AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ

Y A Z A R L A R
Neşter

Sular durulduğunda MİT ne olacak?

MİT’in başında, dünya yıkılsa tatilini kolay kolay bozmayacak, kimsenin yaptıklarına karışamayacağı iddiasında, görevini ancak kendisi isterse bırakacağını açıklamış bir müsteşar bulunuyor... Örgüt, öyle anlaşılıyor ki, onun ‘operasyonlar’ sorumlusu olduğu dönemde yasa-dışı tiplerden yararlanmış; yine öyle anlaşılıyor ki, onun müsteşar olduğu dönemde de o tiplerle ilgisini bütünüyle kesememiş... Farklı bir tartışma sayesinde tesadüfen suyun yüzüne yansıyan ve gerçek olup olmadığı araştırılması gereken istihbarat kırıntıları bunlar; ancak bu kadarı bile, “MİT ne olacak?” sorusunu sormak için yeterli.

Devlette reform konusuna yaklaşımda birkaç yöntem var.

Komşumuz Gürcistan’da yeni seçilen devlet başkanı Mikhail Saakashvili’nin en tepki çeken devlet görevlisi olarak tespit ettiği ‘trafik polisleri’ne yaptığını duydunuz mu? Gırtlağına kadar rüşvete battığını tespit ettiği trafik polislerini bir kararla lâğv etti Gürcistan devlet başkanı ve ülke trafiği bir ay süreyle denetimsiz kaldı. Gazeteler, o süre içerisinde trafikte büyük bir kötüye gidiş, keşmekeş yaşanmadığını bildiriyor. Ardından, çok daha az sayıda, daha yüksek maaş alan, âlet-edevatı modern, üstü-başı düzgün ve görev alanı farklı belirlenmiş yeni bir ‘yol emniyeti örgütü’ oluşturuldu. Gürcistan halkı bu düzenlemeden olağanüstü memnun.

Farklı bir yöntem, 11 Eylül uğursuz saldırılarını engellemede yetersiz kaldığı komisyon raporuyla sabitleşen istihbarat örgütleriyle ilgili ABD’de gündeme geldi. Senato İstihbarat Komitesi’nin Cumhuriyetçi başkanı Pat Roberts’ın Kongre tatilde olmasına rağmen hazırlayıp tartışmaya açtığı ‘istihbarat reform paketi’ bu alanda varolan yapısal sıkıntıları gidermeyi amaçlıyor. Roberts, birden çok devlet birimine dağılmış istihbarat faaliyetlerini tek çatı altında toplarken CIA’yi de bölmeyi öngörüyor. Bu yolla, operasyonlar, tahlil ve teknoloji bölümleri CIA’den ayrılırken, Savunma Bakanlığı bünyesindeki üç ayrı istihbarat birimi CIA’yi de içine alacak bir ‘Ulusal İstihbarat Başkanı’na bağlanıyor. FBI ve içindeki istihbarat birimleri olduğu gibi kalıyor, ancak onun da bütçesini Ulusal İstihbarat Başkanı belirliyor... Yeni örgütün başkanı sadece istihbarat toplamaya nezaret etmeyecek; eldeki istihbaratla ilgili tedbirler almaktan da o sorumlu olacak...

Türkiye’de istihbarat konusunda yaşanan zaafların pek üzerine gidilmiyor. Geçen yıl kasım ayında kısa aralarla ülkeyi sarsan dehşetengiz İstanbul eylemlerinin hesabını soran çıkmadı. Güneydoğu’da yeniden başgösteren terör ile turizm bölgelerini hedef alan şiddet eylemleri de istihbarat alanında büyük bir boşluk yaşandığının işaretleri. Bu konuda kimse mâsum değil; Emniyet de kanun kaçaklarının yurtdışına kaçışlarını engelleyemediği gibi nerede bulunduklarını tespit edip adalete teslimde de yetersiz kalıyor.

Hiçbir ülke güçlü istihbarata sahip olmadan kendisini güvende hissedemez. ABD, aynı türden saldırıları uzağında tutmak için bir dizi kapsamlı tedbir aldı 11 Eylül’den beri... Bu tedbirlere ek olarak, Kongre 11 Eylül Komisyonu’nun bulguları da istihbarat alanında köklü bir reform gerçekleştirmek için değerlendirilmekte. Pat Roberts’in reform paketi, Watergate Skandalı üzerine CIA’de gerçekleştirilen köklü değişikliklerden daha da geniş çaplı sonuçlar doğurabilir...

Gürcistan devlet başkanı Saakashvili de, senatör Roberts ve onu destekleyenler de güvenlik ve istihbarat güçlerinin önemini iyi bilen insanlar. Roberts üstelik Bush’un partisinden ve başında bulunduğu komisyonda sürekli “CIA’ye lâf söyletmem arkadaş” yaklaşımını benimsemiş biri olarak tanınıyor. Ancak, her ikisi de, ülkelerinin güvenlik ihtiyaçlarını ve halklarının esenliğini düşünerek en radikal yöntemleri benimseyebildiler...

Geceleri rahat uyuyabilmek için güçlü ve her zaman uyanık bir istihbarat yapılanmasına ihtiyacımız var. Birbiriyle itişip kakışan birimler istihbarat zaafına yol açar ve ülke güvenliğini tehdit altına düşürür. Devlete ait hiçbir kurum ve birim çalışanlarından daha az değerli değildir; kurumların itibarını korumayı ciddiye alıyorsak, ilk yapacağımız iş, onları, çalıştıkları kurumun itibarını kişisel itibarının önünde tutacak yöneticilere kavuşturmaktır...

Güvenlik ve esenliğimizi teminat altına almak için ilgililer derhal harekete geçmeli; gerekirse neşter kullanmak üzere... Önümüzde örnek alınacak iki yöntem var nasıl olsa...


25 Ağustos 2004
Çarşamba
 
FEHMİ KORU


Künye
Temsilcilikler
Abone Formu
Mesaj Formu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Çocuk
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED