Ana Sayfa
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Aktüel
Spor
Yazarlar
Televizyon
Sağlık
Son Dakika
657'liler Ailesi
Ankara'da Şafak
Bilişim
Çalışanın Sesi
Diziler
Düşünce Gündemi
İzdüşüm
Kültür-Sanat
Okur Sözcüsü
Röportaj
Sinema
Yemek
Zamanda Yolculuk
Bize Yazın
Abone Formu
Temsilcilikler
Reklam
Künye
Arşiv

Yeni Şafak'ta Ara

Burçak Evren'in iki dilde yayınlanan 'Türk Sineması' kitabı sinemamızı dünyaya tanıtmayı hedefliyor. Görsel malzeme ile zenginleştirilmiş olan kitap adeta Türk sinemasının envanteri

Türk sineması, Burçak Evren'in hazırlamış olduğu kitaplarla dünyaya tanıtılıyor. Sinema tarihçisi ve yazarı Burçak Evren'in 'Türk Sineması', 'Yeşilçam'ın Gölgesi'nde Seyfi Havaeri', 'Mahallenin Sevgilisi Efgan Efekan' ve 'Nebahat Çehre' isimli kitapları TÜRSAK ve Altın Portakal Film Festivali tarafından yayınlandı. 1896-2006 yılları arasındaki sinema yolculuğumuzu anlatan 'Türk Sineması', sinemamızın tüm dünyada daha iyi tanıtılması amacını taşıyor. İngilizce ve Türkçe olmak üzere iki dilde yayınlanan kitap, daha önce yayınlanmamış olan belgeleri ortaya koyması bakımından da önemli. Kitapta Türk Sineması'na emek vermiş 22 yönetmen özel dosyalarla tanıtılmış. 'Türk Sineması' 1895 öncesinden kısaca bahsediyor. 1896'da Türkiye'de yapılan ilk gösterim ile sinema terihimiz anlatılmaya başlanıyor.

...VE TREN KALKAR

Bu bölümde Ercüment Ekrem Talu'nun ilk gösterim anılarına yer verilmiş. Talu ilk filmde gördüğü trenden korkuşunu bakın nasıl anlatıyor "Tren kalktı. Bittabi sessiz sedasız. Aman Yarabbi... üstümüze doğru geliyor. Zindan gibi karanlık salonun içinde kıpırdanmalar oldu. Trenin perdeden fırlayıp seyircileri çiğnemesinden korkanlar ihtiyaten yerlerini terk ettiler galiba. Hani ha ben de korkmadım değil, lakin merak galip gelip beni iskemleye mıhladı." Müteakip bölüm 1912 ve sonrasını anlatıyor. Yani ilk Türk sinemacılar ve ilk filmler. Bu bölüm bir çok ilki beraberinde getiriyor: ilk sansür, ilk yapımevi, ilk konulu filmler, ilk sinema salonu, ilk seri filmler... Tiyatrocular dönemi, Arap ve Kore filmleri salgını, korku filmleri, jönler, kadın oyuncular, afişler, dönemle ait köşe taşları niteliğinde olan filmlere dair değerlendirmeler ve Türk Sineması'na dair akla gelebilecek her türlü sorunun cevabını bu kitapta bulmak mümkün. 1960 ile birlikte gelen "altın dönem" filmleri, Yeşilçam'ın Yükselişi, Yeni Sinema Dönemi ve Post Yeşilçam Dönemi kitabın ilgiyle okunacak bölümleri arasında.

OFSAYTTA KALMIŞ BİR YÖNETMEN

Burçak Evren'in yakın dönemde Türk Sineması ile ilgili yayınladığı üç kitap daha var. Bunlardan biri 42. Altın Portakal Film Festivali'nde Onur Ödülü'ne layık görülen Seyfi Havaeri için hazırlanmış. Kitap Türk Sineması'nın az bilinen dönemlerinden birine ışık tutuyor olması bakımından önemli. Evren, Türk Sineması'nın talihsiz ve haksızlığa uğramış yönetmeni olarak tanımlıyor Havaeri'ni. Kitabın önsözüne Havaeri'nin Sadri Alışık'a göndermiş olduğu bir mektuba da yer vermiş Evren. Mektupta Alışık'ın kendisine söz verip de 'Kenar Mahalle' filminde oynamayışından söz ediyor. Yönetmen mektupta Alışık'a "Düşünüyorum da Sadriciğim, beni niye 'Kenar Mahalle'de hofsaytta bıraktın. Hâlâ bir anlam veremiyorum. Halbuki o goldü" diye sitem ediyor.

Katıksız aşkların adamı Efgan Efekan

'Mahalle'nin Sevgilisi Efgan Efekan' Efekan adına yazılmış ilk ve son kitap olma özelliğini taşıyor. Küçük, sıradan, iddiasız ama o denli de içten, katıksız aşkların adamı, yaşam öyküsü, filmleri ve geniş bir albümle birlikte sunuluyor. Güzelliği ve yeteneğiyle bir döneme damgasını vuran 'Nebahat Çehre' için yazılan kitap da Türk Sineması'nın farklı bir yönüne bakıyor.