YeniSafak.com “ Türkiye'nin birikimi... ” Yazarlar

 
Ana Sayfa...
Gündem'den...
Politika'dan...
Ekonomiden...
Dünya'dan...
Kültür'den...
Yazarlar'dan
Spor'dan
Dizi...

  Arşivden Arama

  I Explorer Kullanıcıları, TIKLAYIN.

 

Türkiye ve Avrupa Birliği

Avrupa Birliği Katılım Belgesi'nde, Türkiye'nin topluluk üyesi olabilmesi için, bazı şartları yerine getirmesi isteniyor.

Düşünce özgürlüğünün güvenceye kavuşturulması; Milli Güvenlik Kurulu'nun, askerler için, bir siyasi manevra alanı olmaktan çıkarılması; Türk vatandaşlarının, ana dillerinde TV ve radyo dinleyebilmesi; işkenceyi önleyici tedbirler alınması; idam cezalarının infaz edilmemesi vs...

Kültürel azınlık

Esasında, iş sadece sivillere kalsa, bütün bu değişiklikler çabucak gerçekleşir. Ama vesayet var. Demokrasi yolunda atılan adımlar engelleniyor.

Meselâ MGK açıklamasında, 312'nci maddenin, irticaya ve bölücülüğe prim vermeyecek şekilde değiştirileceği belirtiliyor.

Genelkurmay İstihbarat Başkanlığı'nın çalışmalarında, Anayasa'nın tadil edilmesi yolundaki bazı tekliflerin, irticacılar veyahut bölücüler tarafından dile getirildiği ifade ediliyor.

"Azınlık" sözü, kimi çevrelerde büyük bir tepkiyle karşılanıyor.

Kısacası, etrafa sürekli kuşku ile bakıyoruz. Muhayyel tehlikelerle demokrasinin canına okuyoruz.

Batı, "azınlık" derken, siyasi olmaktan ziyade kültürel farklılığı göz önüne alıyor.

AGİT'in insani boyutu konusundaki konferansın Kopenhag toplantısı belgelerinde, azınlık meselesine de açıklık getiriliyor.

"Bir ulusal azınlığa mensup olmak, kişinin bireysel tercihidir. Ulusal azınlıklara mensup kişiler, etnik, kültürel, dil veya dinî kimliklerini serbestçe ifade etme, koruma, geliştirme, her bakımdan kültürlerini sürdürme hakkına sahiptir. Azınlıklar, hem özel, hem de genel yaşantıları içinde, ana dillerini serbestçe kullanabilirler."

Lozan anlaşmasına göre, sadece gayrimüslimler azınlık sayılıyor. Bu yüzden de Türk devleti, farklı bir azınlık kavramını kabul etmekte zorlanıyor.

Oysa, AB üyeliği hem toprak bütünlüğümüz, hem de laik cumhuriyet açısından bir teminat olacaktır.

Asker ve siyaset

Askerin siyaset üzerindeki etkisinin azaltılması da, gene AB'nin talepleri arasında. Milli Güvenlik Kurulu'nun amaca aykırı kullanıldığının herkes farkında. Eskiden toplantıları pek takip edilmeyen bu kurul, siyasetin ana hedeflerini, üstelik halkın taleplerine ters bir şekilde, belirliyor.

Bütün bunların yanı sıra, Genelkurmay bünyesindeki İstihbarat biriminin, çeşitli andıçlar hazırlayarak kâh insanları karaladığı, kâh siyasi projeler ürettiği ortaya çıktı.

Kısacası, 28 Şubat süreci rafa kalkmadan Türkiye AB üyesi olamaz. Müzakereye bile başlayamaz.

Fazilet davası

Fazilet davası, Erbakan'ın hapse girecek olması, AB yolundaki dikenler.

Batı, Venedik Komisyonu kararlarıyla, partilerin kapatılmasının kıstasını belirledi.

1- Herkes siyasi partilerin çatısı altında, serbestçe örgütlenme hakkına sahiptir. Bu hak, siyasi düşünce hürriyetini de kapsar.

2- Bir partinin yasaklanması veyahut feshi, sadece bu parti, şiddet kullanarak veyahut şiddet kullanmayı savunarak demokratik düzeni yıkmayı ve anayasa ile teminat altına alınan özgürlükleri ortadan kaldırmayı amaçladığı takdirde, mümkündür. Bir parti, barışçıl yoldan anayasa değişikliğini talep ediyorsa, bu talep, o partinin feshi için yeterli sayılmaz.

3- Bir siyasi parti, temsil görevi bulunmayan üyelerinin ferdi davranışları dolayısıyla sorumlu tutulamaz.

4- Partilerin kapatılması, sınırlı bir uygulamaya konu olabilir. Feshi talep edilmeden önce, söz konusu partinin kişi hakları ve demokratik düzen açısından gerçek bir tehlike oluşturup oluşturmadığı iyice incelenmeli ve daha az radikal tedbirlerle bu tehdidin bertaraf edilip edilemeyeceği araştırılmalıdır.

5- Partilerin kapatılması, sıra dışı bir uygulama olarak kabul edilmeli ve güdülen amaç ile alınan tedbir arasındaki orantıya özen gösterilmelidir. Sadece üyelerin değil, partinin tüzel kişiliğinin anayasa dışı bir eylem süreci içinde olup olmadığı hususu, iyice araştırılmalıdır.

Sağlar'ın cevabı

Peşpeşe ortaya çıkan andıç belgeleri ve istihbarat çalışmaları, vatandaşından kuşku duyan bir devlet yapısını görmemize de imkân vermiştir. Üstelik bilgilerin kulaktan dolma olduğu, gerçekleri yansıtmadığı anlaşılmıştır.

Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği'ne İstihbarat Dairesi tarafından bildirilen ve Fikri Sağlar'ı hedef alan bilgileri, Sağlar yalanladı.

İstihbarat yazısında, Sağlar'ın Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde teşkilâtı ele geçirmek için Hadep'le işbirliği yaptığı iddia ediliyordu.

Sağlar, Güneydoğu ve Doğu'daki CHP teşkilâtlarına zaten yakın olduğunu, dolayısıyla bunları "ele geçirmek" gibi bir amacının bulunmadığını söylüyor. Aksine o tarihteki teşkilâtın, Baykalcı olmak bir yana, ondan şikâyet ettiğini belirtiyor.

Sağlar Hadep'le işbirliğinin suç olarak değerlendirilemeyeceğine işaretle, siyaset üretmeyi terör gibi görenleri eleştiriyor.

Sağlar, açıklamasını şu şekilde tamamlıyor: "Oynanan oyun çok tehlikeli. Çünkü cumhuriyeti kuran CHP'nin ve yetkililerinin üzerine iftiralara varan asılsız haberlerle gidilmektedir. Bu belgeyi düzenleyenler hakkında yargıya müracaat edeceğimi bilgilerinize sunarım."

Demokrasiye dair

Her yerde ihanet görenlere Turan Fevzioğlu'nun "Demokrasiye ve Diktatörlüğe Dair" kitabından aldığım bir kaç cümle ile cevap vermek isterim:

"Demokrasilerde insan ne iktidarda iken dilediğine hain damgasını yapıştırmak imtiyazına mâliktir, ne de Beria ve Demirperde gerisindeki nice emsali gibi, bir sabah vatan haininin kendisi olduğunu öğrenerek uyanmasına imkân vardır. İkbal devride, lüzûmsuz göklere çıkarılmadığı gibi, düştüğü zaman da dünkü dalkavuklarının sövmelerine muhatap olmaz. Ne iktidarda iken ağzından çıkan her söz irşat ve kerâmettir, ne muhalefette iken yaptığı her tenkid tahrik ve ihanet."

"İç düşman" diye diye hangi noktaya geldiğimiz ortada.

Türkiye bir gün, muhalif fikir sahiplerini "düşman", bu kişilerin söylem ve eylemlerini de "ihanet" olarak niteleyen düşünce sistematiğinden kurtulacaktır.

Son süratle sivilleşmek gerekiyor.


9 KASIM 2000


Kağıda basmak için tıklayın.

Nazlı ILICAK

 


Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor | Bilişim | Dizi | Dizi
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED

Bu sitenin tasarım ve inşası, İNTERNET yayını ve tanıtımı, TALLANDTHIN Web tarafından yapılmaktadır. İçerik ve güncelleme Yeni Şafak Gazetesi İnternet Servisi tarafından gerçekleştirilmektir. Lütfen siteyle ilgili problemleri webmaster@tallandthin.com adresine bildiriniz...