T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
Y A Z A R L A R 27 MART 2006 PAZARTESİ
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Son Dakika
 
  657'liler Ailesi
  Ankara'da Şafak
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Gökhan ÖZCAN

Bir cümle suikastı

Herkes bir düş görür. Varsayın ki bu cümle, yazarının düşüdür. Varsayın ki beklenenden erken bir tarihte sarsılarak uyandırılmıştır zavallı yazar.

Varsayın ki bu cümle beklenmedik bir anda yaka paça getirilip beklenen bir sonun eşiğine bırakılmıştır.

Varsayın ki bu cümle artık kimsesiz bir cümledir.
Ya da geçirin mesela sessizce içinizden:
Genç yaşamış, yakışıksız ölmüştür bu cümle!
...

Aslında yazmaya yeltendiği cümlelerin gencecikten ölüvermesi yazarın alışık olmadığı bir şey değildir.

Kelimelerin hayatın boşluklarına çarpıp yere düşmesi...

Sonra yazarın yere eğilip onları tek tek ve itinayla içinin sepetlerine toplaması...

Ve daha sonra henüz yazmaya fırsat bulamadığı diğer cümlelerle birlikte yine içinin sandıklarına doldurup üstünden bir milyon kere kilitlemesi...

Dedim ya, bütün bunların o acı tadını biliyor yazar...

Onun canını acıtan, içinin çayırlarını sararıp solduran, denizlerini kurutan, bulutlarını karartan şey başka...

O hiç kıymeti olmayan gündeliklerin, artık neredeyse alıştığı bir küstahlıkla gelip, ince ince yazılmakta olan cümlenin ağır kapağını tek celsede kapatıvermesi...

Hem de kelimelerin üstüne...
Ne olacak peki?
Yarım mı kalacak yani cümle?
Hayır, yazar yarım kalacak!
...

Ne oldu biliyor musunuz?
Bir cümle kırıldı.
Yazar parçalandı.
Güzelim kelimeler, kim bilir kime kaldı?
...

Türk Hayal Standartları Enstitüsü'nün mühim şerhi:

İşbu cümle, yazmakta olan şahsın standartlara muhalif ruh nümayişi sebebiyle alınan "nihayete icbar" kararının bir gereği olarak son kelimesinin kaleme alınışının ardından bitirilmiştir.

Cümlenin bilinen iki nüshasından müellifinin elinde olanı birkaç dakika sonra infaz edilecektir. Diğer nüshanın nerede olduğuna dair herhangi bir malumat yoktur.

Enstitümüz, günümüzün hakikatleriyle alenen zıtlaşan ve insanlığı yüce insanlık ideallerinden uzaklaştırdığı aşikar olan bir cümleyi imha edecek olmaktan ziyadesiyle memnuniyet duyar ve âzâlardan biri gizlice ekler:

Müellifinin iflahı da ayniyle kabil olsaydı keşke!..


Geri dön   Mesaj gönder   Yazdır   Yukarı


ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi