YeniSafak.com “ Türkiye'nin birikimi... ” Yazarlar

 
Ana Sayfa...
Gündem'den...
Politika'dan...
Ekonomiden...
Dünya'dan...
Kültür'den...
Yazarlar'dan
Spor'dan
Dizi...

  Arşivden Arama

  I Explorer Kullanıcıları, TIKLAYIN.

 

Darbeyi bir de şiirle analım

Dün 12 Eylül darbesinin yirminci yıldönümüydü. Şayet hükümet, bir "Takvim Hükmünde Kararname" çıkarıp tarihi değiştirmezse, bugün de 13 Eylül.

Bir gün geçti, yıldönümünü geride bıraktık diye o dönemi unutmak olmaz. O yıllarda yazdığım bir şiir iyi gidebilir şimdi.

Zaman

Bahar
Üstelik mehtaplı gece
Bu koku, şu renk ve solgun ışık
Her türlü çılgınlığa gebe

Çıkıp sokağa bağırsam şimdi
Avazım yettiği kadar
Sanmam ki kimse bir şey desin
Ya sarhoş sanırlar yahut deli
"Kalkın ey ahali
Uyumayın
Yakında ihtilal var!"
Bilmem ki bu insanlara daha
ne demeli?

Zamanın insafı yok
İnsafı yok insanların
Malum-u alinizdir efendim
Yıl, talan yılı

Çok aradık
Elde değil ki
Daha çok ararız
Geride kalan yılı

Başsağlığı

En büyük acı, evlat acısıdır; öyle bilinir. Herhalde ona en yakını da, anne-baba acısı olmalı.

Acının büyüğü de küçüğü de hepsi bizim için.

Annesini kaybeden sevgili ağabeyim Fehmi Koru'ya Mevla'dan sabır diliyorum. Allah rahmet eylesin.

Lafa bak

Hizaya gel, denilecek cinsten bir laf etti Mesut Bey: "Sivillerle askerin çatışmaması için askere 'gerekeni yapıyoruz' moralini (mesajını) vermeliyiz." KARGA'NIN SORUSU :BUGÜN İRTİCA İLE MÜCADELE İÇİN NE YAPTIN?

Ecel işte!

Kaliforniya sahilinde yaşlı bir adam, güneşten ve rüzgardan korunmak için çare düşünüyordu.

Sahil şemsiyesi iyi bir çözüm olarak akla gelebilir ama, bunlar hem sert esen rüzgara karşı dayanıklı değildir, hem de güneş döndükçe gölgesi de yer değiştirir.

İhtiyar, garantili bir korunak peşindeydi.

Daha emniyetli olsun diye kumsala bir çukur kazdı. Dibe doğru giden bir tünel şeklindeydi çukur. Derinliği iki metre, yüksekliği de birbuçuk metreyi buluyordu.

Bu garip çukura giren ihtiyar, içine şezlongunu da yerleştirdi ve kovukta uykuya daldı.

Tünel, kovuk ya da çukur ne derseniz deyin, sonunda nasıl olduysa oldu, adam içindeyken çöküverdi.

Yakında bulunanlar ihtiyarı oradan çıkarmak için epeyce uğraştılar ama adam yaklaşık iki metre derinlikteydi. İtfaiyeden yardım istemek zorunda kaldılar.

İtfaiye ekibi adamı kumların altından kurtardığında üç saat dolmuştu. Hemen hastaneye kaldırdılar. İhtiyar hastanede öldü.

Ecel işte; nerede olursan ol gelir bulur. Ya da kendi elleriyle hazırlar insan kendi ölümünü.

İrticai çevrelerde pek revaçta olan bir türkü

Allı da yazmalım amman
Burnu da hızmalım amman
Devlete sızmalım amman


Faks: +90 (212) 613 14 92 - 93
13 EYLÜL 2000


Kağıda basmak için tıklayın.

 


Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor | Bilişim | Dizi
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED

Bu sitenin tasarım ve inşası, İNTERNET yayını ve tanıtımı, TALLANDTHIN Web tarafından yapılmaktadır. İçerik ve güncelleme Yeni Şafak Gazetesi İnternet Servisi tarafından gerçekleştirilmektir. Lütfen siteyle ilgili problemleri webmaster@tallandthin.com adresine bildiriniz...