YeniSafak.com “ Türkiye'nin birikimi... ” Dünya

 
Ana Sayfa...
Gündem'den...
Politika'dan...
Ekonomiden...
Dünya'dan...
Kültür'den...
Yazarlar'dan
Spor'dan
Dizi...

  Arşivden Arama

 


'Siviller hâlâ dinliyor'

12 Eylül'ün 20. yıldönümünde Türkiye'de darbeler ve sivil-asker ilişkilerini sorgulayan New York Times, ordunun siyasi ağırlığının AB önündeki tek engel olduğunu yazdı.

12 Eylül darbesinin 20. yıldönümünde Türkiye'de darbeler, sivil demokrasi, ordunun yönetim üzerindeki tayin edici rolü, AB süreci ve dindar insanların tasfiyesini konu alan bir analiz yayınlayan ünlü New York Times gazetesi, 20 yıldan bu yana asker-sivil ilişkilerinde değişen pek fazla bir şeyin olmadığını yazdı.

"Türk ordusunun her zaman söyleyecek bir sözü vardır; bunlar hakimlerin bağımsızlığından okullardaki dini eğitime kadar her şey olabilir" diyen AP çıkışlı analizde, "Ülkenin üçüncü ve son darbesinden yirmi yıl geçmesine rağmen herkes hâlâ dinliyor. Yirmi yıl önce Türkiye'nin askeri liderleri Başbakan'ı ve muhalefet liderlerini tutukladılar, tek televizyon kurumunu kontrol altına aldılar ve sorumluluğun kendilerinde olduğunu açıkladılar. Üç yıl geçtikten sonra, seçilmiş hükümeti yeniden oluşturdular. Ama o zamandan beri, sivil liderlere gücün ne kadarının geri verildiği sorusu cevaplanmadı" ifadelerini kullandı.

Fehmi Koru: AB üyeliğine engel

Generallerin artık Türkiye'nin günlük işlerine karışmadıklarını ancak önemli tüm kararların onların onayından geçmesi gerektiğini belirten gazete, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Avrupa Birliği'ne bakışını sorgulayarak, orduyu AB önündeki en büyük engel olarak gösterdi. "Ordu kendisini devletin garantörü olarak görüyor" denilen yazıda, Yeni Şafak yazarı Fehmi Koru'nun "Ordunun siyasetteki etkinliği Türkiye'nin Avrupa Birliği'nin üyesi olmasının önünde bir engeldir. Bu demokratik prensiplere aykırıdır. Avrupa Birliği'nin kriterleri bize ordunun sivillerin kontrolü altında olması gerektiğini belirtiyor" şeklindeki sözlerine yer verdi.

"Türkler hâlâ ordunun sahnenin ardında neler yaptığı konusunda tartışıp duruyor" ifadesi kullanılan analizde, "Bu tartışma Genelkurmay Başkanı Hüseyin Kıvrıkoğlu hükümete, İslami hareketlere sempati duyan memurların görevden ihraç edilmesini söyleyince yeniden gündeme geldi" denildi ve Kanun Hükmünde Karaname krizi ile ilgili tartışmalar aktarıldı.

Hükümetin bunu yapmayı kabul ettiği ancak Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in Parlamento'nun onayını istediği hatırlatılan yazıda, "Bunun üzerine Kıvrıkoğlu nasıl yapılacağının önemli olmadığını, önemli olanın bu memurların ihraç edilmesi olduğunu söyledi ve ordunun görevini tekrar hatırlattı" denildi.

"Ordu geri çekilmeli"

Geçmişte ordunun aşırı sağı ve solu en önemli tehdit olarak gördüğü, günümüzde ise İslami hareketlerden rahatsız olduğu vurgulanan yazıda, "Genelkurmay, dine ağırlık veren orta öğretim kurumlarını kapatan kanun için parlamentoya baskı yaptı" denildi ve Kıvrıkoğlu'nun "İslami unsurların yargıya sızdığı"na dair ifadelerine yer verildi.

Analizde, AB'nin Türkiye'yi aday olarak kabul ettiği ancak insan haklarının iyileştirilmesi için baskı yaptığı vurgulanarak, "Eğer Türkiye AB'nin bir üyesi olmak istiyorsa ordunun geri çekilmekten başka çaresi yok. Genelkurmay ise, AB üyelieğini desteklemekle beraber, ülkenin bütünlüğü ve laiklik gibi cumhuriyetin temel prensiplerinden herhangi bir taviz vermeyeceğini açıkça dile getiriyor" denildi.

Analizde Fehmu Koru'nun dışında, ODTÜ Sosyoloji Profesörü Sencer Ayata, Washington'daki CSIS üyesi Bülent Alirıza ve Cumhuriyet yazarı İlhan Selçuk'un görüşlerine yer verildi.




Kağıda basmak için tıklayın.

Ermeni lobisine karşı silah lobisi
Türkiye'nin açtığı ihalelerden 20 milyar dolar kapmayı planlayan ABD'deki 150'yi aşkın silah şirketi, soykırım tasarısının Temsilciler Meclisi'nden geçirilmemesi için karşı lobi faaliyetlerine başladı.

ABD taviz istedi
Dışişleri Bakanı İsmail Cem, dün New York'ta bir araya geldiği ABD Dışişleri Bakanı Madeleine Albright'a, Kongre'ye sevkedilen sözde Ermeni soykırım tasarısıyla ilgili olarak, "Bu tasarının kabulü ilişkilerimizi zehirler" mesajı verdi. Cem-Albright görüşmesinde, Kıbrıs ve Türk-Yunan ilişkileri, Türkiye'nin AB üyeliğine Washington desteği, AB Güvenlik ve Savunma Kimliği ve Ortadoğu masaya yatırıldı. Albright ise Cem'e, KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ı "tavize zorlayın" mesajı verdi. Albright Cem'e, özellikle insan haklarını kastederek, "Bu konuda üzerinize düşeni yapın" mesajını iletti. ABD tarafı ayrıca, Türkiye'nin Bağdat'taki temsilcilik düzeyini işgüderlikten büyükelçilik seviyesine yükseltmemesi talebinde bulundu.

 


Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor | Bilişim | Dizi
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV


Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED
Bu sitenin tasarım ve inşası, İNTERNET yayını ve tanıtımı, TALLANDTHIN Web tarafından yapılmaktadır. İçerik ve güncelleme Yeni Şafak Gazetesi İnternet Servisi tarafından gerçekleştirilmektir. Lütfen siteyle ilgili problemleri webmaster@tallandthin.com adresine bildiriniz...