesi, baba İbrahim Çevik'in ölüm haberiyle yıkıldı. 4 kardeş olduklarını belirten lise son sınıf öğrencisi Can Çevik, babasının Şırnak'tan gelen ve ağabeyinin şehit olduğunu bildiren telefon görüşmesinin ardından bir anda yere yığıldığını ve kalp krizi geçirdiğini söyledi. ACI HABER TELEFONLA Can Çevik, olayı şöyle anlattı: ''Çok güzel bir Pazar günü geçirmiştik. Ev telefonu çaldı, önce küçük kardeşim telefona baktı. Babama, (Şırnak'tan ağabeyimin komutanı seni arıyor) dedi. Daha sonra babam telefonu eline aldı. O an ağlamaya başladı ve (oğlum) diyerek yere yığıldı. Bir taraftan annem, bir taraftan babam fenalaştı. Babam kalp hastası olduğu için hemen hastaneye kaldırdık. Eve geri döndükten bir süre sonra hastaneden aradılar. Babamın kendine geldiğini, bizi çağırdıklarını zannettik. Gittiğimde bana bir zarf içerisinde babamın yüzüklerini verip, (başın sağolsun) dediler. İki canımızı birden kaybettik.
|
|
Ana Sayfa |
Gündem |
Politika |
Ekonomi |
Dünya |
Aktüel |
Spor |
Yazarlar Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın |
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi |