Ana Sayfa
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Aktüel
Spor
Yazarlar
Televizyon
Sağlık
Yurt Haberler
Son Dakika
657'liler Ailesi
Ankara'da Şafak
Bilişim
Çalışanın Sesi
Diziler
Düşünce Gündemi
İzdüşüm
Kültür-Sanat
Röportaj
Sinema
Yemek
Zamanda Yolculuk
Bize Yazın
Abone Formu
Temsilcilikler
Reklam
Künye
Arşiv
Favorilere Ekle
Giriş sayfası yap

Yeni Şafak'ta Ara

Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, bugün Türkiye'nin, hükümetin gündeminde seçim başlığı bulunmadığını, gelecek yıl normal takvimi içinde yapılacak seçimlerin de hiç bir ekonomik sapmaya yol açmayacağını bildirdi.

Babacan, "Uluslararası Doğrudan Yatırımlar" konusunda, Ankara'da basın toplantısı yaptı.

Babacan, "Uluslarası Doğrudan Yatırımlar" konusunda Hazine Müsteşarlığı'nda düzenlediği basın toplantısında, seçim beklentisi ile ekonomik hedeflerden sapma bekleyenlerin hayal kırıklığına uğrayacağını söyledi.

Türkiye'nin pek çok alanda, son 10 yıllardır, hatta Cumhuriyet tarihindeki en iyi seviyeleri elde ettiğine işaret eden Babacan, bugün 2000 ve 2001 yıllarındaki krizlerin olumsuz etkilerin telafi edilmekle kalınmayıp, aynı zamanda Türkiye'nin, daha sağlam bir temelde ekonomik yapıya kavuşması için önemli adımlar atıldığını kaydetti.

"SÜREÇ, GÜNDELİK PARAMETRELERLE SINIRLANDIRILAMAZ"

Türkiye ekonomisinin içinden geçmekte olduğu ekonomik değişim sürecini, sadece gündelik politik parametrelerle sınırlandırmanın da mümkün olmadığını vurgulayan Babacan, burada, bütün kamu kurumlarının, sivil oluşumların, ekonominin ulusal ve uluslararası bütün aktörlerinin, tek tek bütün vatandaşların arzuları, beklentileri doğrultusunda bir değişim süreci başlatıldığını belirtti.

"Bugün özellikle uluslararası piyasalarda Türkiye'yi izleyen gözlemcilerin, artık politikalara ilişkin sarsılmaz bir güven duymuş durumda" olduğunu vurgulayan Bakan Babacan, ulusal bazda da güven ve istikrar ortamını sarsmaya yönelik birçok girişime rağmen ekonomik hedeflerden hiç bir sapma gösterilmediğini belirterek, şöyle devam etti:

"Özellikle şunu belirtmek istiyorum; bugün Türkiye'nin gündeminde, hükümetin gündeminde seçim başlığı bulunmamaktadır. Önümüzdeki yıl normal takvimi içinde yapılacak seçimler de ekonomik hiç bir sapmaya yol açmayacaktır. Ekonomide belirsizlik olduğunu ileri sürerek, ortalığı bulandırmaya çalışarak, istikrar ve güveni sarsarak siyasi rant elde etmek isyenler, mutlak bir hayal kırıklığına uğrayacaktır. Seçimler nedeniyle ekonomik hedeflerde sapma beklentisi olanlar da aynı hayal kırıklığına uğrayacaklardır."

"YABANCI YATIRIMCILARIN BAKIŞI DEĞİŞTİ"

Türkiye'nin yeni çehresinin en son göstergelerinden birisinin "uluslararası doğrudan yatırımlar" olduğuna işaret eden Bakan Babacan, doğrudan yabancı sermaye girişinin 2005 yılında tarihi zirvesine ulaştığını hatırlattı.

Babacan, "Türkiye, uluslararası yatırımcılar nezdinde, artık sadece ekonomik potansiyeli yüksek bir ülke değil, aynı zamanda geleceğine güven duyulan ve yarının dünya ekonomisi ile rekabet edebilmek için yatırım yapılması gereken bir ülke niteliğinde" dedi.

Babacan, 2003 yılında yürürlüğe giren doğrudan yabancı yatırımlar kanununun, getirdiği uygulamalarla uluslararası yatırımcıların artan ilgisinde önemli rol oynadığına işaret ederken, ileriye yönelik politikaların tasarlanması açısından kritik önemi bulunan uluslararası yatırım verilerinin derlenmesi ve değerlendirmesi görevi verilen Hazine Müsteşarlığı'nda "veri tabanının" oluşturulmasına ilişkin altyapının da tamamlandığını kaydetti.

"DOĞRUDAN YATIRIMLAR 9,7 MİLYAR DOLARA ULAŞTI"

Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, Türkiye'ye gelen uluslararası doğrudan yatırımların 2005 yılında, önceki yıla göre 3,5 kat artışla 9,7 milyar dolara ulaştığını ve "tarihi zirve" yaptığını bildirdi.

Babacan böylelikle, Türkiye'nin 2001 yılına gelene kadar 1 milyarın doların altına seyreden uluslararası doğrudan yatırımların, son 3 yıllık dönemde farkedilir bir artış eğilimine girdiğini vurguladı.

Babacan, geçen yılki girişin 7,9 milyar dolarının sermaye transferi, kalan 1,9 milyar dolarının ise yurtdışı yerleşiklerinin Türkiye'de gayrimenkul alımları olduğunu bildirdi.

"GİRİŞ, BU YIL ÜÇ AYDA 1 MİLYAR DOLARI GEÇTİ"

Bu yılın 3 ayında ise yabancı sermaye girişinin 1 milyar doları geçtiğini kaydeden Bakan, "Ve bu rakamın içinde Telsim, Türk Telekom'dan beklenen girişlerle, özel sektörden, özel sektöre olan doğrudan yabancı rakamlar yoktur. Yani asıl büyük beklenen sermaye girişleri gerçekleşmemiştir"dedi. "Bu girişlerin yıl içinde gerçekleşmesini bekliyoruz" diyen Babacan, şöyle konuştu:

"Toplam 7,9 milyar doların, özelleştirme yoluyla gelen kısmı 1,5 milyar dolardır. Söz konusu tutar, Türk Telekom'un özelleştirilme işlemine bağlı olarak ihale bedelinin ilk taksiti ve Türkiye'de kurulacak şirketin sermayesi için transfer edilen tutardır. Tüpraş ve Erdemir'e ilişkin veriler ise henüz yansımamıştır."

TÜRKİYE, REKABET GÜCÜ ENDEKSİNDE DE YER DEĞİŞTİRDİ

Çeşitli uluslararası kuruluşlar tarafından yapılan yatırım ortamı değerlendirilmesinde ise bu kapsamda bin büyük şirketin yöneticileriyle, her yıl yapılan anket sonucunda yatırımlar açısından cazibesi en yüksek 25 ülke belirlendiğini anlatan Babacan, bu endekste Türkiye'nin 2003 yılında 24. sırada iken, 2005 yılında 13. sıraya yükseldiğini bildirdi.

Babacan, uluslararası yönetim geliştirme enstitüsü tarafından yayınlanan dünya rakabet gücü yıllığında; ekonomik performans, yönetim etkinliği, iş etkinliği, alt yapı gibi başlıklarda toplanan 300 rekabet gücü kriterine göre belirlenen, rekabet gücü endeksinde ise Türkiye'nin 2003 yılındaki 56.sıradan, 2005 yılında 48. sıraya yükseldiğini kaydetti.

YATIRIMCILARIN ÜLKE DAĞILIMI

"Türkiye'nin son dönemde yükselen grafiği ve uluslararası yatırımcılar açısından artan cazibesi, bağımsız ve saygın uluslararası kuruluşlar tarafından yapılan bu çalışmalarda da teyit edilmektedir" diyen Babacan, 2005 yılı uluslararası doğrudan yatırımların yatırımcının ülkesine göre dağılımına ilişkinde bilgiler verdi.

Buna göre ilk 5 sırayı ABD, İngiliz Virjin Adaları, Lübnan, Belçika ve İtalya'nın almakta olduğunu vurgulayan Babacan, sözlerini şöyle sürdürdü:

" Söz konusu bu ülkelerden Türkiye'ye gelen uluslararası yatırım toplamı 6,7 milyar dolardır. Bu da toplamın 70'ni teşkil etmektedir. Bu ülkelerden Türkiye'ye satın alma ve özelleştirme işlemleriyle gelen sermaye etkili olmuştur. Uzun dönemli eğilimler incelendiğinde (2002-2004 dönemi) Türkiye'ye en fazla yatırım ilk Hollanda, Almanya, İtalya, İngiltere ve Fransa olmak üzere 5 ülkeden gelmiştir. Sektörler bakımından incelendiğinde ise en fazla bankacılık, telekominikasyon, kimya, gayrimenkul danışmanlık hizmetleri ve yatırım ortaklığıyla, cam, seramik, çimento gibi minerallerle ilgili ürünler olmuştur. Bankacılık sisteminde, birleşme ve devralmalarla 3.7 milyar dolar doğrudan yatırım girişi sağlamıştır."

"SADECE YABANCI SERMAYELİ ŞİRKET SAYISI 9 BİN 684"

Geçen yıl doğrudan yatırımların illere göre dağılımında, İstanbul 7,9 milyar dolarla ilk sırada yer alırken, İstanbul'u Kocaeli ve İzmir'in takip ettiğini kaydeden Babacan, 2005 yılında Türkiye'de kurulan yabancı sermaye sayısı ve şube sayısının 9 bin 684, yerli şirketlere iştirakin ise 2001 olduğunu açıkladı.

Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanunu'nun yürürlüğe girmesiyle Türkiye'de son 3 yılda, uluslarası sermaye şirket sayısının önceki dönemde toplam şirket sayısını geçtiğine işaret eden Bakan, geçen yıl 2 bin 825 adet uluslararası sermayeli şirketin faaliyet göstermeye başladığını bildirdi.

Babacan, yabancı sermayenin daha çok hizmeetler, toptan perakende ticaret, gayrimenkul, imalat, tekstil, kimya ve gıda alanlarına ilgi gösterdiğini hatırlattı ve ülke grubları açısından AB ülkeerinin 6

bin 153 şirketle faaliyet gösterdidğini belirtti. Babacan, AB ülkeleri içinde ise Almanya'nın ilk sırada olduğunu sözlerine ekledi.

"YATIRIM DANIŞMA KONSEYİ, 29 HAZİRAN'DA İSTANBUL'DA TOPLANACAK"

Babacan, uluslararası doğrudan yatırımlar konusunda Hazine Müsteşarlığı'nda düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'de 2005 sonuitibarıyla kurulmuş olan toplam 11 bin 685 adet uluslararası sermaye şirketinin, 6 bin 776'sının İstanbul'da yer aldığını vurguladı.

Babacan, Türkiye'deki uluslararası sermaye şirket kuruluşlarının tüm illere yayıldığını, İstanbul'u 1,175 şirket ile Antalya, 885 şirket ile Ankara ve 731 şirket ile İzmir'in takip ettiğini bildirdi.

"TÜRKİYE'NİN PERFORMANS DEĞERLENDİRMESİ

Türkiye'nin uluslararası doğrudan yatırım çekme konusundaki performansının, sık sık belli bazı ülkelerle kıyaslanarak çeşitli değerlendirmeler yapıldığının gözlemlendiğine dikkati çeken Bakan Babacan, şunları söyledi:

"Öncelikle her ülkenin coğrafyasından işgücüne, tüketim kalıplarından, girişimci profiline kadar çok sayıda kendine özgü nitelikler olduğu dikkate alınarak, bu tür kıyaslamaya yönelik değerlendirmelerin kısıtları olduğu unutulmamalı. Genelde ülkelerarası kıyaslamalar, toplam uluslararası yatırım tutarları üzerinden yapılıyor oysa bu tutar, uluslararası kuruluşların da tanımladığı 3 farklı bileşenden oluşuyor. Bunlar, yatırım için ülkeye transfer edilen sermaye, mevcut yatırımcıların yurtdışına transfer etmeyip yeniden yatırımda kullandıkları kazançları ve bunların dışındaki sermaye türüdür. Bu üç bileşenin her biri yakından izlenecek olursa, ardındaki yatırımcı kararını belirleyen faktörlerin farklılık arz ettiği de görülecektir."

"KAZANÇLARIN DAHA ÇOK KISMI TÜRKİYE'DE KALACAK"

Türkiye'nin "sermaye transferlerine" ilişkin verilerinin, 2002-2005 arasında her yıl arttığını gösterdiğini ifade eden Bakan Babacan, "Yeniden Yatırımlarda" kullanılan kazançların ise bazı ülkelerde yüksek olduğunun görüldüğünü bildirdi.

Babacan, bundan sonraki yıllarda Türkiye'ye gelen sermayenin, "kazançlarının da bir kısmını" Türkiye'de bırakmalarının yine önemlimiktarda bir doğrudan yabancı sermaye girişi sağlayacağını kaydetti.

TÜRKİYE YATIRIM PORTALI

Babacan, Yatırım Promosyonu Teknik Komitesi'nin, "Türkiye için yatırım" promosyonu konusunda, etkin çalışan bir kurumsal kapasite oluşturmaya yönelik kapsamlı çalışmalar yürüttüğünü, bu kapsamda, yatırımcıları ilgilendiren tüm konularda, "Türkiye Yatırım Portalı"nın kullanıcılarının erişimine açılması için tüm hazırlıkların tamamlandığını da bildirdi. Babacan, şöyle dedi:

"Bugün, yatırım ortamı ile ilgili her türlü bilgi ihtiyacını karşılamak üzere tasarlanan portalının açılışını da yapıyoruz ve bu alanda önemli bir eksiği gidermenin de mumtululğu içindeyiz. Bu elektronik platform, detaylı bilgiler içermenin yanı sıra yatırımcılarla ilgili birimlerimiz arasında doğrudan iletişim kanalı da tesis ederek önemli bir işlevi yerine getirecek. (Türkiye Yatırım Portalı) iş ortamı ile ilgili pek çok güncel bilgiye erişim imkanı sağlamasının yanı sıra Türkiye Yatırım Danışma Konseyi ve Yatırım Ortamını İyileştirme Koordinasyon Kurulu için özel alanları da içermekte. Ayrıca dünyanın dört yanındaki, Ekonomi ve Ticaret Müşavirlerimize yatırım promosyonu konusundaki çalışmalarında destek vermek üzere yine özel bir iletişim alanı portal içinde oluşturulmuştur."

PORTALIN İÇERİĞİ

Özellikle uluslararası yatırımcıların bilgi edinmekte güçlük çektikleri iş kurma sürecine ilişkin başvuru evrakları, işlem süresi, işlem maliyetleri gibi çeşitli detayların "Türkiye'de iş kurma" bölümünde geniş bir şekilde yer aldığını ifade eden Babacan, işgücü, elektrik, su, telefon, internet çeşitli maliyet unsurlarının da bulunduğunu söyledi.

Portalda, tüm illerin altyapı imkanlarına ilişkin dinamik içerikli bir harita da yer alıyor. 26 bölgeye ayrılan harita, üniversiteler, organize sanayi bölgeleri, havalimanları, ulaştırma altyapısı gibi konularda bilgiler içeriyor.

PORTALDA, ORTALIK ZEMİNİ

Portal bünyesinde, yerli girişimciler ile uluslararası yatırımcılar arasındaki ortaklık arayışı için zemin de yaratılıyor.Karşılıklı bilgilendirme sürecini kolaylaştıracak bu hizmetten faydalanmak isteyen yerli ve yabancı girişimciler, ilgili bölüme üye olarak, "ortaklık tekliflerini" ilgili çevrelere iletebiliyorlar.

YATIRIM DANIŞMA KONSEYİ, HAZİRAN'DA TOPLANIYOR

Ayrıca portalda, Yatırım Danışma Konseyi'ne ilişkin bilgilerin yer aldığı bir bölüm bulunduğunu da belirten Babacan, Yatırım Danışma Konseyi'nin 2004 ve 2005'te birer toplantısı olduğunu hatırlatırken, "2006 yılı toplantısını da 29 Haziran tarihinde İstanbul'da yapacağız" dedi.