İsrail ordusu, Batı Şeria'daki Ramallah kentini dün tamamen işgal etti. Batı Şeria'nın siyasi merkezi Ramallah kentinin işgali, Filistin intifadasının başladığından beri yapılan en büyük saldırı oldu. İsrail tanklarının giriştiği saldırıda Gazze Şeridi'nde 25, Batı Ramallah'ta 5 Filistinli öldürüldü. İsrail ordusu Cebaliye kampı ve Ramallah'ta önceki gün de 21 Filistinliyi öldürmüş, 50 Filistinliyi de yaralamıştı. İsrail helikopterlerinin Gazze'nin güneyine yönelik dünkü füze saldırısında ise 4 Filistinli öldü. Filistin kaynakları, helikopterlerin Filistin lideri Yaser Arafat'ın muhafız birliği 17. Kuvvet'in çok yakınındaki bir dökümhaneyi hedef alarak açtığı ateşte 4 kişinin öldüğünü belirttiler. 4 Filistinli'nin cesetleri yanmış halde bulundu.

15-45 yaş arası erkekler tutuklanıyor

İsrail ordusunun, "İntifada"nın Eylül 2000'de başlamasından bu yana düzenlediği bu en geniş saldırıda, Ramallah'a 150 tank ve zırhlı araç sevkedildi. İsrail askerleri, Arafat'ın bürolarının bulunduğu Ramallah'ın merkez kesimi hariç, bütün kenti işgal etti. Tanklar Arafat'ı ikametgahına ateş açtı. Tanklardan dördü, Arafat'ın karargahına 100 metre mesafeye konuşlandı. İsrail işgaline karşı Filistinliler direnişe geçti.

Görgü tanıklarına göre, tankların 8 bin mültecinin barındığı Ramallah'taki kamplara saldırıya geçmesinin ardından İsrail ordusu, 15-45 yaşları arasındaki bütün erkeklerin El Amari meydanında toplanmasını istedi. Tanıklar, çağrıya meydan okuyan kadın ve çocukların sokaklara çıkarken, erkeklerin kampta kaldığını belirtti. İsrail ordusu, el-Amhari'den sonra el-Kadora mülteci kampına da saldırdı. Gazze Şeridi'ndeki Vadi el-Salka kentini işgal eden İsrail güçleri, yaşları 16 ile 60 arasında değişen tüm erkeklerin teslim olmasını istedi. İşgal edilen bölgelerde 15 ile 45 yaş arası bütün erkekler tutuklanıyor. İsrail ordu sözcüsü, saldırılara hava birlikleri ile piyadalerin katıldığını açıkladı.

Direniş çağrısı

Ramallah işgali, 3 aydır Ramallah'ta kuşatma altında tutulan Arafat'ın Filistin topraklarında dolaşmasına izin verilmesinden hemen sonra başladı. Filistin Yönetimi, Ramallah'taki mülteci kampındaki Filistinlilere direnmeleri çağrısında bulundu. Yönetim, Filistin mülteci kamplarına iki haftadır saldırılar düzenleyen İsrail'e karşı ilk kez direniş çağrısında bulundu. Filistin yönetimi El Amari kampındaki erkeklere, savaşmaları çağrısında bulundu. Televizyonlarda da mülteci kamplarından çıkarak meydanlarda toplanan erkeklerin gözleri ve elleri bağlı görüntüleri yer almıştı.

IHA kamerasına 7 kurşun

İsrail tanklarının, El Amari mülteci kampına yapılan saldırıyı izleyen gazetecilerin bulunduğu bir otele 15 dakika süreyle ateş açtığı bildirildi. Yaylım ateşinde ölen ya da yaralanan olmadı. İHA ve Filistinli ortağı Ramattan Stüdyoları'na ait Ramallah bürosunda CNN'e yapılan canlı yayın sırasında İsrail askerlerinin açtığı ateş sonucu İHA kamerası kullanılamaz hale geldi. İsrailli keskin nişancı askerlerin tüfeklerinden çıkan 7 kurşunun isabet ettiği kamerayı kullananan kameraman İbrahim el Hüsri, yara almadan kurtuldu.

Filistin, uluslararası gözlemci istedi

Filistinli yönetici Nebil Ebu Rudeyna, "Güvenlik Konseyi'nden buraya derhal gözlemciler yollamasını istiyoruz. Ramallah'ın işgali ve Cebaliya'de yapılan katliam, Şaron'un bütün fırsatları ortadan kaldırmaktaki kararlılığını gözler önüne seriyor" dedi. Geçtiğimiz hafta El Halil'de İsrail askerleri tarafından vurulan 15 yaşındaki Filistinli genç kız da hayatını kaybetti.

ABD, İsrail'i, Arafat'ın bu ay sonunda Lübnan'ın başkenti Beyrut'ta yapılacak Arap Birliği zirvesine katılmasına izin verilmesi konusunu "ciddi biçimde incelemeye" çağırdı. AB Güvenlik ve Dış Politika Yüksek Temsilcisi Javier Solana ise, "Taraflar görüşmelere başlamalı. Geriye kalan tek olası çözüm bölgede 2 devletin olması" dedi.

Norveç Parlamentosu'nda İsrail'e ekonomik ambargo uygulanması önerildi. Ancak Dışişleri Bakanlığı bu öneriye karşı çıktı. Son ölümlerle Eylül 2000'den bu yana çoğu Filistinli olmak üzere hayatını kaybedenlerin sayısı 1503'e yükseldi

Otobüse saldırı: 10 ölü

İsrail'in kuzeyinde bir otobüse düzenlenen silahlı saldırıda 10 kişi öldü. Hastane kaynaklarından öğrenildiğine göre, Lübnan sınırı yakınlarında düzenlenen saldırıda 7 İsrailli öldü. Saldırıyı yapan 3 Filistinli öldürüldü. Otobüse yaklaşan bir otomobilden ateş açıldığı, güvenlik güçlerinin aracı takibe alarak çatışmaya girdiği bildirildi. Lübnan resmi makamları, "Otobüse ateş açan grup, İsrail topraklarının içinde hareket eden bir gruptur, Lübnan tarafında değil. İsrail ordusu da kuzeyde bu grubu arama çalışmalarını sürdürüyor" diye açıklama yaptı.

'İslam saldırı altında'

Mısır'da, Kahire Üniversitesi öğrencileri, "İslam'ın tüm dünyada saldırı altında olduğu" gerekçesiyle İsrail Büyükelçiliği'ne yürüdü. Üniversitenin yakınındaki büyükelçiliğe doğru yürüyüşe geçen 3 bin kadar öğrenci, büyükelçiliğe yaklaşık 50 metre kala yüzlerce polis tarafından durduruldu. Kampüse dönmeye zorlanan öğrenciler, sloganlar atarak gösterilerine burada da devam ettiler. Yürüyüşü düzenleyenler, Filistin, İsrail, Hindistan ve Afganistan'da Müslümanların öldürüldüklerini anlatan broşürler dağıttı.

İŞBİRLİKÇİNİN SONU- Ramallah'ta "İsrail ile işbirliği" yapan bir Filistinli öldürüldü ve İsrail askerlerinin kente girişi sırasında ayaklarından asıldı. Filistinli güvenlik yetkilisi, 19 yaşındaki Raid Muhammed Auda'nın 1 haftadır Ramallah'ta tutuklu bulunduğunu sabah diğer tutuklularla birlikte İsrail tarafından serbest bırakıldığını söyledi. Auda Filistinlilerce kurşunlanarak öldürüldü ve kent merkezinde ayaklarından asıldı.

NAZİ UYGULAMASI- Filistin lideri Yaser Arafat'ın, İsrail ordusunun Filistinli tutukluların kollarını damgalayarak numaraladığı yolundaki açıklaması İsrail ordusu tarafından da doğrulandı. Maariv gazetesi, bir ordu sözcüsünün "Filistinli tutukluları kollarına vurduğumuz damgalarla numaralıyoruz" dediğini yazdı. Arafat, Yahudilere toplama kamplarında aynı uygulamanın yapıldığını belirtmişti. Haaretz gazetesi ise, İsrail ordusunun tutuklulara zorla "savaş mahkumu" belgesi imzalatmaya çalıştığını yazdı. Tutuklulara yaptığı muamelede yasalarla sınırlı kalmamak için bu uygulamayı başlatan ordu, tutukluların direnmeleri üzerine bunu durdurdu.