|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Burası Türkiye.. Burada, asla kalabalıklardan ve özellikle "Devlet"den bir adım önde olmayacaksın.. Konserinde Kürtçe şarkı veya türkü mü söylemek istiyorsun.. Önce, Devlet'in böyle bir dilin varlığını kabul etmesini bekleyeceksin.. Nazım Hikmet'in şiirlerini mi seviyorsun.. Bu şiirleri yüksek sesle okumak için, Nazım Hikmet'in resmîleşmesini bekleyeceksin.. Burası Türkiye.. Burada "Ne taşkın ol asıl - Ne şaşkın ol basıl" ilkesi geçerlidir.. Burada hızlı gitmeye teşebbüs edeni, "Ağır ol molla" diye uyarırlar.. Neşelenip, kahkaha atanları "Ne diye öyle karı gibi gülüyorsun" diye azarlar büyükleri.. Başkalarının veya dünya konjonktürünün zorla aldırdığı kararlar, burada kutsallaşır.. Hatırlayın.. 1929 Dünya Ekonomik Krizi ertesinde, Türkiye de, diğer ülkeler gibi kambiyo mevzuatını katılaştırdı.. "Türk Parasını Koruma Kanunu" getirildi.. Aradan geçen yıllar boyunca, tüm dünya mevzuatını yeniledi.. Dünya ticareti serbestleştirildi.. Ama 1980'lerde Turgut Özal gelinceye kadar, Türkiye'de üzerinde 1 dolar bulundurmak, hapis cezası içeren bir suçtu.. Ve insanlar, diğer insanları "Döviz Kaçakçısı" diye suçlardı.. Burada bekleyeceksin.. Bahtsız Ahmet Kaya.. Sezen Aksu gibi, "AB ile Uyum Yasaları"nı bekleseydi, ülkesi dışında yüreğinin enfraktına kurban olmazdı.. Burada en tehlikeli şey, "Tek Başına" olmaktır.. Gelişmiş dünyanın 16'ncı ve 17'inci yüzyılda enine boyuna tartıştığı konuları, sen 21'inci yüzyılda seslendirmek istediğin zaman, bir anda izole edilirsin burada.. Nüfus gençtir.. Yazılanlara, konuşulanlara bakarsan, burada hem bireyler, hem toplum hep "Değişim"i bekler.. Ama "Değişik" olan, "Yeni" olan herşey ürkütür burada.. Hatırlayın bizim otomobil tamircilerini.. Kaç yıllarca, "Aman otomatik vitesli otomobil almayın.. Hemen bozulur, tamir edilmez" demediler mi müşterilerine? Baksanıza hala Hükûmet'in ortağı olan MHP'lilerin söylemine.. Bütün Avrupa'yı ve Doğu ile Batı'yı birleştiren "Avrupa Birliği"ni, bunlar hala "Bölücü Tehdit" diye sunmuyorlar mı? Burası Türkiye.. Burada aynı atalar, hem "Sakla samanı, gelir zamanı" derler, hem "Yemeyenin malını yerler" diye söylem seslendirirler.. Burada, ne onu, ne bunu yapacaksın.. Rüzgardaki yaprak gibi, kalabalıkların ve Devlet'in nefesine bırakacaksın kendini.. Burada "Ermeni Plakisi" yenilir, "Kürt Kilimi" serilir.. Ama Kürtçe veya Ermenice şarkı söylenilmez.. Burada "Acele giden ecele gider.." Burada damlaya damlaya göl olması beklenir ve bir yağmurda mega-kentler göl olur..
ŞAKA
Baraj sorunu!.
Türkiye'de "Baraj Sorunu" olmayan belki de tek parti olan AK Parti lideri Tayyip Erdoğan'ın "Yeni Şafak" yazarlarıyla sohbeti ilgi çekiciydi.. Herhalde "Baraj Sorunu" olmadığı için, bu sohbette GAP Projesi'ndeki yeni barajların yapımı da gündeme gelmedi.. 4 Kasım'dan sonra, "Enerji Meselesi" Mavi ve Beyaz Akım soruşturmaları ile, AK Parti gündemine girebilir..
KARTELİN AYAĞI KIRILDI
Dağıtımda nihayet rekabet dönemi..
Siyasetteki değişimin medyaya yansıması kaçınılmazdı.. Nitekim yansıyor da.. Öncelikle, "Kartel"in ya da "Tekel"in, en azından "Dağıtım"da sona erdiği açık ve seçik görülüyor.. Ve anlaşılıyor ki, "Sabah"tan kopmalar ve "Vatan" gazetesinin doğuşu, "Dağıtım" meselesinden kaynaklandı.. Dinç Bilgin - Turgay Ciner ortaklığı, Doğan Grubu'nun dağıtım örgütünün her dediğini kabul etmeyince, ortaya "Vatan" çıkartıldı.. Şimdi Akşam, Zaman, Sabah ve Cumhuriyet, kendi örgütlenmeleri içinde dağıtılıyor.. Bir de kendi dağıtımını yapan Star var.. Demek ki, dağıtımda rekabetsiz ortam sona eriyor.. Ancak her yeni oluşum gibi, bu dönem de kavgalar ve suçlamalarla açılacaktır.. Örneğin Sabah'ın BDDK'ya borçları, TMSF'na bağlantıları falan Doğan Grubu gazetelerine haber olabilir.. Bu arada Aydın Doğan'ın da daha önce ortak olduğu Cumhuriyet'e Turgay Ciner'in de para yatırması, "Haber" niteliği kazanır..
|
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv Bilişim | Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür |
© ALL RIGHTS RESERVED |