Dünya ve Avrupa Spor Yazarları Genel Kurulları için geçen hafta Atina'daydım. 2004 Olimpiyatını yapacak olan ülkeyi görmek, her spor yazarı gibi, benim de arzumdu.

Avrupa Spor Yazarlarının Genel Kurulu'nda meslektaşım Esat Yılmaer'in delegelerin tüm oylarını alıp, yeniden Yönetim Kurulu'na seçilmesi, beni ve arkadaşlarımı gururlandırdı. Bunun ötesinde AIPS Başkanı Togay Bayatlı'nın konumuna hakimliğine ise bir kez daha şahit oldum. Genel Kurulları atlattıktan sonra, Atina'da Basketbol hayatına devam eden İbrahim Kutluay'a 130'a yakın spor yazarının alkışlarıyla onur plaketi verildi. Aynı günün akşamında da, İbrahim Kutluay ve arkadaşı Demet Şener ile akşam yemekteydik. İbrahim'den öğrenmek istediklerimizin büyük kısmını bu vasıtayla öğrendik. Ben, İbrahim'in NBA'da neden oynamadığını sorduğumda da "Yaşım 28. İki yıl çaylak olarak geçtikten sonra, kendimi kabul ettirdiğimde yaşım 30 olacak. Bu arada, 250 dolarla aylık geçimimi sağlamak zorunda kalacaktım. 30 yaşından sonra, belki para kazanmaya başlayacaktım, ancak geleceğimi karanlık gördüğüm için, bu işten vazgeçerek, Yunanistan'a transfer oldum.

Bugün kulübümden yıllık 1 milyon 400 bin dolar alıyorum. Ayrıca, bir villam ve maç primlerimin yanı sıra, aylık maaşım da var. Sevildiğim ve para kazandığım bu yerde bulunduğum için mutluyum. Onun için iyi ki Yunanistan'a gelmişim diyorum. Kulübümün de Avrupa kupalarında bir hedefi var. Bu hedefiyakalayan sporcular içinde yer alıyorum" cevabını aldım. Fanatik derecede Fenerbahçeli olduğunu da öğrendiğim İbrahim Kutluay, Ali Sami Yen Stadı'nın çevresinden otomobiliyle geçerken, klakson ve radyo çalmayı kendisine yasaklamış. Bunun sebebini de"mezarlıktan geçerken radyo ve klakson çalınmaz" esprisi ile izah etti. Bu arada, İbrahim'in arkadaşı Demet Şener'in de hangi takımı tuttuğunu sorduğumuzda "Önceleri Galatasaraylıydım. Sonra, İbrahim ile beraber olunca, mecburen Fenerbahçe'yi tutmaya başladım. Ama size bir sırrımı vermek istiyorum. Ben Ankaragücü'nü tutuyorum" karşılığını alınca, masada bir gürültü çıktı. Bunun sonunda bir Ankaralı olarak mutlu oldum. Evet, Atina'yı değil ama, İbrahim Kutluay'ı yakından tanıdığım için, bu seyahatten mutlu bir şekilde Ankara'ya döndüm. Bu durumu siz değerli okuyucularımızla paylaşmak istedim. Ve Basketbolla yatıp, kalkan bir ülkede, bir Türk sporcusunun ne denli başarılara imza attığına şahit olma imkanını bana veren, derneğim TSYD'ye ne kadar teşekkür etsem az kalacak

GÜRAY SOYSAL

Künye

Temsilcilikler

ReklamTarifesi

AboneFormu

MesajFormu