|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Radyo Televizyon Kanunu Meclis'te yoğun tartışmalara yol açtı. Saadet Partisi, verdiği değişiklik önergeleri ve yoklama talepleri ile muhalefetin en etkili partisiydi. AK Parti, herhalde "bir hakkın suistimali" gibi gördüğü için, yoklama isteğinde pek bulunmadı. Önergelerin çoğunu Saadet Partisi verdiği için, onlar daha çok konuştu. Doğru Yol Partisi, bir ara müzekerelere katılmayacaktı. Kararlarından caymaları iyi oldu. Aksi takdirde, gayrisamimi bir davranış içinde oldukları izlenimi doğardı. DSP'den Uluç Gürkan ve bağımsız Mehmet Ali İrtemçelik, vicdanlarının sesini dinleyerek RTÜK'e muhalefet ettiler. Yalnız İrtemçelik'in Merve Kavakçı benzetmesi yakışıksız kaçtı. Çünkü, Merve, devlete meydan okumak için Parlamento'ya girmemişti. Seçilmiş bir milletvekiliydi. Ve tüzük kuralları başörtüsünü engellemiyordu. Oysa RTÜK'e oy veren milletvekilleri, açıkça Anayasa hükümlerini ihlâl ettiler.
RTÜK ve İnternet
İktidarın, antidemokratik yasayı savunacak mecali kalmamıştı. Bu yüzden "susma hakkını" (!) kullandılar. Söz alan birkaç iktidar milletvekili de, kelimenin tam anlamıyla rezil oldu. Özellikle, DYP'li Ahmet İyimaya'nın dikkat çektiği bir husus, DSP Grup Başkanvekili Emrehan Halıcı'yı zor durumda bıraktı. Emrehan Halıcı, RTÜK'ün İnternet'i denetlemeyeceğini iddia ediyor, bakan Yılmaz Karakoyunlu da onu destekliyordu. Ahmet İyimaya, kanunun çerçeve 14'üncü maddesini okudu: "Her türlü teknoloji ile her tür iletişim ortamında yapılacak yayın ve hizmetlerin usul ve esasları, Haberleşme Yüksek Kurulu'nun belirleyeceği strateji çerçevesinde, Üst Kurul'ca tesbit edilip, Haberleşme Yüksek Kurulu'nun onayına sunulur. Bu yayın ve hizmetlerin mevzuata uygunluğu Üst Kurul'ca denetlenir." Yukarıdaki fıkraya göre, İnternet de, RTÜK ve Haberleşme Yüksek Kurulu'nun denetimine terkediliyordu. Emrehan Halıcı ile Yılmaz Karakoyunlu'nun itirazları, DSP'li eski Enerji Bakanı Ziya Aktaş tarafından cevaplandırıldı. Aktaş, RTÜK'ün İnernet'i de kapsadığını belirtti.
Böylece, hükûmetin, kastını aşan bir kanun hazırladığı, ama Cumhurbaşkanı'nın vetosunu önlemek amacıyla, gerekli düzenlemeleri yapamadığı bir kere daha ortaya çıktı. Hükûmet, İnternet'i RTÜK'ün denetimi altına almak istememişti. Fakat metin ters bir anlam ifade edecek şekilde yazılmıştı. Uygulayıcılar, elbette, Emrehan Halıcı'nın kastından ziyade, kanunun lâfzıyla hareket edeceklerdi.
Yalan haber
Kaldı ki, hem basında, hem de İnternet'te yalan haber cezalandırılıyordu. Oysa yalan haber hukuki bir tâbir değil. Yanlış ve yalan haberi birbirinden nasıl ayırt edeceksiniz? Üstelik doğru habere de pekalâ "yalan" denilebilir. Ecevit'in ağır hasta olduğu bugün yalanlansa dahi yarın doğru çıkmaz mı? Nice yolsuzluk iddiasına, yalan haber yaftası yapıştırılabilir ve ağır para cezalarına mahkûm olmaktan çekinen gazetecinin eli kolu bağlanır. "Bir politikacının kardeşi Milliyet'i satın almış, İslâmi ve muhafazakâr olarak bilinen bir televizyon kanalını da satın almak üzereymiş; Sabah'ın da etkili ortağı haline gelmiş" derseniz, ciddi bilgiye dayanan bu habere de "yalan" diye pekalâ karşı çıkılabilir. Hukukî bir tarife oturmadığı için, yalan haberin cezalandırılması keyfi kararlara yol açacaktır. Özal döneminde Yalan Haber Yasa tasarısı, basından büyük tepki görmüştü. Gazete patronları müşterek bildiri yayınlama kararı alınca, Özal geri adım atmıştı. Ama bugün, medya, kuzuların sessizliği içinde. Çünkü büyük patronun çıkarları ön planda. Kimse, basının ahlâkî değerlerini veyahut halkın gerçekleri öğrenme hakkını düşünmüyor.
Haberleşme Yüksek Kurulu
Dikkatler daha ziyade, patronlar, tekelleşme ve kamu ihalesi üzerinde teksif edildiği için, medyanın ve İnternet'in özgürlük alanının, güvenlik sebebiyle nasıl daraltılacağı gözden kaçıyor. Televizyonlar ve İnternet, sadece RTÜK tarafından denetlenmiyor. Bu denetim, Haberleşme Yüksek Kurulu'nun belirleyeceği strateji çerçevesinde gerçekleşecek. Ayrıca, Üst Kurul'un faaliyetleri, Haberleşme Yüksek Kurulu tarafından izlenecek. Haberleşme Yüksek Kurulu, Başbakan veyahut onun göstereceği bir devlet bakanının başkanlığında (şu anda bu görevi Hüsamettin Özkan yürütüyor) Ulaştırma, İçişleri bakanları ile MİT müsteşarı, Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreteri, Genelkurmay Muhabere Elektronik Başkanı'ndan oluşuyor. Özerk bir kuruluş olan RTÜK'ün, özekliğini kaybetmesi bir yana, ayrıca tepesine güvenlik amaçlı bir başka kurul oturtuluyor. Bugün RTÜK üyeleri, iktidar ve muhalefet partileri tarafından gösterilen bir misli aday tarafından TBMM tarafından seçilirken, seçme yetkisi, kurulun 7 üyesi için hükûmete geçiyor. RTÜK'ün 9 üyesinden 3'ünü, iktidar partileri belirleyecek. 4'ünü ise, MGK'nın, YÖK'ün ve en yüksek üyeye sahip Gazeteciler Cemiyeti ile Basın Konseyi'nin göstereceği bir misli aday (8 aday) arasından, hükûmet seçecek. Demek, RTÜK, bugüne göre çok daha taraflı davranacak. Zaten Kurul'un denetlenmesinde de yetki, Sayıştay'a değil, Başbakanlık Denetleme Kurulu'na veriliyor.
Frekans planlaması ise, tamamen siyasi tesirlere açık olan Telekomünikasyon Yüksek Kurumu'na devrediliyor. Bu kurumun üyelerini hükûmet atıyor. Şu anda Kemal Derviş ile MHP'li Ulaştırma Bakanı Oktay Vural arasındaki anlaşmazlık dolayısıyla, kurumun iki üyesi atanamadı. Derviş, kuruma, teknisyenler getirilsin istiyor. Oktay Vural kendi adamlarını atama gayretinde. İşte, frekans planlama işi, anlaşmazlık yüzünden bir türlü oluşturulamayan bu kuruma terk ediliyor. Telekomünikasyon Kurumu, frekans planını hazırlayıp, Haberleşme Yüksek Kurulu'na sunacak. Gerekirse Haberleşme Yüksek Kurulu'nun talep edeceği değişiklikleri gerçekleştirecek. İhaleye çıkış takvimi de, Haberleşme Yüksek Kurulu tarafından tesbit edilecek.
Anda sadakatsizlik
Medya patronlarını tartışmaktan yasanın bu fevkâlade sakıncılı yönlerini konuşamadık. Yetkileri daraltılsın diye çabaladığımız Milli Güvenlik Kurulu, Haberleşme Yüksek Kurulu ve RTÜK aracılığıyla televizyonları da denetimi altına alıyor. Zaten 312'nci madde dolayısıyla, lisans iptalleri gündeme gelebilecek. İrticacı ve bölücü yaftaları, medyaya kolayca yapıştırılacak. Milletvekilleri andlarına sadık kalmazlarsa, milletin sesi elbette kesilir.
|
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv Bilişim | Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür |
© ALL RIGHTS RESERVED |