T Ü R K İ Y E ' N İ N B İ R İ K İ M İ |
||
P O L İ T İ K A | 22 OCAK 2006 PAZAR | ||
|
Eşi başörtülü Çankaya'ya çıkar, somut örnek benim
TBMM Başkanı Bülent Arınç, dünyanın hiçbir yerinde "eşi başörtülü mü olur, boyu kısa mı olur, şişman-zayıf mı?" gibi nitelendirmelerle cumhurbaşkanı seçilmediğini belirterek, Çankaya'ya çıkacak kişinin sivil olması gerektiğini söyledi.
ERKEN SEÇİM OLMAZ "35 yıldır siyasetin içindeyim. Meclis hiçbir zaman bu kadar güçlü olmamıştı. Meclis hiçbir dönemde bu kadar müdahaleye rağmen kendini korumamıştı. Siyaset kurumu, TBMM güvenilir kurumlar arasında ilk 10'a giremiyordu. Şimdi ya 2. ya da 4. sırada. Bugün itibariyle söylüyorum; Meclis'in yenilenmesine, erken seçim zaruretine kesinlikle inanmıyorum. Erken seçime millet, milletvekilleri karar verecek. Toplumda erken seçim talebi hissedilirse bu iktidar-muhalefete yansır. Konjonktürün bana söylediği şudur; şu ortamda erken seçim olmaz. '6 ay sonra seçim olabilir' diyenlere şartım şudur; millet bu ihtiyacı hissederse, milletin aynası olan bu Meclis'ten erken seçim kararı çıkar. 'Olur', 'olmaz' noktasında değilim. Ekonomi kötü gider, parlamento çalışamaz hale gelir, sosyal hayatta arızalar baş gösterirse o zaman olur. Bu ayeti kerime değil." SİVİL İRADE YÜZDE 70/30 "Millet iradesi siyasete yansıdı. Tek kelime ile işler iyiye gidiyor. Daha iyi olacak. Her şey demokratikleşiyor, normalleşiyor. Doğum sancısı gibi. Tartıyorum. Bir taraf 70 gram bir taraf 30 gram. 70 gram iyilik noktası. Sivil iradenin güçlenmesi. Engellerin kaldırılması. Ülke yönetimine sivil iradenin hakim olmasıdır. Önceden tam tersi idi. 90/10 gibi oranlar da yaşadık." TÜRKİYE İSTİKRARDAN VAZGEÇMEZ "Anadolu'da ayva bol olunca kış zor geçecek denir. Ayva bu sene bol. Sert kışlara alışkınız. Siyaset rüzgarlı, dalgalı olabilir. Ama Türkiye yıllar sonra yakaladığı istikrardan kolay kolay vazgeçmez. Hem özgürlükler hem istikrarın, halka yansıyan iyileşmeleri görerek kimse bundan rahatsızlık duymaz. Rahatsızlık duyanlar olabilir. İçerde, dışarda Türkiye'nin bu gidişindern rahatsızlık olanlar olabilir. " CUMHURBAŞKANI'NI BU MECLİS SEÇECEK "Cumhurbaşkanı'nın görev süresi 2007 Nisan ayında dolacak. Kim nasıl aday olacak prosedürü belli. Şimdiye kadar hiç sözkonusu olmamış bir şeyden bahsediliyor. Bu Meclis'in görev süresi Anayasa'da belli. 5 yıla göre seçildik. Son güne kadar çalışırız. Yaşlanması, etkisini yitirmesinin parlamenter sistemde yeri yoktur. Şimdiden Cumhurbaşkanı siparişi mi veriliyor? O anda adaylar çıkar. Çok basit olayı girift hale getirmekten bir şeyler uman olabilir. Meclis Başkanı olarak baktığımda, bu Meclis seçim yapılacağı tarihe kadar bütün görevlerini yerine getirir." EŞİM BAŞÖRTÜLÜ TBMM BAŞKANI SEÇİLDİM
"Başörtülü eşi olan aday olur mu? Bunları izliyorum. Ne kadarı iç politikaya dönük, ne kadarı hükümetle hesaplaşmaya dönük olduğunu herkes kendi vicdanında değerlendirecek. Ama ben bu Anayasa'sı ciddiye alan birisiyim. Fırlatılırsa kötü de elde tutulursa, hazmedilirse burada yazılı olan hükümlerin geçerli olması lazım. Cumhurbaşkanı'nda aranan şartlar da belli. Anayasa'nın içinde piyasada dolaşan sözlerin hiçbirinin gram kadar yeri yok. Eşi başörtülü mü olur, boyu kısa mı olur, şişman-zayıf mı gibi nitelendirmelerle Cumhurbaşkanı seçilmez. Dünyanın hiçbir yerinde seçilmez. Patagonya'da bu şartları koyamazsınız. Kimsenin özel hayatıyla, kimliğiyle, düşünce, inancıyla ilgili madde yok. Olsaydı demokratik Anayasa olmazdı. Ben bunun somut örneklerinden birisiyim. Milletvekili olmuşum, basın 'başkan olamazsın eşin başörtülü' diyor. Anayasa'da yok, babayasada hiç yok. Ben Anayasa'nın istediğini istiyorum. Yazılı olmayan, elinde farklı bir şey varsa ben ona bağlı değilim!" SİVİL OLMALI "Özal'la birlikte sivil Cumhurbaşkanı dönemleri başladı. Bu geleneğin devam edeceğini düşünüyorum. Devam etmesi gerektiğine inanıyorum. Şahsen buna isimleri geçen asker kişiler de aynı şekilde bakıyor. Onlardan olursa çok ayıp anlamında söylemiyorum."
ERBAKAN İÇİN ÇÖZÜM VEKİLLERDE
"Erbakan'la ilgili olayın bir insanı bir de hukuki boyutu var. Yasama yapan yer olarak hukuka önem vereceğiz, öbürünü de ihmal etmeyeceğiz. Erbakan'a 'erteleme bitti gelin demir parmaklıklar arkasına girin' deniyor. Bu noktada Erbakan için özel af düşünebilir miyiz? Hayır. Ceza işlemini ortadan kaldırmamız mümkün değil. Çok sevsek de böyle, sevmesek de. Ben diyorum ki, 65 yaşındaki insandan zararın tazminini ve cezayı istemiyorsak 75 yaşındaki insandan niye bunu istiyoruz? Bu konuda harekete geçmesi gereken milletvekillerimizdir. Böyle olmalı diyorlarsa kanun tekliflerini getirecekler. Meclisimiz kabul ederse sadece Erbakan için değil 75 yaşın üzerindeki bütün hükümlüler için. Siyasetçiler terk edilecek insanlar değillerdir."
DEMİREL 'ESKİDEN' BELİRLEYİCİYDİ
"Erken seçimi isteyen var, istemeyen var. İsteğe de bağlı değil. Demirel öyle böyle demiş. Türkiye'de siyaset argümanlarına baktığınız zaman sağdan-soldan saydığınızda 3 isim getirecekseniz... Bunlar geçmişte belirleyici olmuşlardır. Bugün belirleyici olabilirler mi, olamazlar mı? Gazetede yazılanlar hepsi ciddi mi? Filan yerlerdeki toplantıların aslı var mı? Meclis olarak bunları hissederiz. Aritmetik değişiklik, tökezleme... Bunların hepsi siyasetteyaşanmıştır."
|
|
Ana Sayfa |
Gündem |
Politika |
Ekonomi |
Dünya |
Aktüel |
Spor |
Yazarlar Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın |
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi |