T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

E K O N O M İ
Hayat standardında
geri adım atılıyor

AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da rahatsızlığını dile getirdiği ve piyasalarda tepkiye yolaçan Hayat Standardı uygulaması'nın Meclis Genel Kurulu'ndan geri çekilmesi gündeme geldi.

Esnaf ve iş dünyasının büyük tepkisine neden olan ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da, "Seçim öncesi vatandaşlara verdiğimiz sözleri tutmak zorundayız. Bu, o sözlerin içinde yoktu" diyerek, rahatsızlığını dile getirdiği hayat standardı uygulamasının geri çekilmesi gündeme geldi. Mali Miladı kaldıran yasa tasarısının bugün Meclis Genel Kurulu'na hayat standardı olmadan gelmesi bekleniyor.

Meclis Plan Bütçe Komisyonu çalışmaları sırasında, vergi yasalarında değişiklik öngören tasarıya yerleştirilen ve tepkilere neden olan hayat standardı uygulaması, Bakanlar Kurulu'nda da gündeme geldi. Tasarının gelen yoğun tepkiler nedeniyle bugün Genel Kurul'nda geri çekilebileceği belirtiliyor. Bu arada esnaf kesiminin temsilcileri, tasarı yasalaşırsa, kepenk kapatan esnaf sayısında patlama olacağı ve hükümetin bunun sonuçlarına katlanması gerektiğini savunuyor.

Önceki gün yapılan Plan-Bütçe Komisyonu toplantısında, son dakika verilen önergeyle vergi tasarısının içine konulan "hayat standardı" uygulaması rahatsızlık yarattı.

Komisyon toplantısı sırasında, AKP'li milletvekili Osman Sali tarafından da sert şekilde eleştirilen ve geri çekilmesi istenen tasarı, partinin grup yönetiminde de "sürpriz" olarak nitelendi.

AKP Grup Başkanvekili Faruk Çelik, "Açık söylüyorum, bizim için de sürpriz oldu. Biz, tasarının hükümetten gelen haline sadece Özel İşlem Vergisi kalemlerini azaltan önergeyi eklemiştik. Büyük ihtimalle tasarı yarın Genel Kurul'a hayat standartsız gelecek" diye konuştu.

Bu arada konuyla ilgili bilgi veren bir bakan da, "Yasamanın ve yürütmenin görevleri ayrı. Yürütme böyle bir irade koymamıştı. Yasamanın iradesidir. Bakanlar Kurulu'nda teferruatına girilmeden gündeme geldi" dedi.

Meclis kulislerinde, AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da, "Seçim öncesi vatandaşlara verdiğimiz sözleri tutmak zorundayız. Bu, o sözlerin içinde yoktu" diyerek, rahatsızlığını ilettiği konuşuluyor.

ATO: Bu vergi anayasaya aykırı

Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün, hayat standardı uygulamasının, Anayasa'ya ve adaletin özüne aykırı olduğunu savunurken, "kazanmadığı verginin parasını ödeyen vatandaşların bulunduğu tek ülke, Türkiye'dir. Kaldı ki orta direk diye hitap edilen kitapçı, kırtasiyeci, lokantacı, kuruyemişçi, tamirci, nakliyeci, berber, bırakın "Hayat Standardı Vergisi"ni ödemeyi, ortalama bir hayat standardını bile yakalayamamaktadır. Anlaşılıyor ki IMF yine devrededir. Hükümetimiz IMF dayatmalarına kolaylıkla (evet) dememelidir."

ASO: Geçmişe dönük uygulama yanlış

Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Zafer Çağlayan, "Hayat Standardı'nın bir gece operasyonuyla uygulamaya konulmasının, doğru bir davranış olmadığını" söyledi. Çağlayan, söz konusu uygulamanın geçmişe dönük yapılmasından dolayı hukuki yönden de problem yarabileceğini belirtirken, "bence Anayasa Mahkemesi'nden geri döner" dedi. ASO Başkanı, "Bu tür parça parça, bölük pörçük işler yapmak yerine, komple bir vergi düzenlemesi yapmak lazım" diye konuştu.

TESK: Esnaf zor duruma düşer

Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Derviş Günday, "Hayat Standardı Uygulaması"nın yeniden yürürlüğe konulmasının seçim öncesi esnafa verilen sözlere aykırı olduğunu söyledi. Kazanamayandan da vergi alınması sonucunu doğuracak böylesi adaletsiz bir uygulamanın sıkıntı içindeki esnafı daha da sıkıntıya sokacağını bildiren Günday, ayrıca yakın bir zamanda "kepenk indiren" esnaf sayısında büyük patlamalar olacağını savundu.

MÜSİAD: Hayat Standardı adil değil

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Başkanı Ali Bayramoğlu, Hayat Standardı Vergisi'nin insanlardan zorunlu olarak alınan bir vergi olduğunu belirterek, "Hayat Standardı, normalde temeli adalete dayanmış bir vergi modeli değildir" dedi. Bayramoğlu başkanlığındaki MÜSİAD heyeti dün Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu'nu ziyaret etti. Heyetin TOBB Başkanı ile, MÜSİAD'ın hazırlamış olduğu Acil Eylem Paketi ve Türkiye'nin 2003 Yılı Ekonomik Plan ve Programlara ilişkin görüş alışverişinde bulunduğu ifade edildi.

Bayramoğlu, bir gazetecinin, "Hayat Standardı uygulamasına dönülüyor, bu konuya sizin yaklaşımınız nedir?" şeklindeki sorusuna, "Türk ekonomisinin son birkaç yıldır durağanlığı çerçevesinde zaten hayatiyetini devam ettirmekte zorlanan, toplanacak standart vergileri bile ödeme zorluğu içinde olacak olan kesime yönelik bunun gündeme getirilmesini çok sağlıklı bulmuyoruz" diye konuştu.

Esnaf standart istemiyor

Durali Gültekin (marketci)
'Esnaf bu vergiyle ezilir'

Vallahi hiç yadırgamadık. Türkiye'de yaşıyoruz; böyle şeyleri çok gördük. Seçimden önce başka seçimden sonra başka. Esnaf zaten sıkıntıda; üzerinde bir yığın yük var. 2 yıldır hep zarardayız. Vergileri azaltıp üzerimizdeki yükü hafifletecekleri yerde eski uygulamaları yeniden gündeme getiriyorlar. Hayat Standardı esnafı ezer; anlamıyorlar mı?!

Süleyman Üstün (Nalbur)
'Millet kaçak çalışır'

Hayat Standardı uygulanırsa, millet vergi ödemez. Eski sistem güzeldi. İnsanlar korkmuyordu; ne kazandıysam karşılığını öderim, diyordu. KDV'den de iyi gelir oluyordu. Şimdi KDV gelirleri düşecek. Hani vergiyi hafifleteceklerdi? Eskisi gibi yükü milletin sırtına yükleyecekler. Düzenlemeyi iyice incelemek lazım. Belki kolaylıklar vardır. Bir de zırtpırt değişmesi esnafı sıkıntıya sokuyor.

Mustafa Akkaya (Kuruyemişci)
'Vergi adaletli olmalı'

Bu sisteme göre varoşdaki berberde, lüks semtteki bir berber de aynı vergiyi ödüyor. Halbuki az kazanan esnaftan az, çok kazanandan da çok vergi alınmalı. Vergi sistemi adaletli olmalı. Hayat Standardı uygulamasına karşıyız. Esnaf, verginin hafifletilmesini beklerken irkildi. AK Parti'den böyle uygulamaya şaşırdık; ama onlara biraz daha süre tanınmasından yanayım.

 
Erdoğan: Hükümet nemaları ödeyecek
Ekonomi yönetiminin üç aylık geçici bütçe çalışmaları devam ederken, memura yapılacak yılbaşı zammı için hükümete sunulmak üzere 4 alternatif üzerinde duruluyor.
Şener: Düşük maaşlı memura yüksek zam Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, "Düşük gelir grubunda olanların maaş artışı daha yüksek, üst gelir grubunda olanların maaş artışı daha düşük olacak" dedi.
Açlık sınırı 387 milyon lira
Zorunlu gıda harcamalarının yüzde 4 oranında arttığı kasım ayında açlık sınırı 387 milyon liraya yükseldi.
İşçi emeklileri 2,7'lik zamma karşı
Koç, Opet'e yüzde 50 ortak oldu
2002 bütçesi de hedeften şaştı
Emeklilik sistemi için komisyon
Türkiye'deki emeklilik sisteminin nasıl çözüleceğine ilişkin konunun kurul toplantısında gündeme gelip gelmediği sorusuna ise Şener, şu karşılığı verdi: "Türkiye'de en fazla tartışılan konulardan biri budur. Bu konu bütçe ile birlikte değerlendirilecektir. Bağ-Kur ve işçi emeklilerinin durumu kamuoyunda tartışılmaktadır. Emeklilik sistemi ile ilgili bir çalışma yapılması gerektiği ifade edildi. Benim başkanlığımda Devlet Bakanı Ali Babacan, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu'dan oluşan bir komisyon kuruldu. Bu komisyon konuyla ilgili çalışmalar yapacaktır."
Türkiye yüksek enflasyondan çıkacak
Bakan Şener, enflasyon hedefinin mutlaka tutturulacağını belirterek, "Türkiye yüksek enflasyondan kurtarılacaktır" dedi. Memur ve memur emeklilerinin maaşlarında 2003 yılında yapılacak artış oranı konusunda bir gazetecinin, "Ayrıntılardan niçin şimdi söz etmiyorsunuz?" sorusu üzerine Şener, şunları kaydetti: "Ayrıntılı çalışmalar yaptık. Muhtemel artışlar gözden geçirildi. Farklı alternatif kompozisyonların ne anlama geldiği tartışıldı. Tartışmalardan sonra düşük ücretli memurlarımızın ve memur emeklilerimizin korunmasına yönelik bir belirleme yapılmıştır. Ayrıntılar kısa bir zaman sonra açıklanacak."
IMF'den Türkiye'ye Irak için kredi imkanı
Irak'a olası müdahale halinde, Türkiye'nin ödemeler dengesinin bozulması ihtimaline karşı, IMF'den Ek Rezerv Kolaylığı (SRF) kredisi alabilme imkanı bulunuyor. IMF yetkilileri, böyle bir durumda, Türkiye'nin bu imkandan faydalanabileceğini ifade ediyorlar. SRF, IMF'nin önemli kredi kaynaklarından birisi olarak büyük sıklıkla kullanılmıyor. Ancak IMF üyesi bir ülkenin, olağanüstü bir durum çerçevesinde, ödemeler dengesinin bozulması ve bunun ardından uluslararası rezervlerin ciddi biçimde düşmeye başlayarak sermaye çıkışıyla oluşan piyasa güvensizliğinin yarattığı bir duruma düşmesi halinde, üye ülkeye, normal kredi limitlerinin üstünde kredi yardımı yapılabiliyor. Türkiye, 2000 yılında IMF'den 2 milyar 255 milyon dolar, 2001 yılında da 5 milyar 264 milyon dolar Ek Rezerv Kolaylığı kredisi çekmişti.
19 Aralık 2002
Perşembe
 
Künye
Temsilcilikler
Reklam Tarifesi
Abone Formu
Mesaj Formu
Ana Sayfa | Gündem | Politika| Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon| Hayat| Arşiv
Bilişim
| Dizi | Röportaj | Karikatür

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED