T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
Y A Z A R L A R 25 OCAK 2006 ÇARŞAMBA
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Bugünkü Yeni Şafak
 
  657'liler Ailesi
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Nar-ı Beyza
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Taha KIVANÇ

Rusya'dan sevgilerle

Bir park; hergün binlerce kişinin geçtiği bir park hem de... Rus istihbaratı (FSP) parka İngiliz diplomat ilgisinin arttığını fark ediyor... Bazen günde dört İngiliz diplomat uğruyor parka; değişik günlerde gelenleri de sayarsanız parksever İngiliz diplomat sayısı bir düzineyi buluyor... İzlemeye alınca bir şeyi gözlüyorlar: Köşede duran bir taş parçası önünden geçerken halleri değişiyor İngilizlerin... Taşı ele alıp inceleyince... Bingo... Taşın içinden dosya alıp aktarmaya yarayan bir elektronik cihaz çıkıyor...

"My name is Bond... James Bond..." (Adım Bond, James Bond). İngiliz istihbarat servisi (MI5) adına casusluk yapan film kahramanı gittiği her yerde kendisini böyle tanıtırdı, hatırladınız mı? James Bond'un ünlü maceralarından biri de 'From Russia with Love' (Rusya'dan sevgilerle) adını taşıyordu. Her anlamda Bond'un izinden giden ülkedaşı diplomatlar değişen çağa uymuşlar işte...

Taş parçası içine konulan bir elektronik cihazın belge aktarımı için kullanılması akla ziyan bir yöntem. Oturduğun yeri terk etmeden en ulaşılmaz bilgisayar sistemlerine girerek bilgi çalınan bir dünyada yaşıyoruz. O kadar usta olmaya gerek yok; isteyen herkes herhalde Rusya'da bile, terliklerini ayağından çıkartmadan istediği dosyayı kolayca bir başka yere aktarabilir bugünün teknolojisiyle...

Mikhael Lyubimov
Sovyet döneminin ünlü KGB casuslarından Mikhael Lyubimov'un, "Bu iş hayli tuhaf; öyle bir cihazı yoldan geçen birinin ayağına takılabilecek bir taşın içine yerleştirme riskini neden göze alsınlar ki..." dediğini duyunca onunla birlikte ben de güldüm. "Bizim dönemimizde her şey çok farklıydı; eğer bir casusu yönlendireceksek, o işi bir kişi üstlenirdi; böyle bir düzine diplomatın tek casusla ilgilendiği bir olay hatırlamıyorum" da dedi yaşlı Lyubimov... Şöyle bir tahminde bulunduğunu da öğrenin: "Sanki, İngiliz istihbaratı casuslarının Rusya'dan kapı dışarı edilmesini sağlamak için böyle bir operasyon planlamış..."

Garip, ama zihin açıcı bir düşünce. Aydoğan Vatandaş'ın iyi bir gazetecilik çalışması olan 'Asala operasyonları - Aslında ne oldu?' adlı kitabında da, Ermeni terörüne kurban verdiğimiz diplomatlarımızın aslında istihbarat örgütlerinden birinin 'temizleme operasyonu'na hedef olduğu iddiası seslendiriliyor. Bazı istihbaratçıların dile getirdiği iddia şu: Asala operasyonları ile Türk Hariciyesi'ndeki Avrupa yanlısı diplomatlar tasfiye edildi...

Lyubimov'un kast ettiği böyle bir şey mi acaba?

2005 yılında, Rusya, 26 diplomat ile 57 yabancı ajanı sınır dışı etmiş, casusluk yaptıkları iddiasıyla... KGB emeklisi Lyubimov bir ihtimali daha andı: "Biz duymamış olabiliriz, ama İngilizler bizim casuslarımızı yakalayıp sınırdışı etmişlerdir; bizimkiler de onların diplomatlarına aynı mukabeleyi yapmak üzere böyle bir tezgâh kurmuş olabilir..."

Vaktiyle KGB adına Londra'da casusluk yapmış ve bu yüzden 1965 yılında İngiltere'de 'persona non grata' (istenmeyen adam) ilân edilmiş biri Lyubimov. Bu görüşlerini Rus RT ('Russia Today') televizyon kanalında kendisiyle yapılmış bir mülâkatta dinledim. Al Gurnov'un 'Spotlight' programında sorguladığı albay rütbesindeki Rus casusu, "Bir keresinde, 1971 yılında, İngilizler tam 107 Rus diplomatı birden sınırdışı etme kararı vermişlerdi; şimdi İngilizlerin Moskova'da böyle saçma yöntemlerle casusluk yapmaları için herhangi bir sebep göremiyorum" da dedi...

Düşünebiliyor musunuz: Moskova'dan 24 saat İngilizce yayın yapan bir televizyon kanalında bunlar konuşuluyor ve dünyanın herhangi bir yerinde çanak antenini Hotbird uydusuna yönlendirip ayarını (10971 horizontal ve 2750) yapmış herkes konuşulanları dinleyebiliyor. Böyle bir dünyada casusluk da elbette şekil değiştirir. Ruslar, oyuncaklara düşkün oldukları anlaşılan İngiliz diplomatları Bond filmlerine özenilmiş eski usul yöntemlerle faka bastırmışlar...

Böyle bir olayın neden patlak verdiğine dair benim de bir tezim var ve bu tez ABD'nin 11 Eylül sonrası izlediği politikalarla Rusya arasında bir ilinti kurmaya yarıyor. Casuslukla suçlanan İngiliz diplomatlardan birinin üzerinde yoğunlaşıyor Ruslar; o diplomat da Rusya'da insan hakları alanında çalışan bir örgütle yakından ilgiliymiş. Putin, anladığım kadarıyla, sivil toplum kuruluşlarının çalışmalarını kısıtlayan bir yeni yasanın mâzeretini bu operasyona dayamak niyetinde...

ABD'de Bush kendi halkının sivil haklarını yasalarla elinden alıyor; Rusya'da da Putin hareket alanlarını yasal açıdan kısıtladığı sivil haklar alanında çalışan örgütlere casuslar üzerinden gözdağı veriyor... Benim tezim bu.

Rusya'dan sevgilerle, gerçekten...

Geri dön   Yazdır   Yukarı


ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi