T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
Y A Z A R L A R 7 OCAK 2006 CUMARTESİ
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Bugünkü Yeni Şafak
 
  657'liler Ailesi
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Nar-ı Beyza
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Ali BAYRAMOĞLU

Başörtüsü ve laiklik

Her kritik aşamada Türk siyaseti nedense laiklik ve başörtüsü üzerinden karışır ve karıştırılır. "Laiklik müdafaa hattı" yerli yersiz, gerekli gereksiz biteviye yenilenir.

Başörtüsü ve onunla ilgili olarak laiklik tartışması bizde bu nedenle iki yüze sahip.

Hem her tür iktidar mücadelesinin, değişim karşısında direnç çabalarının kriz üreten manivelasıdır bu tartışma. Hem başlı başına derin ve yaralayıcı bir toplumsal sorun kaynağıdır.

İkinci yüz hep es geçilir, toplumsal ve kültürel mesele aşırı siyasileştirilir.

Nitekim laiklik müdafaa hattı oluşturan taraf, başörtüsü sorununun her şeyden önce toplumsal bir sorun olduğu, toplumsal nitelik taşıdığı için siyasileşme potansiyeli taşıdığını neredeyse geleneksel ve bilinçli olarak unutmak üzerine kurulu bir bakış açısına sahiptir.

Bu tutumun sahipleri meselenin temel hak ve özgürlüklerle ilgili yönüne değinmekten, Türkiye'deki laiklik uygulamalarının özünü, demokratik yapıyla ilişkisini deşmekten özellikle kaçınır.

Zira tartışmanın bu yönleri o zihniyet için bir "çıkmaz sokak"tır.

Bu durumda geriye iki nokta kalır:

Sorunu dini açıdan tartışmak, özgürlüklerle korkuları bu çerçevede dile getirmek.

Düz mantıktan üremiş ama malum bir zihniyeti ifade etmesi açısından iki örnek verelim...

Merkez medyada sıkça rastlanan, "başını örtenler inançlıysa, örtmeyenler inançsız mı" mantığıyla hazırlanan haberler, ilk örnektir.

"Başını örtmeyenler de inançlı olduğuna göre, başörtüsü bir inanç simgesi olamaz" bu mantığa göre. Dolayısıyla başörtüsü dinin ötesinde siyasi bir semboldür.

Aslında iddia büyüktür. Din dışı alandan yola çıkan bildik bir refleks, dinin ne olduğunu, nasıl olması gerektiğini söylemektedir. Din-devlet işlerinin ayrı olması, dinin kamu alanındaki görünürlüğünün bunu nasıl etkilediği gibi laiklikle ilgili tartışmaların ötesine geçen, laikliği bir kimlik, bir din yorumu gibi sunan, laiklik ilkesiyle dini alanın içine müdahale etmeye, onu tanımlamaya çalışan bir tutum söz konusudur.

Ve asıl bu tutum laikliğe aykırıdır.

İkinci örnek yine merkez medyada dikkatlerin siyasi iktidarın genel politikalarından ya da genel politikalarının seküler niteliğinden çok, başbakanın, bakanların özel alanındaki tavırlarına, aileleri, iç dünyalarına yoğunlaşmasıdır. Laiklikle ilgili tehlikenin buralarda aranmasıdır.

Bu "köktenci duruş" da laikliğe aykırıdır.

Aksi halde, laik düzeni savunan, orada yaşamayı hedef bilen bir insanın, o insan başbakan bile olsa, başörtüsüne verdiği anlam, başörtüsü için kullandığı dini referanslar başkalarını neden ilgilendirsin?

İlgilendiriyor, çünkü onların laikliği laik değil...

Çünkü temel sorun topluma yönelik derin bir güvensizlikten kaynaklanıyor

Peki, bu ülkede vesayet rejimlerini üreten Türkiye'deki laiklik algısına, gençlerin özgür iradelerine, akıllarına yönelik bu tür derin güvensizlikler değil midir?

Oysa topluma ve İslami kesime dikkatli ve iyi niyetli bir bakış, en azından başörtüsüne "namus, örtülü cinsellik" anlamı vermekten aktif bir şekilde uzaklaştığını, örtünün sadece "Allah'ın emri ya da inancın gereği" olarak ele aldığını ve bunun İslami kesim nezdinde inanca yönelik farklı yorumları, duruşları meşrulaştırdığını gösterir.

İslami kesim kendi içinde, kendi zihninde evrim yaşıyor...

Demokrasi başkalarının da gayret sarf etmesini gerektiriyor.

Geri dön   Yazdır   Yukarı


ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi