ANAP Genel Başkan Yardımcısı Salih Yıldırım, yürütme yetkisinin YÖK'ten alınarak üniversite kurullarına aktarılmasını istedi. Yıldırım, "Üniversite mezunlarının diplomaları işe yaramayan belgeye dönüşmüştür" dedi.

Yıldırım, TBMM'de bir basın toplantısı düzenleyerek, YÖK ve üniversiteler hakkındaki görüşlerini açıkladı. Gelişen süreçte YÖK'ün kuruluş amacının dışına çıktığını ve üniversiteleri Ankara'dan yöneten bir kuruma dönüştüğünü anlatan Yıldırım, YÖK'ün, toplumun ihtiyaçlarına ayak uyduramadığını söyledi. Salih Yıldırım, yükseköğretime giriş sistemini de eleştirerek, her yıl bir milyon 200 bin gencin üniversite kapısından geri döndüğüne dikkati çekti. Üniversite mezunlarının yüzde 75'inin iş bulamadığını, iş bulanların yüzde 63'ünün ise farklı alanlarda çalıştığını anlatan Yıldırım, üniversite mezunlarının diplomalarının işe yaramayan belgelere dönüştüğünü söyledi. YÖK yasası ile üniversitelere ilişkin yasalarda değişiklik yapılması gerektiğini anlatan Yıldırım, yükseköğretimde yürütme yetkisinin YÖK'ten alınarak üniversite kurullarına aktarılmasını istedi.

YÖK DSP'yi de bunalttı

DSP İzmir Milletvekili Suat Çağlayan, "1981'in olağanüstü koşullarında hazırlanan YÖK Yasası günümüz koşularına cevap veremiyor. YÖK yöneticilerinin ve rektörleri atama biçiminin değiştirilmesi kaçınılmaz hale gelmiştir" dedi. YÖK'le ilgili hazırladığı raporu Başbakan Bülent Evevit'e sunan Çağlayan, DSP Meclis Grubu'nun basına kapalı bölümünde de raporla ilgili bilgi verdi. Çağlayan, "1981'in olağandışı koşullarında hazırlanan YÖK Yasası günümüzün modern koşullarına cevap veremez hale gelmiştir. YÖK'ün bugünkü koşullara göre yeniden yapılandırılması, yönetsel özerkliğinin rehabilite edilmesi gerekir" dedi.

Seçimler antidemokratik

YÖK Başkanı ve üyelerinin seçimi, rektör atamaları ile ilgili ciddi sıkıntılar yaşandığını belirten Çağlayan, rektör atama ve seçimindeki antidemokratik yöntemlerden vazgeçilmesi gerektiğini belirtti. Çağlayan, vakıf üniversitelerinin hem devletten hem de kendi kaynaklarını kullanarak devlet üniversitelerinin çok önüne geçtiğini belirterek, devlet üniversitelerine verilen payların artırılması ve bu imkanların kullanılması konusunda rektörlere geniş yetkiler verilmesi gerektiğini anlattı.