| Türkiye'nin birikimi... |
|
|
|
|
Araştırmacı gazetecilik örneği, hem de Reha Muhtar tarzında...Adaleti tekeline alan medya uzunca bir süredir, hakim, savcı, yargıç ve hatta infazcı kimliğiyle ya tek tek isimlerin ya da grupların üzerinde "demokles'in kılıcı" olma işlevini yerine getirmeye devam ediyor. Saptıran, yönlendiren yayınlarıyla yokediyor, mahvediyor medya; kişileri haksız yere küçük düşürüyor, o kişilerin kendi marifetiyle ceza almış olmasıyla yetinmiyor, kişileri toplum nezdinde de gözden düşürmek, 'silmek' için elinden gelen haberi, programı ardına koymuyor. Son birkaç gündür Show TV'de "son yirmi yılın en önemli habercilik başarısı", "bundan sonraki otuz yıl konuşulacak" şeklinde lanse edilen haberi, merak katsayılarını dizginleyemeyerek izleyenler hayretler içinde kaldı önceki gün. 30 yıl konuşulacak haber ne olabilirdi acaba? Olsa olsa uluslararası arenada çok gizli bir bilgiye ulaşılmış olabilirdi veya yakında çıkacak olan üçüncü dünya savaşının sinyalleri alınmıştı. Ya da ne bileyim, bir devlet başkanına yapılacak suikast ortaya çıkarılmıştı. Belki de Amerika'daki "Watergate Skandalı"na benzer bir olay yakalanmıştı. Ancak, hayır! Böyle düşünenler bir kez daha yanılmakla kaldılar. Çünkü Muhtar'ın araştırmacı gazetecilik dediği, kendi tarzıyla hayatiyet verdiği "asparagas"tan öte bir şey değildi. Muhtar, programın fragmanlarında bir siyasi liderden bahsediyordu. Reha Muhtar'ın deşifre edeceği siyasi kimdi? Müteaddit tecrübeler konuşmaya başladı burada. Muhtar, Demirel hakkında bir haber hazırlamış olamazdı. Çiller, Ecevit ya da Yılmaz, Bahçeli de değildi büyük ihtimalle. Medyanın, ceza almasına, siyasetten yasaklanmasına neden olduğu tek bir isim vardı. Şimdiki kurban da, olsa olsa O olabilirdi. Kimdi bu isim? Tahmin edilebileceği gibi Necmettin Erbakan'dı. Üç dört gün önceden meraklar kamçılanarak sunulan haber, yani şu otuz yıl konuşulacak olay, bir fotoğraftan ibaret. Erbakan'ın konuşma yaptığı masada bulunan içki kadehlerinin görüntüsü yani. İçilip içilmediği de belirsiz... Araştırmacı gazeteciliğin (!) Reha Muhtar tarzı yansıması bu. En hafif tabirle "şizofreni" yani... Ne diyelim herkesin araştırmacı gazeteciliği kendine. Bu şizofrenik refleks haberlere tepki mi?.. Milletimiz şimdilik Galatasaray taraftarlığı ile yetiniyor...
oalbayrak@yenisafak.com
|
|
| Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar |
| İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV |
|