Ana Sayfa
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Aktüel
Spor
Yazarlar
Televizyon
Sağlık
657'liler Ailesi
Bilişim
Çalışanın Sesi
Diziler
Düşünce Gündemi
İzdüşüm
Kültür-Sanat
Okur Sözcüsü
Röportaj
Sinema
Yemek
Zamanda Yolculuk
Bize Yazın
Abone Formu
Temsilcilikler
Reklam
Künye
Arşiv

Yeni Şafak'ta Ara

Avrupa Birliği, Türkiye'nin ikinci el otomobil ithalini serbest bırakması için bastırıyor. Yerli sanayiciler ise "Böyle bir gelişme ölüm fermanımız olur" diyor

Harun Bahçıvan Oto Park

Son dönemde Türk sanayisi içinde en parlak sektör şüphesiz otomotiv sektörü. Sektörde geçtiğimiz yıl 3-4 milyar dolarlar seviyesinde gerçekleşen aylık ihracat rakamları 2000'li yılların yıllık rakamlarına eşit. Sektörün önü açık, yeni yatırım planları birer birer açıklanıyor. Ancak yatırımdan önce üreticilerin iki soruya cevap bulması gerekiyor. Birincisi mortgage sistemi sektörü nasıl etkileyecek? İkincisi ise AB, Türkiye'ye 2. el oto ithalini serbest bırakması için baskı yapıyor. Peki buna onay verilirse sektörün hali ne olacak? Sektörde böyle bir gelişmeye izin verilmesinin otomotiv için "ölüm fermanı" anlamına geleceği konuşuluyor. Çünkü, AB ülkelerinde yüzde 20'ler düzeyinde olan ve KDV'de yoğunlaşan vergiler, Türkiye'de ÖTV, Motorlu Taşıtlar Vergisi gibi birçok başlık altında yüzde 100'lere kadar tırmanıyor.

İKİNCİ EL DİYE SIFIRLAR GİREBİLİR

Böyle olunca da tüketicilerin iki misli para verip sıfır otomobil almak yerine yüzde 50 daha düşük fiyatla 1 yaşındaki 2. el otomobili tercih edeceği çok açık. Otomotiv sanayicilerin dikkat çektiği bir diğer husus da, 2. el ithalatın serbest bırakılması durumunda yaşanacak suiistimaller. Çukurova Yetkili Otomobil Satıcıları Derneği Başkanı Süleyman Onatça 2. el ithalatının serbest bırakılması durumunda, sıfır araçlara da kapı açılacağını söylüyor. Onatça, "Birileri giderek Avrupa'dan araç alacak, plakasını taktığı anda ikinci el muamelesi görecek ve ÖTV'siz yurda girecek. Sonra o aracı, sıfır araç olarak satacak" diye uyarıyor. Aynı sorun AB üyesi Polonya ve İspanya'da da yaşanmıştı. Sonuç olarak Polonya'da sektör yüzde 65-70 gerilerken, İspanya uygulamayı lobi çalışmalarıyla tam üyelikten sonrasına erteletmişti. Türk sanayicisi de şimdi hem yurtiçinde, hem de AB nezdinde bu tehlikeye dikkat çekiyor ve önlemin bir yıkım yaşanmadan alınmasını istiyor.