Filistin lideri Yaser Arafat'ın, Batı Şeria'nın Ramallah kentinde bulunan karargahındaki esareti dün sona erdi. İsrail askerlerinin 29 Mart'ta işgal ettiği karargahtan çekilmesinden sonra, yüzlerce Filistinli'nin alkışları arasında karargahından çıkan Arafat, solgun yüzüyle güneşe gözleri kısık halde bakarak ve zafer işareti yaparak çıktı. İsrail birliklerinin kendisini 34 gündür birkaç odasına hapsettiği karargahından çıkan Arafat'ın gülümseyerek karşılık verdiği kalabalık, "Canımız ve kanımızla bedelini ödeyerek seni geri alıyoruz" diye bağırdı. İsrail kabinesinin 29 Mart'ta Arafat'ı "düşman" ilan ederek askeri operasyon başlatmasıyla, İsrail askerleri Arafat'ın karargahının büyük bölümünü ele geçirmiş, Arafat ve onlarca yardımcısı karargahta mahsur kalmıştı. Karargah dışında bekleyen siyah limuzine binen Arafat, içinde güvenlik muhafızlarının bulunduğu iki ayrı aracın eşlik ettiği araç ile Rammallah'ın merkezindeki hastaneye gitti. Arafat, önce hastane bahçesinde, İsrail'in kenti işgali sırasında öldürülen Filistinliler için hazırlanan mezarlığın başında dua etti. Filistin lideri, doktorların ve hemşirelerin eşliğinde hastaneyi dolaştı.

Teröristler, Naziler ve ırkçılar

Arafat, İsrail askerlerinin karargahındaki kuşatmayı kaldırmalarından dakikalar sonra Milad Kilisesi'ndeki İsrail saldırılarını kınadı. Basın toplantısında oldukça öfkeli olduğu gözlenen Arafat, yumruklarıyla masaya vurarak Milad Kilisesi'nde çıkan yangın dolayısıyla İsrail askerlerine, "teröristler, Naziler ve ırkçılar" ifadesini kullandı.

"Milad Kilisesi'nde neler oluyor. Neler olduğunu hayal edebiliyor musunuz? Her türlü silahla, roketlerle kiliseye ateş açılıyor" diyen Arafat, "Size soruyorum. Sizlerden tüm dünyaya sormanızı istiyorum. Burası kutsal bir mekandır. Sadece Hıristiyanlar için değil, aynı zamanda Müslümanlar için de" şeklinde konuştu. Arafat kilisede çıkan yangın hakkında şunları söyledi: "Bu çirkin bir suçtur. İçinde bulunduğum bu oda havaya uçsaydı buna aldırmazdım. Beni asıl kaygılandıran Milad Kilisesi'nde olanlardır. Bu affedilmez bir suçtur" dedi. Arafat, İsrail askerlerinin Nativity Kilisesi'nde yangın çıkarmasının Filistinliler, Araplar, Müslümanlar, Hıristiyanlar, BM, ABD ve Rusya için kabul edilemez olduğunu söyleyerek İsrail askerlerinin terörist, Nazi ve ırkçı olduklarını belirtti. "Afganistan'da Buda heykelinin yıkılması karşısında dünyanın gösterdiği tepki, niçin Milad Kilisesi için gösterilmiyor" diyen Arafat, gazetecilere "Hepiniz gidin ve dünyaya bu suçtan sözedin. Benimle konuşmayın" dedi.

Cenin, 'Ceningrad' oldu

Arafat, Cenin kampındaki çatışmayı İkinci Dünya Savaşı sırasındaki Stalingrad muharebesine benzetti. Savaş sırasında Stalingrad şehri tamamen harap olmuş ve şehirdeki 600 binden fazla kişi hayatını kaybetmişti. Arafat, CNN'e verdiği mülakatında, "Cenin, Stalingrad gibi Ceningrad'a döndü. Stalingrad diye bir şey hatırlıyor musun? Şimdi Ceningrad" şeklinde konuştu. Filistin lideri, eğer İsrail tankları tekrar etrafını çevirmezse Batı Şeria'da İsrail işgaline uğrayan Filistin topraklarını ziyaret edeceğini söyledi.

"Şehir ve kasabalarımıza gidip cinayetleri göreceğim" diyen Arafat, öncelikle cinayetlerden muzdarip halkının yanına gidip acılarını paylaşacağını ve ellerini sıkacağını belirtti. İsrail ordusunu "barbar" olarak niteleyen Arafat, "Başbakan İzak Rabin'i öldüren fanatikler, şimdi İsrail'de iktidarda" dedi.

SERBEST KALMASI YETMEZ

Arap Birliği sözcüsü Hişam Yusuf, Filistin lideri Yaser Arafat'ın serbest kalmasının yeterli olmadığını bildirdi. Yusuf, Associated Press ajansına yaptığı açıklamada, "Arafat'ın serbest kalmasının yeterli olmadığını, İsrail'in, Güvenlik Konseyi'nin tüm kararlarına uyması ve Filistin topraklarından tamamen çekilmesi gerektiğini" söyledi. İsrail'in Filistin kentlerini yeniden işgal etmemesinin garanti edilmesini isteyen sözcü, İsrail'in, Beytüllahim kentindeki Milad Kilisesi'deki kuşatmayı derhal kaldırması gerektiğini de belirtti.

ŞARON: GİDERSE GERİ DÖNEMEZ

İsrail Başbakanı Ariel Şaron, Filistin lideri Yaser Arafat'a Ramallah'tan ayrılırsa geri dönme garantisinin verilmediğini söyledi. Arafat'ın bölgede yokken İsrail'e karşı düzenlenen saldırılar devam ederse Filistin liderinin bölgeye dönmesine izin verilmeyeceğini ima eden Şaron, "Eğer yeni bir terör dalgası olursa bu dünyanın herhangi bir yerinden Arafat'ın kışkırtması sonucu yaşanacaktır ve biz de yapmamız gerekeni düşüneceğiz'' dedi. Şaron, İsrail ordusunun bölgede katliam yaptığı iddialarını reddetti.