انتخابات وعود انتخابات الحزب الجيد 31 مارس 2019 | إعلان انتخاب حزب العدالة والتنمية

البيان الانتخابي الحزب الجيد

MİLLETİMİZLE SÖZLEŞME

Biz, seçim beyannamemizin adını “Milletimizle Sözleşme” koyduk. Dünyanın en büyük milletinin yaşadığı, dünyanın en güzel ülkesi olan Türkiye'yi yönetme anlayışımızı özetleyen bir isim olsun istedik.

Özünde devlet, milletle yapılan bir sözleşmedir.

81 milyon insanımızın her biri için devlet, korkunun, baskının bir aygıtı gibi görünmesin, güven duyulan bir yapı olarak insanlara iç huzur versin istiyoruz.

“Sorunlu devlet” yerini “sorumlu devlet”e bırakmalıdır. Refahın, huzurun yolunun artık bu anlayışın içinden geçtiğine inanıyoruz.

81 milyonun Türkiye'si, içerisinde hiçbir ayrıcalık, ayrılık, eşitsizlik taşımayan, herkesi birleştiren, beraberlik ve benzerlikleri büyüten kapsayıcı bir yönetim anlayışıyla yönetilsin istiyoruz.

Çünkü, yeni dünya sistemi, bölmek, dağıtmak ve yok etmek üzerine kurulu. Eğer insana ve topluma değer veriyorsanız, güçlü bir millet bağınız varsa, bu sistemin karşısında varlığınızı sürdürebilirsiniz.

Eğer, birlik ve beraberliğinizi sağlam bir temel üzerine bina etmişseniz, büyük ve köklü bir tarihiniz olduğu gibi, uzun ve sağlam bir geleceğiniz olur.

Türkiye insan, doğa, kültür ve bunların birbirleriyle ilişkileri açısından dünyanın en zengin ülkelerinden biridir. Biz buna inandığımız için değil, kanıtlar böyle olduğu için ülkemizin potansiyelini açığa çıkarmanın bir yolu var: Devletle insan arasındaki uçurumu, insanımıza ve sahip olduğu değerlere güvenerek kapatmak.

Dünya yepyeni bir çağa girdi. Bu çağ, kendisinden önceki tüm çağlardan kopuk, yeni bir sistemler bütünü getirmektedir. Büyük oranda yeni teknolojiler ve dijital gelişmelerle uyum sağlayacak insanlar, devletler ve sistemler ayakta kalacak.

21. Yüzyılı kendi gerçekleri içerisinde analiz ederek, çözümler hazırlayabilecek zihin ve beceriye sahip yönetimler, hayati önem taşımaktadır.

Devlete olduğu gibi 81 milyonun Türkiye'si için, insana, kurumlara, proje kavramına, çevre ve doğaya farklı bir açıdan bakıyoruz. Biliyoruz ki, yeni dünyanın gerçeklerine, eski dünyanın fikirleriyle bakılamaz.

Bu yeni dünyada en önemli hassasiyetler; ülkelerin öncelikle kendi bekalarını güvenceye alması, insana dair değerlere ve ihtiyaçlara odaklı, her karar sürecinde önceliği insana ve onun hissettiklerine veren anlayışı hayata geçirebilme yaklaşımı olmalıdır.

Devlet ve millet, ülke ve insan birlikte gelişebilir, asla biri diğerinin aleyhine gelişemez.

Türkiye, sahip olduğu binlerce yıllık geleneğe ve değerlere sıkı sıkıya tutunarak geleceğin en büyük gücü olma hedefine odaklanmalıdır.

21.Yüzyılın başlangıç sahası olan içinde bulunduğumuz zaman diliminde, akılcı politikalarla konum alınmalıdır. Akılcı politika sadece rakamlar demek değildir, aynı zamanda toplumu oluşturan insanların hissiyatını da içermelidir. Ülkemizin kaderi, kendisini yenilemeyen, güce sımsıkı tutunan bir zihniyete terk edilemez, egemenliği yeniden millete/insana verecek olan parlamenter sisteme dönüş hedefimizi gerçekleştireceğiz. Cumhuriyet ve demokrasinin tüm uygulamaları, Türkiye Cumhuriyeti nüfus cüzdanı taşıyan herkese eşit biçimde tesis edilmeli.

Eğitim sistemimiz, 21. Yüzyılı yakalamak bir yana, geçtiğimiz yüzyılın bile gerisine düşmüş, gençlerimiz ve çocuklarımız dünyanın en başarılı kesimi olma niteliklerine sahipken, çağdaş ülkelerden koparak, geri kalmış ülkelerle aynı öbekte yer almaktadır. Ülkemizin kurucusu, liderimiz Mustafa Kemal Atatürk'ün hayal ettiği, hedef koyduğu durum bu değildir.

Toplumumuz, şiddet, taciz, tecavüz, bireysel silahlanma ve her türlü edepsizlikle karşı karşıya ve tedirgin yaşamaktadır.

Dış alıma endeksli, denetimsiz gıdalarla toplum sağlığı tehlikededir.

Ekonomimiz müteahhit ekonomisine çevrilmiş, sanayi, tarım ve yatırımlar milli olmaktan uzaklaşmıştı. Bunun sonucunda çiftçi yoksul, gençler en verimli çağlarında işsizdirler.

Oysa, ne devletimiz ne de milletimiz sadece kendi güçleri, kendi kazançlarıyla meşgul bu yönetimi hak ediyor. İYİ Parti, ülkemizin 81 ilinde 81 milyon insanımızın, KKTC'de yaşayan kardeşlerimizin ve ekmeği için vatanından uzakta yaşayan tüm vatandaşlarımızın rahat bir nefes alması için, huzurlu ve mutlu bir ülkede, birbirlerine güvenerek yaşamak isteyen tüm insanlarımız için vardır.

İYİ Parti, deneyimli ve yetkin, genç ve enerjik tüm kadrolarıyla ülkemizin ve milletimizin içinde bulunduğu karamsar, kaotik ve en önemlisi de geleceğe olan inancın kaybedildiği durumdan çıkarılması için, yeni dünyanın gereklerine uygun bir çözümler “sözleşme”siyle ülkeyi yönetmeye hazırdır.

Ülkemizdeki olumsuz iklimin olumluya dönmesi için, milletimizin yüzünü güneşe döneceğine inanıyorum. İYİ'lerin ve İYİ'liklerin kazanması için aziz milletimizin, benim Türkiye'nin ilk kadın cumhurbaşkanı olmamı ve liderlik ettiğim İYİ Parti'yi destekleyeceğine yürekten inanıyor, bütün ülkemizi kucaklayan teşkilatım adına, saygı ve muhabbetlerimizi sunuyorum.

Meral AKŞENER

İYİ Parti Genel Başkanı

 

İLKELER

İYİ Parti, ülkemizi yönetme anlayışını ve iradesini ortaya koyduğu sekiz ilkesini 1 Nisan 2018'de, 1 inci Olağanüstü Kurultay'ında, onbinlerce katılımcının önünde açıklamıştı.

Bu ilkeler şöyledir;

1.           Hiç kimse milletten büyük değildir.

2.           Adalet herkes içindir ve hukuk kurumları hepimize eşit mesafededir

3.           Cumhuriyet ve demokrasi tek kişinin eline bırakılamayacak kadar değerlidir, o değeri taşıyacak olan da demokratik parlamenter sistemdir.

4.           Ülkenin tüm kaynakları ırk, din, mezhep, dil, cinsiyet, politika ayrımı yapılmaksızın herkese eşit dağıtılmalıdır.

5.           Güçsüz ve korunmaya muhtaç insanlarımız kayıtsız şartsız Devlet'in koruması ve sorumluluğu altındadır.

6.           İnsanın iyiliğini ve devletin güvenliğini önde tutmayan hiçbir plan ve projenin altına imza atılamaz.

7.           Ahlaki değerlere, bilimsel düşünceye ve sorumluluk duygusuna bağlı bireylerin varlığı toplumumuzun temel değeridir.

8.           İnanç özgürlüğü, ifade özgürlüğü ve teşebbüs özgürlüğü anayasal güvence altındadır.

SİYASET ANLAYIŞIMIZ

Siyasette ahlak, yönetimde adalet ilkesine gönülden bağlı İYİ Parti; Türk Milleti'nin Cumhuriyeti kurarak teminat altına almış olduğu “ Egemenliğin, Kayıtsız ve Şartsız Milletimize  Ait ”  olduğuna inanır.   İYİ Parti, yönetimi belirleyen yegâne gücün milli irade olduğunu kabul eder.

Akıl ve bilimin rehberliğinde adaletçi bir düzenle, özgür toplumda demokratik değerlerin güçlendirilmesi, bireysel temel hak ve özgürlüklerin korunmasına, etik yönetim ilkesine ve Cumhuriyetimizin kuruluş felsefesine gönülden bağlıdır.

ÇOĞULCU VE KATILIMCI BİR DEMOKRASİDEN YANAYIZ

İYİ Parti, yönetimin esas gücü olan milli iradenin hakça tecellisinin herkesin bütün siyasal ve sosyal haklarını özgürce kullanabildiği çoğulcu ve katılımcı demokratik bir düzenle mümkün olacağını savunur. Denetlenebilir, hesap verebilir bir kamu yönetiminin kurulmasında ve sürdürülmesinde sivil toplum örgütlerinin önemine ve sürece etkin katılımlarının gereğine inanır.

Türk Milleti'nin Ülkesi ve Devletiyle bölünmez bütünlüğünü savunur.

Milli ve manevi değerlerimizi koruyarak, Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün gösterdiği muasır medeniyet seviyesine ulaşmak, çağdaş dünya ailesinde onurlu ve saygın bir yer tutmak ve ülkemizi daima daha ileriye taşımak için demokratik hukuk devleti norm ve kabullerine uygun faaliyette bulunmak siyasetinin ana merkezidir.

İnsanların farklı dil, din, ırk, inanç, düşünce ve bunu ifade etme, örgütlenme ve yaşama gibi doğuştan sahip olduğu haklara mutlak saygılıdır. Farklılığı ayrışma yerine, korunması gerekli kültürel zenginliğimiz sayar.

Yönetimde, birey-devlet ilişkilerinde ve sosyal yaşamın her alanında demokratik toplum gereklerine aykırı her türlü ayrımcı yaklaşımı reddeder.

Devleti; birey ve topluma hizmet için ulusun birlikte inşa ettiği, hukuk devleti, güçlü sivil toplum ve özgür medya sacayağına oturan bir hizmet kurumu, huzur ve güven içerisinde özgürce yaşamayı temin eden temel yapı kabul eder.

Türk Milleti adına egemenlik yetkisi kullanan yasama, yürütme ve yargı erkleri ile devletin genel idare sisteminde kamusal iş ve işlev gören bütün kişi, kurum ve kuruluşların; yetki kullanımı ve görev ifasında, demokratik hukuk devleti normlarına uygunluk, ahlakilik ve adaleti esas alır.

Herkesin inandığı gibi yaşama tarzı, özgür düşünme ve bunu ifade etme özgürlüğünün tartışılamaz olduğunu kabul ile hukuka uygun tanıtım ve yayma amaçlı örgütlenmesini de temel hak kabul eder.

Herkesin her kurumda ve yaşamın her alanında eşit haklara sahip olduğunu, anayasada yer alan laiklik ve kanun önünde eşitlik ilkelerinin gereği olarak görür.

Hiçbir inanç ve düşünceden yana veya karşı tutum sergilemeyeceğini, temel hak ve özgürlüklerin hiçbir oylamaya konu olamayacağını savunur

Siyaseti  Türk  milletini  değerleriyle   birlikte   yüceltmek   için   yapar. Yüce dinimiz İslam'ın günlük siyasette kullanılmasını ve istismarını reddeder.

Yargıda, adaletin hızlı ve güvenli biçimde gerçekleşmesini talep etmenin, herkesin hakkı olduğuna inanır. Her alanda, doğrunun ve haklının hukukunu yok edici, örseleyici, zedeleyici engelleri kaldırıp, adil yargılanma ve hak arama özgürlüğünü tümüyle gerçekleştirmeyi taahhüt eder.

Aileyi Türk toplumunun temeli kabul eder ve ailenin; kültür değerlerimizi, duygu ve düşüncelerimizi, örf, adet ve geleneklerimizi yeni kuşaklara aktaran eğitici en temel sosyal kurum olarak kabul eder.

Kadınlarımızın sosyal ve siyasal hayatta layık oldukları ve hak ettikleri her seviye ve konumda olmalarını, yönetim ve üretim süreçlerine koşulsuz ve engelsiz biçimde katılmalarını insan haklarının ve sosyoekonomik gelişmenin vazgeçilmezi sayar.

Gençliğin; çağdaş ölçütlere göre gelişmiş, kalkınmış, tam bağımsız güçlü ülke Türkiye ülküsüne bağlı, moral değerlerle yüklenmiş bireyler olmalarını önemser. Bu amaçla her düzey ve alanda özgür düşünceli bilgi toplumu olma yolunda çağdaş veri ve araçlarla donanmış bir eğitim ve öğretim anlayışını savunur.

Çevrenin doğal kalması ve sağlıklı olmasını doğanın hakkı sayar ve sıkıca korunacağını taahhüt eder.

Sahipli veya sahipsiz hayvanların bir mal değil, aynı zamanda bir canlı olarak kabulü ile korunmaları için idari, kötü muameleye maruz kalmamaları ve yaşam haklarının güvence altına alınması için de caydırıcı ceza tedbirleri alacağını taahhüt eder.

İYİ Parti iktidarında; anayasal sistemin parlamenter demokrasi esas ve usullerine göre işlemesini taahüt eder.

DEMOKRATİK CUMHURİYET, TOPLUMSAL UZLAŞI, GÜÇLÜ VATANDAŞLIK

İnsan olmakla ehil ve hak sahibi olduğumuz, evrensel ilkelerle belirlenmiş ve çağdaş dünyaca kabul edilmiş tüm temel hak ve özgürlükleri korumak, kullanımının karşısındaki her türlü engeli yok etmek birinci vazifemizdir.

Herkes kanun önünde eşittir. Sosyal, siyasal, etnik, mezhebi veya bölgesel grup hakkı veya özgürlüğü kabul edilemez. Bu veya başka sebeplerle hiçbir kimse yahut gruba imtiyaz tanınamaz.

TEMEL HAK VE ÖZGÜRLÜKLER

İNANÇ, FİKİR ve İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNÜ İNSANIMIZ İÇİN VAZGEÇİLMEZ BİR HAK OLARAK GÖRÜYORUZ.

1-           Bireysel hak ve özgürlükleri, hukukun evrensel ilkeleri çerçevesinde anayasal teminata bağlayacağız

Bireysel hak ve özgürlükleri, hukukun evrensel ilkeleri çerçevesinde anayasal teminata bağlayacağız ve bu hak ve özgürlüklerinin kullanımında yasal veya idari düzenlemeler ve uygulamalarla getireceğiz, keyfi kısıtlamalara izin vermeyeceğiz.

Anayasa ve yasalar çerçevesinde özgürlükleri; ancak milli güvenlik, genel sağlık, kamu yararı ve kamu düzeni için tehdit oluşturan istisnai durumlarda geçici olarak kısıtlayabileceğiz, bu kısıtlamalar altında gerçekleştirilen idari tasarruflarda keyfiliği kesin olarak engelleyeceğiz. Milli güvenlik, genel sağlık, kamu yararı ve kamu düzeni kapsamına giren hususlar ortak akıl ile belirleyeceğiz. Kavramların içinin doldurulmasında kişisel çıkara yönelik yaklaşımlara izin vermeyeceğiz.

Artık geçmiş iktidar döneminde ihlal edilmesi normalleşen; haberleşme özgürlüğü, düşünceleri açıklama ve yayma özgürlüğü, inanç özgürlüğü, girişim özgürlüğü, toplantı ve gösteri yapma özgürlüğü, özel yaşamın gizliliği başta olmak üzere tüm temel hak ve özgürlükleri güvence altına alacağız.

2-           Kişisel veri mahremiyeti ve bilgi edinme, dilekçe gibi demokratik hakları güvence altına alacağız.

Kişisel verilerin işlenmesinde, saklanmasında ve silinmesinde evrensel ilkelere bağlı tam bağımsız bir veri koruma kurumunun teşkilini güvence altına alacağız.

Bireyin, idari ve hukuki süreçlere ilişkin doğru, gerçek ve zamanında bilgi edinme ve dilekçe hakkının önündeki tüm yasal ve fiili engelleri kaldıracağız.

İnanç Özgürlüğü

3-           Din ve Vicdan Özgürlüğünü teminat altına alacağız.

Din ve vicdan özgürlüğünün tek sınırı T.C. Anayasası'na aykırı olmamak ve toplumsal düzen ve huzuru bozmamaktı. Her türlü dini oluşumun ve faaliyetin Anayasaya uygunluğunu denetlemek ve toplumsal düzen ve huzuru bozmamasını sağlamak devletin temel görevidir.

İYİ Parti iktidarında İnanç özgürlüğü devlet garantisi altındadır. Buna bireysel ve toplu olarak inancını öğrenmek, öğretmek ve yaşamak dâhildir. Bu güvence farklı inançlara mensup olanlar ya da hiçbir inanca mensup olmayanlar için de geçerlidir.

Bir grup, kesim ya da mezhebin inanç anlayışını topluma dayatmayacağız ve devletin tüm inançlara karşı her daim eşit mesafede kalmasını teminat altına alacağız. İnanç özgürlüğünü teminat altına alınmasında temel ölçü ilkesel olarak sosyal devletin kamu hizmeti sunması esasına dayalı, kamu idaresi tarafindan verilen veya verilmeyen hizmetler yoluyla hiçbir inanç ve siyasal görüşü dayatmayacağız.

Türkiye'deki her tür inanca ait ait olan ibadethaneler (camiler, cemevleri, kiliseler ve sinagoglar vd.) ve buradaki din görevlilerinin, bürokrasinin himmetine muhtaç olmaksızın Devletin sunduğu tüm hizmet ve olanaklardan eşit yaralanmasını sağlayacak düzenlemeler yapacağız.

Azınlık veya azınlık olmayan tüm inanç mensuplarının haklarını, ulusal ve uluslararası hukuk çerçevesinde, devletin güvencesi altına alacağız.

İfade ve Basın Özgürlüğü

4-           İfade ve Basın Özgürlüğünü garanti altına alacağız.

Demokratik bir toplumun en önemli gereklerinden birisi olan ifadeyi yayma ve düşünceyi açıklama özgürlüğü Partimiz açısından hayati önemi haizdir. Bu alandaki yasaklayıcı, cezalandırıcı ve ifade özgürlüğünü engelleyici nitelikteki siyasi iktidar tarafindan konulmuş olan tüm yasaklar kaldırılarak birey ve toplumun demokratik toplum düzeninin olmazsa olmazı olan kendini ifade edebilmesinin yolu açacağız. Bu alanda gerekli yasal düzenlemeleri yapacağız.

Basın özgürlüğünü AB kriterlerine uyumlu şekilde garanti altına alacağız, basın çalışanlarının işlerini tam layıkıyla yapabilmelerinin önündeki yasal engelleri ve idari uygulamaları kaldıracağız.

5-           Basına uygulanan sansürü kaldıracağız, basın ve yayın sektöründe çok sesliliği teşvik edeceğiz, bağımsız, şeffaf ve tarafsız habercilik yapılmasını temin edeceğiz.

Tüm basın ve yayın kuruluşlarına eşit mesafede duracağız, basın yayın sektöründe çok sesliliği teşvik edeceğiz. Sektörün dar bir zümre, grup veya siyasi görüşe sahip kişiler tarafından propaganda amacıyla kullanılmasına engel olacağız. Basın ve yayın sektörünün holding patronlarının yönetiminden çıkartılarak sadece bu işe odaklanmış basın kuruluşlarının eliyle bağımsız, şeffaf ve tarafsız habercilik yapılmasını temin edeceğiz.

Hangi dünya görüşü veya siyasi söylemden yana olursa olsun tüm basın kuruluşlarını, kamu ilanları gibi gelir kaynaklarından eşit ve adil bir biçimde faydalandıracağız.

6-           RTÜK'ün Görev ve Yetkilerini yeniden düzenleyeceğiz

RTÜK'ün siyasi bir baskı araç olarak kullanılmasını bitireceğiz. Müdahaleci ve yasaklayıcı bir RTÜK yerine, yayın sektörünü düzenleyici ve sektörde fırsat eşitliği sağlayan bir yapılanma oluşturacağız. Kadın ve çocuğa yönelik şiddet başta olmak üzere kuralsız, sorumsuz ve yoğun biçimde izleyiciye dayatılan şiddet görüntülerine dayalı ve şiddeti meşrulaştıran ve normalleştiren televizyon yayıncılık anlayışını ortadan kaldırmak için her türlü yasal ve idari önlemi alacağız. RTÜK ün internet medyasını denetim yetkisini elinden alacağız. Özellikle seçim dönemlerinde tüm siyasi partilere kendilerini kamuoyuna anlatabileceği yeterli süre tanıyacağız.

7-           TRT'yi satacağız.

TRT ıslah edilebilir bir kurum olma özelliğini yitirmiştir. Toplumun ihtiyaçlarının dışında ve piyasa koşullarına duyarsız, kamu kaynaklarını ve milletin gelirlerini israf eden bir kuruma dönüşmüştür. Herbir vatandaşımızın ve devletin sırtında büyük bir yük olan TRT'yi satacağız.

ÖZGÜR ve SANSÜRSÜZ BİR İNTERNET

8-           İnternet üzerindeki tüm yasakları kaldıracağız.

Yeni mecra olan İnternet'te tüm yasakları kaldıracağız. 5651 sayılı Kanunda internet sitesi yasaklamalarına ve internet üzerinde siyasi iktidar güdümlü idari denetime ilişkin hükümleri kaldıracağız. BTK'nın yetkilerini daraltacağız ve özgürlükçü bir bakış açısıyla yeniden yapılandıracağız.

Wikipedia, Youtube gibi kollektif içerik üretim mecralarına erişim kısıtlamalarının önüne geçeceğiz ve toplumun bilgiye erişimini sağlayacağız.

9-           İnternet üzerinden nefret söylemi ve siber zorbalıkla mücadele edeceğiz.

İnternet üzerinden nefret söylemi ve siber zorbalıkla mücadele edeceğiz. Toplumu ayrıştırıcı, nefret ve ayrımcılığı tahrik eden söylemlere müsamaha göstermeyeceğiz.

10-        Yeni bir “Medya, İletişim ve Halkla İlişkiler Yasası” hazırlayacağız, siyasi otoritenin müdahalesinden uzak bir kurumsal yapı tesis edeceğiz.

Daha güncel, daha anlaşılır ve çerçevesinin net bir şekilde çizildiği yeni bir “Medya ve İletişim Yasası” hazırlayacağız.

BYEGM, Basın İlan Kurumu gibi kurumlar birleştirilerek medya ile ilgili izleme, gözetim ve denetim uygulamalarını tek elden yürütülmesini sağlayacağız ve bu kurumsal yapıyı siyasi otoritenin müdahalesinden uzak özerk bir hale büründüreceğiz.

11-        Basın-medya özgürlüğünü kısıtlayan güdümlü medya tröstlerinin oluşması yasayla engelleyeceğiz.

Basın-medya özgürlüğünü kısıtlayan ve güdümlü kılan her işleyişe karşın yasal ve fiili ortamı oluşturacağız. Bu ilkeye aykırı sonuç doğuracak tekelleşmelerle, güdümlü medya tröstlerinin oluşmasını yasayla engelleyeceğiz.

TOPLUMSAL UZLAŞI ve UYUM ANAYASASI

ADALETÇİ BİR DÜZEN KURAN TEMEL HAK VE ÖZGÜRLÜKLERİN TEMİNAT ALTINA ALINDIĞI İYİ BİR ANAYASA YAPACAĞIZ!

12-        Yeni, ilkeli ve toplumsal uzlaşıya dayalı İYİ bir anayasa yapacağız.

Milletimiz gücü ve desteği ile ilk bir yıl içinde TBMM'de ve kamuoyunda tüm kesimlerle uzlaşmalı, yönetme yetkisinin hem sebebi hem de meşruiyet kaynağı olan yeni, ilkeli İYİ bir anayasa yapacağız.

GÜÇLÜ, DEMOKRATİK PARLAMENTER SİSTEMİN İNŞAASI

13-        Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemi Yeniden İnşa edeceğiz.

İYİ Parti iktidarının ilk bir yılı içinde, parlamenter demokrasiye dönülerek, denetlenebilir güç dengeli bir kuvvetler ayrılığı sistemi kuracağız. Yasamayı etkili, milletvekilini işlevli kılan güçlü bir demokratik parlamenter sistemi hayata geçireceğiz. Yasama organı olan TBMM'nin; Türk halkının serbest iradesiyle teşekkül etmesi için, gerçekçi bir temsilin önündeki yasal ve fiili engelleri kaldıracağız. Hür iradeli temsil kabiliyetine kavuşan Meclis üyelerinin yürütme denetimini yapmasını sağlayacağız. Sistem üzerinde baskıya dönüşebilen yürütme etkisini azaltarak yasamayı güçlendireceğiz. Bağımsız ve tarafsız yargı ile anayasal sistemin denge-denetim mekanizmasını yeniden tesis edeceğiz.

SİYASETİN BÜTÜN SÜREÇLERİNİ DEMOKRATİKLEŞTİRECEĞİZ

14-        Siyasi Partiler Yasası ile Seçim Kanununu yeniden düzenleyeceğiz, seçim barajını %5'e düşüreceğiz. Yurtdışında yaşayan vatandaşlarımız için seçmen sayısına göre yurtdışı seçim bölgeleri oluşturacağız.

Parti içi demokrasisi olmayan bir siyasal parti düzeninin, ülkede demokratik bir düzen kurabilmesi mümkün olamadığından, Otuz beş yıldan beri değiştirilmeyen Siyasi Partiler Yasası ile Seçim Kanununu ilk bir yıl içerisinde parti içi demokrasiye imkân veren bir yasa olarak düzenleyeceğiz. Halkın doğrudan tercih ve oylarıyla seçtiği milletvekillerinin sorumluluğunun seçmen ve teşkilatı olacağı bir sistem kuracağız. Seçim barajını %5'e düşüreceğiz.

Yurtdışında yaşayan vatandaşlarımız için seçmen sayısına göre, sandığa erişimi kolaylaştıracak yeni seçim bölgeleri oluşturacağız. Kendi milletvekillerimizi seçme imkanını sağlayacağız.

DEMOKRATİK PARLAMENTER SİSTEMİ, GÜÇLENDİRİLMİŞ BİR ŞEKİLDE YENİDEN İNŞA EDECEĞİZ

15-        Cumhurbaşkanlığı kararnamelerini suistimal amaçlı kullanmayacağız.

Demokratik parlamenter sistem yeniden inşaa edilinceye dek; Cumhurbaşkanlığı kararnamelerini sadece dağılan devlet yönetimini demokratik işleyişe kavuşturma amacıyla ve yalnızca idari konularda, temel hak ve özgürlüklerin özüne asla dokunulmayacak nitelikte çıkaracağız ve en geç 3 ay içerisinde yasaya dönüştürülmelerini sağlayacağız.

16-        Anayasal sistemin parlamenter demokrasi esas ve usullerine göre işlemesini sağlayacağız.

Anayasal sistemin parlamenter demokrasi esas ve usullerine göre işlemesini temin edeceğiz. Parlamenter demokrasiye dönerek tüm yetkilerin tek elde toplanmasını önleyeceğiz. Cumhurbaşkanlığı makamının toplumu ayrıştıran değil, ülkenin birlik ve bütünlüğünü ile temsil ve esenliğini sağlayacak makam olmasını sağlayacağız ve birlik ve dirliğimizi güçlendireceğiz.

17-        Milletvekili dokunulmazlığını sınırlandıracağız.

Milletvekili dokunulmazlığını “kürsü masuniyeti” ile sınırlı tutacağız

HUKUK DEVLETİN TESİS EDİLMESİ

HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ İLKESİNDEN ASLA TAVİZ VERMEYECEĞİZ

18-        Hukuk Devletini yeniden tesis edeceğiz.

Adaletin, devletin idari yapısında ve faaliyetlerinde temel ilke olduğu, “hukuk devleti”ni yeniden tesis edeceğiz. Mevcut iktidarın kasten, planlı ve örgütlü biçimde demokratik hukuk devletini örseleyen, zedeleyen, yok eden tüm anayasal ve yasal düzenlemelerini, hukukun üstünlüğü anlayışıyla ele alacağız, evrensel hukuk ilkelerine göre yeniden düzenleyeceğiz.

BAĞIMSIZ VE TARAFSIZ OLMAYAN YARGI'DAN DAHA BÜYÜK BİR İHANET DÜŞÜNÜLEMEZ.

19-        Yargının bağımsız ve tarafsız olmasını sağlayacağız.

Yargı'nın bağımsız ve tarafsız olmasını teminat altına alacağız. Bu kapsamda, millet adına devletin hukuka uygun olarak işleyişini temin etmesini, anayasal sistemin “denge-denetim” mekanizması olmasını sağlayacağız. Bağımsız ve tarafsız bir yargı sistemi ile, demokratik düzen içinde toplum ve bireyin geleceğe dair hukuki güvenliğini garanti edeceğiz.

Bağımsız yargının en büyük teminat da doğal yargıç ve yargıç güvencesi ilkesidir. Davaların önceden belirlenmiş süreli görevli yargıçlar tarafindan görülmesi ve baktığı bir davaya bağlı olarak yargıcın yetkisinin elinden alınamamasını sağlayacağız.

20-        Yargılamalarda evrensel hukuk ilkelerinin esas olmasını sağlayacağız.

Ceza yargılamalarında masumiyet karinesi, suç ve cezanın şahsiliği, “şüpheden sanık yararlanır” gibi evrensel hukuk ilkelerine uyulmasını sağlayarak adil yargılama ilkesini hayata geçireceğiz. Suç ve cezada şahsilik ilkesi gereğince suçla ilgisi olmayan soruşturma veya dava dışı grup veya topluluğa, failin yakınlarına sırf bu nedenle gayri insani muamelede bulunmasına engel olacağız.

21-        Soruşturma, kovuşturma ve infaz aşamasında yasa dışı usul ve yöntemlere asla müsaade etmeyeceğiz.

Soruşturma, kovuşturma ve infaz aşamasında yasa dışı usul ve yöntemlere asla müsaade etmeyeceğiz. Yasa dışı delil elde edilmesini suç sayacağız.

Tutuklamalarda kuvvetli suç şüphesinin varlığı esas kılacağız. Tutma, gözlem altına alma ve tutuklama kararlarında keyfiliğe izin vermeyeceğiz.

22-        Anayasa Mahkemesini yeniden yapılandıracağız.

Demokratik hukuk devletinin sigortası, temel hak ve özgürlüklerin başat teminat olan Anayasa Mahkemesini yeniden yapılandırarak, adaletle hükmeden bir yargı düzeninde en yüksek mahkeme hüviyetine kavuşmasını sağlayacağız.

Anayasa Mahkemesi'nin son dönemdeki artan “Bireysel Başvuru”ları inceleme ve sonuçlandırma görevini daha etkin yerine getirebilmesi için mahkemenin teşkilat ve personel yapısında güçlendireceğiz.

23-        Hakim ve Savcılar Kurulunun yapısını yeniden düzenleyeceğiz.

Yargı ve yargıç bağımsızlığını temin ve tesis etmekle görevli ve sorumlu Hakim ve Savcılar Kurulunun yapısını yeniden düzenleyeceğiz. Hakimlerin, şeffaf ve tarafsız bir şekilde ve hakimlik teminat kapsamında mesleklerini etik ilkeler çerçevesinde sürdürmeleri amacıyla yasal düzenleme yapacağız.

Adaleti talep hakkını yasalarda ve uygulamada kolaylaştıracağız, hızlı, etkin ve adil bir yargı düzeni kuracağız.

24-        Hakim ve Savcıların göreve başlatılmalarını, liyakate dayalı ve hakkaniyet ilkelerine uygun olarak yapacağız.

Hakim ve savcıların göreve başlatılmasında üç aşamalı bir süreci takip edeceğiz. ÖSYM tarafindan yapılacak test sınavında eğitim, bilgi, birikim ve donanımını ölçeceğiz. Yeterliliği olan hukukçular tarafindan hazırlanan yazılı sınavda hukuk alanındaki bilgi birikimini değerlendireceğiz. Mülakatlarını ise temsil kabiliyeti ve mesleğe uygunluğunu ölçecek objektif kriterlere göre yapacağız. Mülakatlar tutanak altına alınarak tarafların denetim ve gözetimine açık hale getirilecektir.

25-        İdarenin Yargısal Denetimini Esas Alacağız.

İdarenin yargısal denetimi asıldır. Her kademe ve düzeydeki kamu görevlisinin yaptığı her iş ve işlemin mutlak surette bir hukuki dayanağının bulunması zorunludur. Kamu kurum ve kuruluşları adına yetki kullanan kişilerin hukuki dayanaktan yoksun iş ve işlemleri için yasa önünde hesap soracağız.

26-        Sulh Ceza Hakimliklerini derhal ilga edeceğiz.

Siyasi talimatla iş gördüğü bilinen Sulh Ceza Hakimliklerini derhal ilga edeceğiz, ceza yargılamasında sulh, asliye ve ağır ceza mahkemeleri düzenine yeniden geçeceğiz. Böylece, uluslararası standartlarda kararlara vaki itirazın üst dereceli mahkeme hakim  tarafından  görülmesi ilkesini de hayata geçireceğiz.

27-        Ceza ve Tutukevlerini ayıracağız. Çocuk Islahevlerini kaldıracağız, yerine iyileştirme (rehabilitasyon) merkezleri kuracağız.

Tutukluluğu, yargılama tedbiri olarak istisna bir şekilde uygulayacağız. Hükümlülük, tutukluluk ve el koyma hallerinde tarafi olduğumuz uluslararası sözleşmeler ile hukukun evrensel ilke ve uluslararası normlara aykırı düşmeyeceğiz. Ceza ve infaz kurumlarında fiziki şartları iyileştireceğiz, ceza ve tutukevlerini ayıracağız.

Çocuk Islahevlerini kaldıracağız. Yerine rehabilitasyon merkezleri kuracağız. Çocuklarımızın rehabilitasyon sürecinde zorunlu beceri geliştirme ve temel ve mesleki eğitim almalarını sağlayacağız.

İNSANIMIZI, GELİŞMİŞ DEMOKRASİLERDEKİ YARGI SİSTEMİNE KAVUŞTURACAĞIZ.

28-        Yargı Sürecini hızlı, basit ve erişilebilir hale getireceğiz.

Hak arama önünde bir engel oluşturan dava harç ve masraflarını düşüreceğiz, mali yetersizlik halinde adli yardım müessesine başvurulmasına işlerlik kazandıracağız.

Yargıda, ilk derece, istinaf ve yüksek mahkemelerin iş yükünün azaltılmasında, yargı konusu iş ve işlemleri yargı dışındaki kurum ve birimlere aktarmak yerine, adalet sistemi içerisinde daha çok mahkeme ve adli birim kurulması, yargıdaki makamların sürece katılmalarını sağlayacak fonksiyonları artır   acağız.

29-        Adalet sisteminin kurumsal altyapısını güçlendireceğiz.

Adalet kurumunun fiziki ve teknolojik şartlarını çağdaş ölçütlere uygun olarak yenileyeceğiz, adli personeli sayı, nitelik ve eğitim yönünden güçlendireceğiz.

SANDIK DEVLETİN NAMUSUDUR!

30-        Yüksek Seçim Kurulunu yenileyeceğiz, toplumun güvenini tekrar tesis edeceğiz.

Toplumda güvenilirliğini kaybeden Yüksek Seçim Kurulu yenileyeceğiz, itibarını tekrar tesis edeceğiz. Seçim hilelerine göz yuman YSK görevli ve çalışanları hakkında ceza normlarını kararlılıkla uygulayacağız.

İYİ Parti iktidarında Yüksek Seçim Kurulu'nu, seçim güvenliğini etkin bir şekilde sağlayan işlevsel bir yapıya dönüştüreceğiz.

31-        OHAL'i Kaldıracağız.

OHAL'i kaldıracağız ve olağanüstü yönetim usullerindeki keyfiliğe son vereceğiz

32-        Doğu ve Güneydoğu bölgelerimizi ekonomik ve sosyal yönden kalkındıracağız, vatandaşımızın refah düzeyini yükselteceğiz.

Doğu ve güneydoğu bölgelerimizde mevcut olağanüstü sosyal ve siyasal koşulları ortadan kaldıracağız. Demokratikleşmeyi hızlandırarak yatırım, üretim ve istihdam imkanlarını artıracağız. Ekonomik ve sosyal kalkınmayı gerçekleştirerek, bölge illerini cazibe merkezi haline getireceğiz.

DOĞU ve GÜNEYDOĞU MESELESİNİ ANADOLU KADINININ FERASETİYLE ÇÖZECEĞİZ…

33-        Tüm bölgelerimizde milletimizin huzur ve güvenini tesis edeceğiz

Doğu ve Güneydoğu meselesinin kalıcı çözümü için; hiçbir taviz vermeden teröre karşı mücadelemizi sürdüreceğiz ve terörü bitireceğiz, bölge halkının huzurunu ve güvenini sağlayacağız.

İYİ PARTİ İKTİDARINDA 81 MİLYONU BİR BAYRAM SOFRASININ ETRAFINDA BULUŞTURACAĞIZ.

34-        Terörü besleyen istismar alanlarını ortadan kaldıracağız.

Terörü besleyen istismar alanlarının ortadan kaldırılması amacıyla, bölgeyi sosyo-ekonomik yönden kalkındırmayı hedefleyen ve hukuki, siyasi, ekonomik, sosyal ve kültürel projeleri içeren bir yol haritası hazırlayacağız. İktidarımızda 81 milyonu, bayram sofrasının etrafinda kardeşçe buluşturacağız

ADİL, GÜÇLÜ ve İNSAN ODAKLI DEVLET

Partimiz devleti yeniden yapılandırma kapsamında hayata geçireceği İYİ Kamu Yönetimi Reformuyla, hiçbir ayrım gözetmetmeden kamu hizmetlerinin vatandaşlarımız için kolay ulaşılabilir ve ekonomik hale getirilmesini sağlayacağız. “Demokratik katılım”, “vatandaşa güven” ve “toplumsal memnuniyet” ilkeleri çerçevesinde vatandaşlarımızın hayatını kolaylaştıracağız ve yaşam kalitesini artıracağız. Sürdürülebilir bir refah ve huzur ortamı sağlayacağız, 'mutlu millet, güçlü devlet' anlayışını benimsemiş, katılımcı, üretken, adaletli, vicdanlı, ahlaklı, denetlenebilir, öngörülebilir, güvenilir, modern, dinamik ve halkıyla barışık bir kamu yönetimi düzeni kuracağız.

GÜÇLÜ VE İNSANA DUYARLI MERKEZİ YÖNETİM

Kamu Yönetim Reformu

ŞEFFAF ve HESAPVEREBİLİR BİR KAMU YÖNETİMİ

35-        “Kamu Yönetimi Reform Yasası” ile Vatandaş Odaklı Kamu Yönetimi Reformunu gerçekleştireceğiz, bilgiye dayalı karar alan devlet yapısına geçeceğiz.

İYİ Parti, kamu hizmetlerinin 'vatandaş memnuniyeti odaklı' olarak yeniden yapılandırılması gerektiğine inanmaktadır. Kamu hizmetlerinin merkezinde vatandaşlarımızın yer almasını sağlayacağız. Kamuda tüm iş süreçleri gözden geçireceğiz, teknolojinin verdiği imkanlar ile mükerrer fonksiyonlar gidereceğiz, hızlı, etkin, verimli, şeffaf ve hesapverebilir bir devlet yapısı inşa edeceğiz. Bu çerçevede, merkezi yönetimi yenileyeceğiz, asli fonksiyonlarına odaklanan, güçlü bir devlet yapısı tesis edeceğiz.

“Kamu Yönetimi Reform Yasası” ile; merkezi idareyi yeniden yapılandıracağız. Merkez ile yerinden yönetim kuruluşları ve mahalli idareler arasındaki yetki, görev ve sorumlulukları ve mali ilişkileri çağdaş demokratik ilkeler çerçevesinde yeniden belirleyeceğiz.

“Hukuksuzluğa sıfir tolerans” anlayışıyla idarenin anayasa ve hukuka tam bağlılığını sağlayacağız, hukukun üstünlüğünü hâkim kılacağız.

İdare-i maslahatçı, ayıplı kamu hizmeti dönemine son vereceğiz, hizmetteki aksama ve gecikmeleri de sorgulayan, süratli, kaliteli, tam ve eksiksiz hizmet sunumunu esas alan bir Kamu Yönetim düzeni tesis edeceğiz.

Devleti hantallaştıran, çoğu zaman kamu hizmetini geciktirerek vatandaşlarımızın mağduriyetine sebep olan kırtasiyeciliği süratle terk edeceğiz.

Performans kriterleri ve hizmet sunum süreleriyle denetlenen, vatandaşa güveni ve beyanı esas alan hizmet sunumu uygulamasına geçeceğiz.

KAMU YÖNETİMİ REFORMUNUN ODAĞINDA BİLGİYE DAYALI HIZLI KARAR ALAN BİR DEVLET MODELİ YER ALACAK.

Kamu Yönetimi Reformunda; bilgi ve karar destek sistemlerine dayalı, entetıe e-Devlet sistemi ile bürokrasi için değil vatandaşları için hızlı, doğru, şeffaf ve hesapverebilir karar alabilen bir devlet modelini merkeze alacağız. Entetıe e-devlet sistemini tüm kamu kurum ve kuruluşları, yerel yönetimler ve ülke sathında yaygınlaştıracağız. Vatandaşlarımızın kamusal bilgiye ve kamu hizmetlerine ucuz ve kesintisiz ulaşımını sağlayacağız.

ENTETIE E-DEVLET MODELİYLE DEVLETİN ÜRETTİĞİ HİÇBİR BELGE VATANDAŞTAN İSTENMEYECEK.

36-        Kamu Yönetimi Reformu çerçevesinde idari süreçleri basitleştireceğiz, işlevini yitirmiş kamu kurum ve kuruluşlarını kaldıracağız, benzer görevleri yürütenleri birleştireceğiz.

Kamu Yönetimi Reformu çerçevesinde idari süreçleri basitleştireceğiz. Vatandaşların ve işletmelerin kamu ile olan iş ve işlemlerinde etkinlik, şeffaflık ve sadelik sağlayacağız. Bu amaçla İdari Usul Kanunu çıkaracağız, Dilekçe Hakkının Kullanılmasına Dair Kanun ve Bilgi Edinme Hakkı Kanunu, Kamu Denetçiliği Kanunu vb. yasal çerçeveyi yeniden düzenleyeceğiz.

Yapısal ve kurumsal israfi önlemek üzere işlevini yitirmiş (örn. YÖK gibi), verimsizleşmiş ve artık ihtiyaç duyulmayan kamu kurum ve kuruluşlarını kaldıracağız ve birbiriyle benzer görevler yürütenleri birleştireceğiz.

37-        Cumhurbaşkanı Çankaya'ya dönecek. Cumhurbaşkanlığı makamını devasa bir bürokratik kurum olmaktan çıkararak, Devlet Başkanlığı olma vasfını koruyacağız.

Cumhurbaşk