Çankaya ile hükümet arasındaki kanun hükmünde kararname krizi devam ediyor. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, devlet memurlarının iki müfettiş raporu ile görevden alınmasına imkan sağlayan kanun hükmünde kararnameyi imzalamazkan, Başbakan Ecevit ise Sezer'e karşı psikolojik harp başlattı. Ecevit'i Sezer'i baskı altına almak için medyayı kullanıyor. Ecevit'in geçen hafta yapılan liderler zirvesi sonrasında, "Sezer'in ikna edileceğini umduğunu" söylediğini, ancak 'ikna yöntemi' hakkında açıklama yapmadığını hatırlatan siyasi çevreler, "Bugün gelinen noktada, Sezer'in 'basın baskısıyla' ikna edilmesi yönteminin benimsendiği ortaya çıktı" yorumunda bulundular.

Ecevit'ten medyaya servis

Sezer, devlet memurlarının görevden alınması ile ilgili düzenlemenin kanun ile yapılmasının isterken, Başbakan Ecevit ve hükümet ortakları, düzenlemiyi Kanun Hükmünde Kararname ile yapmakta ısrar ediyor. Ecevit, YÖK Disiplin Yönetmeliği'nde yapılan değişiklik ile ilgili Danıştay'ın verdiği kararı örnek göstererek Sezer'i kararnameyi imzalamaya zorluyor. Ecevit'in büyük gazetelerin Ankara temsilcilerine Başbakanlık Kanunlar ve Kararlar Dairesi tarafından hazırlanan bir raporu göndererek, KHK'nin imzalanması konusunda Sezer'i baskı altına almakta medyayı kullanma yolunu seçti. Bazı gazete haberleri ve köşe yazılarında ise Sezer'in KHK'i iade etme yetkisinin olmadığı iddia edildi.

Ecevit ne demişti?

Liderler zirvesi sonrasında bir açıklama yapan Başbakan Ecevit, Cumhurbaşkanı Sezer'in kararnameyi imzalamamadığının hatırlatılması üzerine, "Benim edindiğim izlenime göre, Sayın Cumhurbaşkanı'nın konunun özünde bir tereddüdü yok. Ancak bu yaptırımın KHK ile olması konusunda tereddütleri var. Önümüzdeki günlerde bu tereddüdü aşabileceğini umuyorum" demişti. Ecevit, bu tereddütlerin hangi yöntemle aşılacağına ilişkin bir soru üzerine de, "Kararname şu sırada Sayın Cumhurbaşkanı'nın önünde. İmzalayıp imzalamayacağı henüz belli değilken, başka olasılıklar üzerinde konuşmam doğru olmaz" diye konuşmuştu.