Kabul etmemiz gereken acı bir gerçek var..

Amerika'nın beyin ve akıl depoları da, boşalmış durumda..

11 Eylül sonrasında, hep, Amerika'nın beyin fırtınaları yaratan "düşünce merkezleri"nin var olduğuna inanmıştım..

İnsanlığa, ekonomide ve teknolojide çağ atlatan bu "düşünce merkezleri", benim varsayımıma göre, 11 Eylül terörist saldırılarının ve ötesinin, gerçekçi tahlillerini yapacaklardı..

Tamam.. Dünya Ticaret Merkezi'ne ve Pentagona yönelik terörist saldırılar, kabul edilmesi mümkün olmayan birer yasa-dışı eylemdi..

Ama bu olay, Amerika'ya ve "globalleşme"ye karşı dünyanın çeşitli yörelerindeki tepkiyi de ortaya çıkarttığına göre, ortada yanlış birşeyler vardı..

İşte Amerika'daki düşünce merkezleri aralarında tartışacaklar, öz-eleştiriler yapacaklar ve "neden Amerikan sistemine bu denli bir tepki var" sorusunun cevabını arayacaklardı..

Benim ve benim gibi düşünenlerin varsayımı, buydu..

Oysa gelişmeler öyle olmadı..

Amerika, sadece "Üstün bir kaba kuvvet"in düşüncesizliğini, üstelik bahtsız Afgan halkına karşı sergiledi..

Üstelik bu karşı-eylemde, Pakistan'ın Pervez Müşerref'i veya Türkiye'nin Bülent Ecevit'i gibi, kendi toplumlarının desteği arkalarında bulunmayan isimleri, "Koalisyonun Temel Taşları" olarak dünya kamuoyuna sundu..

Veya, Putin Rusya'sının, insan hakları kimliğinin temizliği unutulup, dünyaya elelelik mesajları verildi.

Ne İsrail, Filistin topraklarından çekildi..

Ne Bin Ladin'i isyana iten, Suudi Arabistan'daki çağ-dışı ve halktan kopuk rejim, tartışmaya açıldı..

Ve Amerika'nın Afganistan'a dönük saldırısı da, bir tele-vole programının reytingi gibi, Amerikan kamuoyunun nabız yoklamalarındaki desteğine dayalı olarak sürdürüldü..

Belli ki, Başkan Bush'un entellektüel derinliği yok.. Bir Teksaslı'nın dünyaya bakışını, "Haçlı Seferi" kavramı ile ifade eden bir sığlıkta bu beyinsel birikim..

Ama ne oldu Amerika'nın "Brain Trust"larına?.

Her yıl sayısız kitap üreten, Georgetown'un, Princeton'un, Harvard'ın bilginlerine ne oldu?

11 Eylül'deki terörist saldırının arkasındaki "global örgüt", sadece Orta Doğu'lu birkaç veya birkaçyüz kanun-kaçağına mı dayanıyordu?.

Ya da sorun, Afganistan'ın birbirleri ile öteden-beri dövüşen savaş-ağalarının, Kabil'i veya Kandahar'ı ele geçirmesi meselesi miydi?

Kimse, Kuzey İrlanda'nın IRA'sinin, Ispanya'nın ETA'sının, Kolombiya'nın "Medelin Karteli"nin veya diğerlerinin, hem Müslüman olmadığını, hem de evrensel yasadışılığın köşebaşlarını oluşturduğunu, vurgulamayacak mıydı?

Veya "Globalleşme"nin, sadece gelişmiş ülke halklarına yaradığı ve geri kalan dünyada, yoksulların daha da yoksullaştığı, tartışılmayacak mıydı?

11 Eylül saldırısı, Türkiye'de her alanda başarısız olmuş Ecevit'li "3'lü Koalisyon"un, halka rağmen, koltuğuna destek verilmesi operasyonunun bir işareti miydi?

"Amerika'nın Zekası"nın da düşük olduğunu görmek, beni hayal kırıklığına uğrattı açıkçası...

ŞAKA

Adam olacak çocuk!.

Çocuğa öğretmeni sormuş..

- Beş kilo un, 2 kilo pirinç, 2 litre zeytinyağı, 3 tane ekmek aldın.. Bakkala kaç lira ödersin?.

Çocuk gülmüş.. Cevap vermiş..

- Hiç para ödemem.. Bakkal, bizim evin borç hesabına yazar..

Öğretmen de gülmüş..

- Oğlum, sen bu kafayla, sonunda esenliğe çıkarsın.. Seni bu toplum başbakan yapar, demiş..

ÇARESİZLİK

Böyle bir "iktidar" kader midir?

Dünyadaki herhangi bir gelişmiş toplum, Bülent Ecevit'in Başbakan, Mesut Yılmaz'ın Başbakan Yardımcısı olduğu bir "Koalisyon"un, bu ülkenin yarınına çözüm getireceğine inanır mı?

- Ekonomi mi?

- Temiz toplum mu?

- Hukukun üstünlüğü mü?

- Dış Politika mı?

Bu kadronun geçmişte hangi alandaki hangi başarısını örnek gösterip, "Bunlar, aynı başarıyı gelecekte de tekrarlayabilirler" diyebilirsiniz?

Teslim aldıkları Türkiye'yi, daha kötü bir noktaya getirmediler mi?

İnsanlar da, devlet de, daha yoksul ve daha borçlu değil mi?

Arkalarında halkın, toplumun desteği var mı?

İstediğiniz araştırma kurumuna, istediğiniz anketi yaptırın..

Sorun..

- Bunlara toplum güveniyor mu, diye..

"Amerikan Zekası"na güvenimiz sıfır..

Bunlar, "Türkiye Sorunu"nu çözdüler de, şimdi Afganistan'a mı çözüm üretecekler?

MEHMET BARLAS

Künye

Temsilcilikler

ReklamTarifesi

AboneFormu

MesajFormu