|
T Ü R K İ Y E ' N İ N B İ R İ K İ M İ |
||
| S O N D A K İ K A | 13 HAZİRAN 2006 SALI | ||
|
|
Gül: Türkiye-AB ilişkilerinin zehirlenmesine izin verilmemeli
Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, "Kıbrıs konusu yüzünden Türkiye-AB ilişkilerinin gereksiz bir şekilde zehirlenmesine izin vermemek gerektiğini" söyledi.
Gül, basın toplantısında bir soruya verdiği yanıtta, Kıbrıs'ta çözüm konusunda Türk tarafının elinden geleni yaptığını belirterek, çözüm için Rumların "hayır" dediğini hatırlattı. Gül, küreselleşen dünyanın önemli çıkarlar yanında yeni riskleri de beraberinde getireceğini belirterek, "Küreselleşen dünyada yarın ne olacağı belli olmaz. AB üyeleri arasında dayanışma olabilir. Yalnız bir üye yanlış yaptığı zaman bu üyeyle dayanışma yapmak doğru olmaz" dedi. Gül, Türk-AB ilişkilerini zehirlenmesinin kimsenin çıkarına olmayacağını ifade ederek, "Türkiye-AB ilişkileri stratejik olarak da çok önemli. Dünyanın birçok ülkesi tarafından yakından takip ediliyor" diye konuştu. Kıbrıs sorunun çözümüne herkesin olumlu ve yapıcı bir biçimde yaklaşması gerektiğini kaydeden Gül, "Adadaki bütün kısıtlamalar kaldırılırsa kalıcı çözüme adım atılmış olur" dedi. Türkiye'nin Kıbrıs konusunda hazırladığı ve Ada'daki tüm kısıtlamaların kaldırılmasına yönelik eylem planında atıfta bulunan Gül, "Bunlar AB'nin ruhuna hem de BM'nin ruhuna uyan tekliflerdir" diye konuştu. "TREN ÇARPIŞMASININ SORUMLUSU BİZ OLMAYIZ" Basın toplantısında bir gazetecinin, Olli Rehn'nin, "Türkiye, Ankara Antlaşması'nı uygulamadığı takdirde tren kazası olur" biçimindeki açıklamasını hatırlatması üzerine Gül, "Eğer tren kazası olursa bu kazanın tek sorumlusu ve tek zararlısı Türkiye olmaz. Herşeyi sadece Türkiye'den beklemek yanlış" dedi. AB referandumunda "hayır" diyen Rumlar'ın AB'ye girmemesi gerektiğini kaydeden Gül, sınır sorunu olmasına karşın Rum kesiminin AB'ye girmesinin birliğin ilkelerine de aykırı olduğunu belirterek, "Kıbrıs sorununun emrivakiyle çözüleceğine inanalar varsa yanılıyorlar" diye konuştu. Gül, başka bir soru üzerine, Türkiye'deki reform sürecinin kararlılıkla süreceğini kaydederek, "Süreçteki aksaklığın AB içinde dostlarımızın elini zayıflatacağını biliyoruz. Reform sürecini pekiştirmemiz gerekir. Ekim ayına kadar önemli mesafeler alacağız. Yapamayacağımız tek şey Kıbrıs konusunda tavizdir" dedi. Gül, Kıbrıs politikası konusunda, "AK Parti hükümetinin politikaları daha önceki hükümetler tarafında da uygulansaydı bu sorunlar karşımıza gelmezdi" diye konuştu. PLASSNIK: TÜRKİYE DÜŞ KIRIKLIĞI YARATTI AB Dönem Başkanı Avusturya Dışişleri Bakanı Ursula Plassnik ise bugün Ortaklık Konseyi toplantısının ardından yapılan Hükümetler Arası Konferans (HAK) ile müzakerelerdeki ilk fasıl olan bilim araştırma bölümünün açıldığını ve geçici olarak kapandığını söyledi. Bugünkü görüşmelerdeki gecikmenin sürpriz olmadığını kaydeden Plassnik, Türkiye'nin ek protokolü yerine getirmemesinin AB'de düş kırıklığı yarattığını ifade etti ve bu konuda somut adımlar atılmamasının er geç müzakere sürecinde önemli sorun yaratacağını bildirdi. RUMLARA LİMAN VE HAVAALANLARI AÇILMALI Olli Rehn ise yaptığı konuşmada, Hükümetler Arası Konferans'ın ardından bilim ve araştırma faslının açılmasının müzakere sürecinde ilerleme olduğunu gösterdiğini kaydetti. Rehn, ek protokol uyarınca Türkiye'nin Rum kesimine ait gemi ve uçaklara limanlarını ve havaalanlarını açması gerektiğini vurguladı.
|
![]()
|
|
Ana Sayfa |
Gündem |
Politika |
Ekonomi |
Dünya |
Aktüel |
Spor |
Yazarlar Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın |
| Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi |