ANKARA- RP lideri Necmettin Erbakan'ın Radikal Gazetesi aleyhine açtığı tazminat davasında, FP'nin Genel Başkan adayı Abdullah Gül Erbakan lehine tanıklık yaptı. Adliyeye geldiğinde yoğun ilgi ile karşılanan Gül, ifadesinde Erbakan hakkında övgü dolu sözler söyledi. Gül, gazetede yayınlananın aksine Erbakan'ın hiçbir zaman Atatürk aleyhine sözler kullanmadığını ve kullanmasının da mümkün olamayacağını vurgulayarak, gazetede çözümü yayımlanan ve Erbakan'a ait olduğu iddia edilen bandın "montaj ve düzmece" olduğunu kaydetti.

Radikal'de 11 Mayıs 1999 günü "Bu da Hoca'nın yemini" başlığıyla çözümü yayınlanan bantta, Erbakan'ın Atatürk aleyhine sözler sarfettiği ve İslami terörü teşvik ettiği iddia edilmişti. Bunun üzerine Erbakan, kişilik haklarının rencide edildiğini öne sürerek Radikal aleyhinde 5 milyar liralık manevi tazminat davası açmıştı.

'Böyle bir konuşma yapılmadı'

Ankara 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde dün yapılan duruşmada, Erbakan'ın avukatları Yaşar Gürkan ve Zelkif Kazdal ile Radikal'in avukatı ve Abdullah Gül hazır bulundular. Çok sayıda basın mensubu tarafından izlenen duruşmada, önce mahkeme hakimi Nail Özkılıç, Gül'ün kimlik tespitini yaptı. Daha sonra ifade vermeye başlayan Gül, Refah Partisi'nin dış ilişkilerden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı olarak davacı Necmettin Erbakan'ın yanında uzun yıllar çalıştığını hatırlatarak, gazetenin yazmış olduğu ve delil gösterdiği konuşmalarla ilgili olarak hiçbir çalışma yapmadıklarını söyledi. Gül, "Böyle bir konuşma yurtdışında yapılmış olsa idi Genel Başkan Yardımcısı olarak benim kesinlikle haberim olurdu" dedi. Böyle bir konuşmanın varlığını gazeteden öğrendiğini söyleyen Gül şunları kaydetti:

"Bu konuşmalarla ilgili bantlar montaj olabilir. Konuşmada iddia edilen hususlar hiçbir zaman Genel Başkanımız olan davacı tarafından kullanılan kelimeler değildir. Davacının Genel Başkan olduğu parti Türkiye'de en çok oyu almış, birinci konumda olup, Genel Başkan olan davacı da Başbakanlık yapmış bir şahıstır. Bu şahsın Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu hakkında bantta belirtilen kelimeleri kullanması mümkün olmadığı gibi bir devletin başkanına yapılan suikasti de propaganda amaçlı bir kasete koyması mantıksız bir iştir. Biz parti olarak İslam ülkeleri ekonomik ve dış ilişkiler açısından iyi ilişkiler kurulmasını isteyen, bu yönde politika izleyen bir partiyiz. Bu hususlar gözönüne alındığında bantta iddia edilen hususların hiçbirisinin gerçek olmadığı kanısındayım. Radikal Gazetesi, haberi Amerikalı bir gazeteciye atıfta bulunarak vermiştir. Gazetecinin adı hatırladığım kadarıyla Stev Amerson'dur. Biz bu gazeteci hakkında araştırma yaptık. Bu gazetecinin Amerika'da güvenilir bir gazeteci olmadığını, sansasyonel haberler ürettiğini ve güvenli bir kaynak olmadığını öğrendik. Ben bantın çözümünü okuduğumda söz konusu kelimelerin davacı tarafından kullanılmadığına emin oldum. Çünkü Genel Başkan Yardımcısı olarak uzun zaman yanında bulundum. Bant çözümlerinde belirtilen sözler ve Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Atatürk hakkında kullanılan kelimeler ile terör örgütlerinin övülmesi ile ilgili sözler davacı tarafından kullanılmaz ve kullanılmamıştır da."

Duruşma hakimi Özkılıç, avukatlara da diyeceklerini sorduktan sonra, davada gazetemiz yazarı Fehmi Koru'nun da tanık olarak dinlenmesini belirterek duruşmayı 19 Nisan 2000 tarihine erteledi.