|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Vurgun operasyonunda gözaltına alınan müteahhitler gizli kamerayla takip edildi. İddiaları reddeden sanıklar, kayıtlarda kendilerini görünce şok geçirdiler.
Bayındırlık Bakanlığı'ndaki ihalelerde rüşvet ve yolsuzluk çarkını ortaya çıkaran Vurgun Operasyonunun detayları ortaya çıkmaya başladı. Operasyon kapsamında gözaltına alınan zanlıların, nezarethanede, beklediklerinin ötesinde iyi şartlarda tutuldukları, yemeklerinin ise Ankara Polis Evi'nden getirildiği belirtildi. Gözaltındaki müteahhitlerin "5 yıldızlı otel" ismini taktıkları nezarethanede, fiziki işkence uygulanmadığı belirtilirken, sorgulamanın yüksek voltajlı ışığın altında yapıldığı öğrenildi. Eriş 5 saat direndi Vurgun operasyonunun bir numaralı sanıklarından "maestro" lakaplı Mustafa Eriş'in ise gözlatına alındıktan sonra ifade vermemek için 5 saat direndiği ancak daha sonra, kendisine izletilen gizli kamera kayıtları ve dinlenen telefon konuşmalarının dinletilmesi üzerine çözülüp, her şeyi anlattığı belirlendi. Sorgu sırasında polislerin ve Savcı Cengiz Köksal'ın Bayındırlık Bakanı Koray Aydın'ın üzerinde durmadığı, daha çok bakanlıktaki rüşvet ve ihale çarkını çözmeye çalıştığı öğrenildi. Sorgu sırasında ilk önce hakkındaki iddiaları reddeden müteahhitlerin ve bakanlık görevlilerinin daha sonra gizli kamera kayıtlarındaki görüntülerini görünce şaşırdıkları ve bülbül gibi konuştukları öğrenildi. Her geçen gün yeni bir yönü ortaya çıkan Vurgun Operasyonunun teknik dinleme ve belgeleme açısından parmakla gösterilecek ölçüde başarılı bir operasyon olduğu, Mayıs ayında operasyona karar verilmesine rağmen tam 4 ay gizli kamera ve telefon dinleme yöntemiyle, "delillendirme" çalışması yapıldığı ortaya çıktı. Harekete geçme emri Ankara DGM savcısı Cengiz Köksal'ın ihalelerin dağıtıldığı Pırlanta İnşaatın sahibi Mustafa Eriş ile Bayındırlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Sedat Aban'ın gizli kamera ve telefon dinleme yöntemiyle tam 4 aydır takip edildiği, bilgilerin olgunlaşması üzerine, "Vurgun çetesine" karşı harekete geçilmesine karar verildiği söyleniyor. Her geçen gün yeni halkalar ilave edilmesiyle kapsamı genişleyen Vurgun operasyonunda rüşvetin, kimlere ne miktarda komisyon verildiğinin, alınan hediyelerin ve bankalardan alınan teminat mektupları üzerinde yapılan tahrifatların tek tek tesbit edildiği ifade ediliyor. Teminat mektuplarında tahrifat Operasyonda incelemeye alınan firmaların, teminat mektupları üzerinde tahrifat yaptıkları belirlendi. Bankalardan aldıkları örneğin 10 milyarlık teminat mektubunu, bir sıfır ilave ederek, 100 milyar yaptıkları ve bunu renkli fotokopi ile çoğaltarak birkaç ihalede kullandıkları tesbit edildi. Köksal'ın sorgulamaları ve Organize Suçlarla Mücadele şubesindeki sorgularda, ihalede dönen komisyonlar ve rüşvetle Bakan Aydın arasında bir ilişki aranmadığı, bakanlıktaki rüşvet çarkının üzerinde durulduğu öğrenildi. Köksal: Bir isteğiniz var mı Mustafa Bey?
Bayındırlık Bakanlığındaki ihale ve rüşvet çarkının "Maestrosu" olarak bilinen Mustafa Eriş'in evindeki ve işyerindeki tüm dosyaların ele geçirildiği, telefon dinleme ve gizli kamera yöntemiyle sağlanan bilgilerle, rüşvet ve ihale çetesinin tüm bağlantılarının ortaya çıkarıldığı öğrenildi. DGM Savcısı Cengiz Köksal'ın sorgulama sırasında Eriş'e çok yumuşak davrandığı belirtilirken, Eriş'le Köksal arasında şöyle bir konuşmanın geçtiği belirtildi: Köksal -Mustafa Bey, bir isteğiniz var mı?
200 trilyon mal varlığı tesbit edilen Mustafa Eriş'in evinde yapılan aramada ise 2 klasörü bulan tapu kayıtları ele geçirdi.
|
|
|
|
|
|
|