YeniSafak.com “ Türkiye'nin birikimi... ” Yazarlar

 
Ana Sayfa...
Gündem'den...
Politika'dan...
Ekonomiden...
Dünya'dan...
Kültür'den...
Yazarlar'dan
Spor'dan

  Arşivden Arama

 

 

Polis yönetmek istemeyen içişleri bakanı olur mu?

Olmaz, diyeceksiniz hemen. Türkiye'ye bakıp, koskoca, 175 bin kişilik polis ordusunun tek elden, tek merkezden yönetilmesinden başka bir seçenek olamayacağını söyleyeceksiniz.

Eğer başka türlü olsa, polis gücü ya da başka güçler, tek merkezli olmasa, birbirini denetleyen güçlerden oluşan açık, demokratik ve hukuka bağlı bir yapılanma olsa ne olur, sorusunu, düşünmek bile istemiyeceksiniz, eminim.

Öyle olmasa, yani polis tek merkezden yönetilmese, dokunulmazlıkları olmasa, işkence yapmasına ses çıkartılsa, muhalif gösteriler nasıl şiddetle engellenebilir, polisin en ufak bir olayda silahını çekerek hedefe ateş etmek suretiyle kendini savunması nasıl sağlanabilirdi?.

Hele hele, polis siyasi otoritenin yönetiminde olmasa, Başbakan'ın bir siyasi parti hakkında mesnetsiz de olsa kuşkulu, suçlayıcı ifadeler kullanmasının ardından polis, örgütü nasıl cansiparane bir şekilde o partinin il ve ilçe binalarını basar, yöneticilerini gözaltına alırdı?

Bunları yapamadıktan sonra da polisin rejimi koruyor olmasının ne anlamı kalır?

Vatandaşın esenliği ve güvenliği için bir polis örgütlenmesi olabilmesi bu anlayış çerçevesinde olanaksızdır.

Polis gücü, devleti vatandaşın tasallutundan korumak için vardır.

Aksi olabilir mi?

Bunları, Londra polis örgütünün artık belediye yönetimine bırakıldığı törende İngiltere İçişleri Bakanı Jack Straw'ı dinlerken düşündüm.

Straw, törende şunları söylüyordu:

"En iyisi oldu, Polis'in yönetimi tek kişiye bağlı kalmamalıydı. Yerel otoritenin denetiminde olması gerekirdi ve şimdi bu gerçekleşti."

Demek ki aksi olabiliyordu. Bir içişleri bakanı kalkıp polisin, hiç olmazsa Londra polisinin, tek kişinin, kendisinin otoritesinde kalmasının sakıncalı olduğunu söyleyebiliyordu.

Anlamak mümkün değildi aslında. Bir bakan, bir hükümet, daha fazla güç, daha fazla erk nasıl istemez, nasıl elindeki gücü, ne olduğu belirsiz bir sivil otoriteye bırakır?

Devletin güvenliği, rejimin geleceği hiç düşünülmez mi?

Biz böyle düşünürüz. Böyle düşünüyoruz.

Ama İngilizler ve demokratik anlayışın eğemen olduğu bazı ülkeler farklı düşünüyor.

Tabii bu bizi bağlamaz. Türkiye'nin kendine özgü şartları, düşman komşuları, ezeli ve ebedi iç tehditleri var.

Bu türden tehditleri ve paranoyaları, pardon endişeleri olmayan İngilizler, 170 yıl sonra Londra polisini, bir çeşit yerel otoriteye devretmekte bir sakınca görmüyor olabilirler.

Nitekim, şimdiye kadar İçişleri Bakanlığı'na bağlı çalışan Londra Polisi artık tam anlamıyla da sivil otoritenin denetimine giriyor.

Polis, artık 23 üyeden oluşan Londra Polis Otoritesi tarafından yönetilecek...

İçişleri Bakanı ve Londra Büyükşehir Belediye Başkanı polise karışamayacak. Kurulan otorite sadece polisi denetleyecek, görevini nasıl yerine getirdiğini gözleyecek, değerlendirecek. Gerektiğinde polise yardım edilecek, ama gerektiğinde de polis şefinden hesap da sorulabilecek.

Bu otorite tamamen sivil üyelerden oluşacak. Kurulda hükümetten, İngiltere genelkurmay başkanlığından ve ulusal güvenlik örgütünden de kimse bulunmuyor.

Üyelerden 12'si Londra Büyükşehir Belediye Meclisi'nden seçildi. Onlar da tahmin ettiğiniz gibi Londralılar tarafından...

Otoritede 4 yargıç da yer alıyor. Ayrıca, belediye ve adalet kurumlarıyla bir bağlantısı olmayan 7 Londralı da bulunuyor.

Amaç Londra'yı, oturanlar için en güvenli kentlerden biri haline getirmek.

Bu kadar... Yeni Otorite'nin Başkanı Lord Toby Harris de, "Tamamen bağımsız olacağız ve bunu korumaya da kararlıyız" diyor.

Tabii Londra'da ne bölücü ve şeriatçı örgütler kol geziyor ne de mafya...

Şartlarımız farklı...

Ne diyelim? Türkiye de elbet bir gün bu meseleleri konuşacak...


5 TEMMUZ 2000


Kağıda basmak için tıklayın.

 


Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor | Bilişim
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED

Bu sitenin tasarım ve inşası, İNTERNET yayını ve tanıtımı, TALLANDTHIN Web tarafından yapılmaktadır. İçerik ve güncelleme Yeni Şafak Gazetesi İnternet Servisi tarafından gerçekleştirilmektir. Lütfen siteyle ilgili problemleri webmaster@tallandthin.com adresine bildiriniz...