T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

G Ü N D E M
ABD rüyası sona eriyor

11 Eylül saldırılarının Ladin'in şahsında üzerlerine fatura edildiği yabancılar için, Amerika Birleşik Devletleri 'rüyalar ülkesi' olmaktan çıkıyor.

Televizyonları karşısında dona kalmış milyonlarca kişi tarafından canlı olarak izlenen ABD'nin güç ve iktidar sembolü İkiz Kuleler'i yok eden saldırı 'rüyalar ülkesi Amerika' efsanesinin de sonunu getirdi. Usame Bin Ladin'in şahsında potansiyel suçlu gözüyle bakılan yabancılar için Amerika'da hayat, giderek katlanılmaz hale geliyor.

Amerika'daki yabancı kökenli vatandaşlar, adeta bir suçlu gibi, adım adım takip edilirken, bu ülkede okuyan ve çalışan, aralarında pek çok Türkün de bulunduğu göçmenler diken üstünde. Tatil için yurda gelen Türkler dönüş vizesi alamıyor. Seyahat acentaları ve yurt dışı eğitim kurumları, Amerika'ya eskisi gibi turist ve öğrenci gönderemiyor.

"ABD Rüyası İkizler'in Altında mı Kaldı?"

11 Eylül sonrası Amerika'daki yabancıların durumunu, özellikle de Türklerin karşı karşıya olduğu sorunları "Amerikan Rüyası, İkizler'in Altında mı Kaldı?" başlığı ile kapak konusu yapan "Turk of America" adlı dergiye göre, ABD'ye giriş yapacak herkesin, Göçmen Bürosu tarafından araştırılmaya hazırlıklı olması gerekiyor. Ayrıca Yeşil Kart ya da geçerli vizelere sahip olanlar da ülkelerine geri yollanıyor.

Türkiye, ABD'ye en çok öğrenci gönderen 10'uncu ülke. Dolayısıyla Türk öğrenciler de sıkıntıda. Türkiye'ye tatil için gelen öğrenciler, dönüşte büyük sorunlar yaşıyor, çoğu dönemiyor. Dil okuluna giden öğrenciler, vizeleri olmasına rağmen, ülkeye kabul edilmiyor. En önemlisi de 11 Eylül saldırılarının, okullara kayıt yaptırıp da derslere devam etmeyen öğrenciler tarafından yapıldığı sanıldığından, okula devam etmeyen öğrencilerin, okullarıyla ilişiği kesildi. Yabancı öğrencilere burs imkanları da neredeyse ortadan kaldırıldı. Artık her yerde "Amerika Amerikalılarındır" felsefesi hakim...

Müslümanların parmak izi alınıyor

ABD Göç ve Vatandaşlık İdaresi'nin aldığı kararla, önceki gün başlayan uygulamaya göre, İran, Irak, Libya, Sudan ve Suriye'den ABD'ye gelen herkes parmak izi verecek, fotoğrafı çekilecek, gerekirse sorguya alınacak, fotoğrafı ve parmak izi, suçlularla ilgili veri tabanlarındaki kayıtlarla karşılaştırılacak. 5 ülkenin yanısıra, Suudi Arabistan, Afganistan, Yemen, Mısır, Somali, Pakistan, Endonezya, Malezya, Küba ve Kuzey Kore'yi sık ziyaret eden kişiler de ABD'yi ziyaretleri için özel kontrolden geçirilecek. ABD'de yaşayan Araplar ve Müslümanlar yeni politikaya ırk ve din ayrımcılığı yaptığı gerekçesiyle sert tepki gösterirken, Malezya Başbakanı Mahathir Muhammed de tepkisini yeni politikanın "Müslüman karşıtı bir histeri" olduğunu söyleyerek gösterdi. Yeni uygulama çerçevesinde bir yıl içinde yaklaşık 100 ila 200 bin kişinin kayıtlara geçirileceği belirtiliyor.

  • İSTİHBARAT SERVİSİ

  •  
    Küskünler katılmadı
    Seçimi erteletmeye çalışan küskünler, Genel Kurul'da 'taraflı bir tutum' izlemekle itham ettikleri Meclis Başkanı Ömer İzgi'nin önceki akşam verdiği resepsiyona katılmadılar.
    Okul mahkemeye taşındı
    Başörtüsü yasağını protesto eden öğrenciler ile özlük haklarının iyileştirilmesi için eylem yapan öğretmenler, aynı duruşma salonunda farklı davalardan yargılandılar.
    İHL'lilere avukatlardan destek Başörtüsü yasağı yüzünden okullarına alınmayan Kadıköy Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencilerine, Mazlum-Der İstanbul Şubesi avukatları destek verdi.
    Karamehmet'i Özal kurtardı
    1982 yılında Caterpiller firmasının Türkiye'ye gümrüksüz mal soktuğu iddiasıyla İsviçre'ye giden Çukurova Grubu'nun sahibi Mehmet Emin Karamehmet'in, dönemin Başbakan Yardımcısı Turgut Özal'ın girişimleriyle Türkiye'ye döndüğü ortaya çıktı.
    Yılmaz'dan ezan uyarısı
    Diyanet İşleri Başkanı Yılmaz, ezan konusunu değerlendirirken, "Ezan sıradan bir çağrı değildir. Görüşlerimiz bağlayıcıdır; buna itibar edilmeli" dedi.
    'Miraç barış olsun'
    Genelkurmay: Adımıza iş takibi yapanlara dikkat!
    Genelkrumay Başkanlığı, vatandaşların Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) adını kullanarak iş takibi yapan kişilere itibar etmemelerini ve bu kişileri en yakın güvenlik kuruluşlarına bildirmelerini istedi. Genelkurmay Başkanlığı Genel Sekreterliği'nden yapılan yazılı açıklamada, Türk Silahlı Kuvvetleri mensubu, emeklisi veya TSK mensubu yakını olduğunu beyan eden bazı kişilerin iş takibi yaptıkları, sosyal, ekonomik ve siyası alanlardaki kişi ve kurumları etkilemeye çalıştıkları ifade edilerek böyle kişilere itibar edilmemesi gerektiği kaydedildi. Açıklamada, TSK'nın Anayasa ve yasaların kendisine verdiği yetki ve sorumluluk çerçevesinde vazifesini yaptığı belirtildi.
    3 Ekim 2002
    Perşembe
     
    Künye
    Temsilcilikler
    ReklamTarifesi
    AboneFormu
    MesajFormu
    Ana Sayfa | Gündem | Politika| Ekonomi | Dünya
    Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon| Hayat| Arşiv
    Bilişim
    | Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür

    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
    © ALL RIGHTS RESERVED