T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
P O L İ T İ K A 13 HAZİRAN 2006 SALI
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Yurt Haberler
  Bugünkü Yeni Şafak
 
 
 
  657'liler Ailesi
  Ankara'da Şafak
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Siyaset bulaşırsa tavrımız değişir

Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin AB süreciyle ilgili yükümlülüklerinin takvime göre yürütüldüğünü belirterek, "Eğer siyasi bir yaklaşımla AB süreci gölgelenirse yaklaşımımız çok farklı olur" dedi

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AB Genişleme Komiseri Olli Rehn'in 'reformlar yavaşladı' açıklamasına tepki göstererek, tarama sürecinde yapılması gerekenleri bugüne kadar yaptıklarını ve bunların da kabul gördüğünü söyledi. Erdoğan, "Herhangi bir sıkıntı söz konusu değildir. Ama siyasi bir yaklaşımla eğer tarama süreci gölgelenirse, böyle bir şeyde bundan sonraki süreçte bizim yaklaşımımız çok farklı olur" dedi.

Erdoğan, Hırvatistan'a hareketinden önce soruları yanıtlayarak, AB'nin Komiseri Olli Rehn'in de reformlarda yavaşlama olduğu sözlerine şu cevabı verdi:

"Bu soruya iki yaklaşımla cevap vereceğim. Bunlardan bir tanesi Sayın Rehn bunları neye dayanarak söylüyor? Bunu anlamakta zorlanıyorum. AB Komisyonu olarak kendilerinin hazırlamış oldukları takvim, şu anda aynen çalışmaktadır. Bu takvimde herhangi bir aksama yok. Uygulamayla ilgili böyle bir düşünceleri varsa, bu bir zihniyet değişimidir. Bunu baştan bu yana söyledik. Bu zihniyet değişimi bir takvim ile gerçekleşmez.

Dünyanın hiçbir ülkesinde böyle bir şey olmadı. AB'nin hangi şu anda üye olmuş ülkesinde, uyum yasaları ile uygulama belirlenen takvim içerisinde olmuş?

Mümkün değil. Şu anda uyum yasasıyla ilgili bizim herhangi bir takvimde aksamamız var mı? Yok... Şu anda müzakere süreci öncesi taramayı yapıyoruz, taramayla alakalı olarak takvimde bir aksama var mı? Yok. Şu anda bir defa tanıtıcı tarama gerçekleşti. 18 tane ayrıntılı tarama gerçekleşti. Bunların hepsi belirlenen takvim ne ise aynen bu şekilde sürüyor. Uygulama denince, uygulamada zaten belirlenmiş bir takvim yok. Bizim öyle verilmiş bir sözümüz de yok. Bu bir zihniyet değişimidir. Tabii ki bu zaman alacaktır. Ama biz samimiyetle bütün gayretimizi ortaya koymak suretiyle bu süreci de işletiyoruz"

YENİ POLİTİKA ÜRETİRİZ

Erdoğan, Lüksemburg'da yapılan toplantıyla ilgili olarak da, "24 AB üyesi ülkenin Güney Kıbrıs'a uyması" halinde "Dışişleri Bakanı'nın gitmeyeceğini" bildirdi. Bunun kesin karar olduğunu ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti: "Çünkü bizler şu anda taramayla ilgili bu fasılda ne yapılması gerekiyorsa bunu yaptık ve bunların hepsi kabul görmüştür. Herhangi bir sıkıntı söz konusu değildir. Ama siyasi bir yaklaşımla eğer tarama süreci gölgelenirse, böyle bir şeyde bundan sonraki süreçte bizim yaklaşımımız çok farklı olur. Çünkü hiçbir zaman ne tarama sürecine ne müzakerelere siyaset bulaştırılmamıştır. Burada eğer bir siyaset bulaştırılacak olursa, bizim de tavrımızı ona göre değişir."

Sürecin tıkanması halinde ne yapılacağı sorusuna da Erdoğan, "Yeni politikalar üretiriz" karşılığını verirken, "AB'den vaz mı geçiyorsunuz" sözleri üzerine de, "Bakın o çok farklı bir şey, bu farklı" dedi.

Başbakan Erdoğan, Hırvatistan Başbakanı İvo Sanader ile görüşmesinin ardından 'Kıbrıs sorununun AB ile ilişkileri nasıl etkileyeceği' sorusuna, "Güney Kıbrıs Yönetimi, tabii ki bu imkanı, bu silahı sonuna kadar kullanacak. Bunu 24 tane mevcut AB üyesi ülkenin siyasi olarak değerlendireceklerine ihtimal vermiyorum. Biz bu müzakere sürecinde AB müktesebatının gereğini konuşmalıyız. Eğer buna siyasetin gölgesini düşürecek olursak o zaman bu hedeflerimizden sapar. Sürecin kolay olmadığını biliyorum, ama sulandırılmasını da şık bulmuyorum" dedi.

  • HABER MERKEZİ/ ANKARA

    Pozdrav vojnici asker...

    Başbakan Erdoğan, Hırvatistan Başbakanı İvo Sanader ile biraraya geldi. Erdoğan, tören mangasını "merhaba asker" anlamına gelen Hırvatça 'pozdrav vojnici' diyerek selamladı. Hırvatistan'daki Türkoloji Enstitüsü'nü desteklediklerinin belirten Sanader, Türkiye'de de Hırvat dili ve edebiyatı bölümü açılmasını istedi.

    Geri dön   Yazdır   Yukarı


  • ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
    Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
    Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi