YeniSafak.com “ Türkiye'nin birikimi... ” Ekonomi

 
Ana Sayfa...
Gündem'den...
Politika'dan...
Ekonomiden...
Dünya'dan...
Kültür'den...
Yazarlar'dan
Spor'dan

  Arşivden Arama

 


İnsansız ekonomi

Hak-İş Genel Başkanı Salim Uslu, hükümetin, piyasaları öldürerek, halkın alım gücünü düşürerek, ülkede insansız bir ekonomi oluşturduğunu söyledi.

Hak-İş Genel Başkanı Salim Uslu, piyasalardaki tüketim talebini daraltarak halkın alım gücünü düşüren, alışverişleri bıçak gibi kesen hükümetin, ülkeyi yüksek enflasyon ortamından stagflasyona sokarak insansız bir ekonomi oluşturduğunu söyledi.

Yeni Şafak'ı ziyaret eden Hak-İş Başkanı Uslu, hükümetin politikasının sadece parasal göstergeleri, istatistikleri düzeltmeye yönelik olduğunu belirterek, "İstatistiklerdeki oynamalar halka başarı gibi gösterilmeye çalışılıyor. İşsizlik sigortası 2002 Mart ayına kadar yürürlüğe girmeyecek. Son altı ay içerisinde İş ve işçi Bulma Kurumu'na müracaat edenlerin sayısı yüzde 100 arttı. Başta tekstil olmak üzere birçok fabrika kapanmayı tercih ediyor. Gerçekte sokaktaki insan mutsuz, umutsuz, gelecek kaygısı içinde" dedi.

İşveren Meclis'e, işçi savcıya

Hükümetin geçtiğimiz hafta işveren kesimiyle yaptığı zirveye de değinen Uslu, toplantının yapıldığı gün kendilerinin 1 Aralık 2000 tarihinde yaptıkları bir günlük iş bırakma eylemi nedeniyle savcı karşısına çıktıklarını belirtti. İnsanca yaşayacak ücret, işsizliğe çözüm, gelir adaletsizliğinin son bulması, sosyal adaletin sağlanması gibi talepler için yapılan 1 Aralık eylemi nedeniyle haklarında soruşturma başlatıldığını hatırlatan Uslu, işveren kesimine gösterilen duyarlılığın işçi kesiminden esirgenmesini eleştirdi.

Uygulanan politikanın halkı daha çok fakirleştirdiğini anlatan Hak-İş Başkanı Salim Uslu, halka ödetilen faturaların daha da ağırlaşacağı, yolsuzluğun daha da artacağı kaygısını taşıdıklarını söyledi. Uygulanan ekonomiyi "yolsuzluk ekonomisi" olarak nitelendiren Uslu, ülkedeki esas tehlikenin gelir adaletsizliği ve işsizlik sorunu olduğunu kaydederek, bu sürecin Türkiye'yi rejim tartışmalarına götüreceğini savundu.

Şu an yaşanan krizlerin, 2001 de yaşanacak krizlerin proforma faturası niteliğinde olduğunu savunan Uslu, "Esas ağır fatura, daha sonra geliyor. Yani Nisan ayından itibaren borç servis yükündeki ödeme yoğunluğu artınca, üretimdeki daralma, sistemdeki daralma devam ettikçe, muhtemeldir ki devlet toplaması gereken vergileri de toplayamayacak. Nisan ayından sonra Türkiye'yi çok daha ağır şartlar bekliyor" diye konuştu.

Tepkileri birleştirelim.

Hükümetin tahsilat sorunundan, kaçaklardan, kayıplardan ve hortumlamalardan 45-50 milyar dolarlık kaybı olduğunu belirten Uslu, "Bunlara sahip olsalar, Türkiye'deki bütün bu kaynaklardan, yatırım üretimi teşvik etmek, istihdamı sağlamak mümkün" dedi.

Siyasi iktidarın tutumuna tepkisiz kalmayacaklarını dile getiren Salim Uslu, halinden hoşnut olmayanlara, üyesi oldukları meslek kuruluşları, dernekler, vakıflar ve sendikalar yoluyla toplumsal tepkiyi örgütlemeleri çağrısında bulundu.

İşveren kriz fırsatçısı

Krizin gerçek olduğunu ama bu krizden işveren ile işçinin beklentisinin farklı olduğunu anlatan Uslu, işverenleri istikrar programının delinmesi pahasına hükümetten tavizler koparmaya çalışmakla suçladı. Özellikle büyük sermaye sahiplerinin krizi, bir rant aracı olarak düşündüğünü öne süren Uslu, şunları söyledi: "İşveren nasıl daha fazla kriz fırsatçılığı yapacağının, yeni imkanlar ve imtiyazlar elde edebilmenin derdinde. İşçi kesimi ise insanca yaşayabileceği ücreti alabilmenin, iş güvencesi alabilmenin peşinde. Ama ne yazık ki siyasal iktidar işveren kesimini tatmin etmeye çalışıyor. IMF'yi tatmin etmeye çalışıyor. Çünkü kendisinin meşruiyet kaynağı halk değil."




Kağıda basmak için tıklayın.

Sevgililer Günü esnafı güldürdü
14 Şubat Sevgililer Günü'nde sevdiklerine hediye almak isteyen vatandaşlar, ekonomik durgunluğu sona erdirdi.
Bu gemi 6 ayda batar
Sanayici ve esnafın borçlarını ödeyemez duruma düştüğünü belirten KTO Yönetim Kurulu Başkanı Üzülmez, tarihin en büyük krizini yaşadıklarını söyledi
Faizsiz sisteme zarar gelmesin
Yaklaşık 3 milyar doları reel ekonomiye getiren faizsiz sistem hakkında uyarıda bulunan, MÜSİAD, atılacak adımlara dikkat edilmesini istedi.
Önal: Fak-Fuk-Fon kaldırılmıyor
Hükümetin IMF'ye verdiği ek niyet mektubunda çıkartmayı öngördüğü "Bazı Fonların Tasfiyesi Hakkında Kanun Tasarısı" TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda kabul edildi. Devlet Bakanı Recep Önal, aralarında Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşfik Fonu'nda bulunduğu 7 fonun ise devam edeceğini bildirdi. Bakan Önal, tasfiye edilecek 16 fondandan 15'inin bütçe içi, 1'inin de bütçe dışı olduğunu kaydederek, kaldırılacak bütçe dışı fonun Mera Fonu olduğunu belirtti. Tasfiye edilecek bütçe içi fonlar da şunlar: "Toplu Konut Fonu, Serbest Bölgeleri Tesis ve Geliştirme Fonu, İhracatı Geliştirme Fonu, Sivil Savunma Fonu, Gelir İdaresini Geliştirme Fonu, Çıraklık ve Mesleki Eğitim Fonu, Afetler Fonu, Küçük ve Orta Ölçekli Sanayii Geliştirme Destekleme Fonu, Elektrik Enerjisi Fonu, Özel Çevre Koruma Fonu, Akaryakıt Fiyat İstikrar Fonu, Üniversiteler Araştırma Fonu, Yatırımları Teşvik Fonu, Kaynak Kullanımını Destekleme Fonu, Organize Sanayi Bölgelerini Geliştirme Fonu"

 


Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor | Bilişim
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV


Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED
Bu sitenin tasarım ve inşası, İNTERNET yayını ve tanıtımı, TALLANDTHIN Web tarafından yapılmaktadır. İçerik ve güncelleme Yeni Şafak Gazetesi İnternet Servisi tarafından gerçekleştirilmektir. Lütfen siteyle ilgili problemleri webmaster@tallandthin.com adresine bildiriniz...