T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

K Ü L T Ü R

Dar alanda geniş roman

Gazeteci Şaban Arslan ve Orhan Saat "ünlülerin cezaevi'' olarak anılmaya başlanan Kartal Cezaevi'nde yaşanan olayları "bir banka patronu"nun gözüyle okuyucuya sunuyor. Kitapta kimler yok ki..

Türkiye'yi derinden sarsan her yolsuzluğun, her çetenin ardından adını duyduğumuz Kartal Cezaevi bir romana konu oldu. Dışarda yaşanan yolsuzluk, hortumlama ve çete olaylarının ardından yakalanan her ünlüyü diğer tutuklulardan ayıran "ayrıcalıkları" ile ilgili çok şey yazılıp söylendi. İşte Kartal Cezaevi ile ilgili bütün yazılıp söylenenleri derleyen gazeteci Şaban Arslan ve Orhan Saat, "ünlülerin cezaevi'' olarak anılan Kartal Cezaevi'nde yaşananları bir ''banka patronu''nun gözüyle romanlaştırdı.

Karakutu Yayınları'ndan çıkan "Kartal Günlüğü", Kartal Cezaevi'nde yaşanan ve bilinen-bilinmeyen pek çok olayı ve ünlülerin bu cezaevinde yaşadıklarını ironik bir dille okuyucuyla paylaşıyor.

İşte "Bir banka patronunun cezaevi anıları"nda yer alan Dinç Bilgin, Cavit Çağlar, Yahya Murat Demirel, Ali Avni Balkaner, Nail Keşili, Hayyam Garipoğlu ve Mehmet Ali Ağca ile ilgili ilginç notlar:

Dinç Bilgin'in Çiftliği

"Bugünlerde ilginç bilgiler alıyorum. Kartal Özel Tip Cezaevi'nde tutuklu bulunan Dinç Bilgin için bugüne kadar Türk cezaevi sisteminde hiç görülmemiş uygulamalar yapılıyormuş. Hatta burası 'Dinç Bilgin'in çiftliği' olarak anılıyormuş. Neymiş efendim, ziyaret günleri sayılıymış ama Bilgin'in yakınları ve Sabah'ın yöneticileri, istedikleri an içeri girip ziyaret yapabiliyorlarmış. Kartal Cezaevi'ne Sabah'tan promosyon yağmaya başlamış. Televizyonlar, müzik setleri, bilgisayarlar... Gelen hediyeler, cezaevi yöneticileri ile diğer personel arasında paylaşılıyormuş."

Nail beyin horultusu

"Herhalde Cavit Bey de kahroluyordur bu sesten. Daha Cavit beyin koğuşuna geleli bir kaç gün oldu ama bu Nail Bey'in horultusu insanı mahvediyor. Tren düdüğü gibi maşaallah!"

"Gösteriyor mu"

"Bazen televizyonlarımız göstermiyor. Ne yapalım, gardiyanlardan yardım istiyoruz. Çatıya çıkıp antenlerimizi düzeltiyorlar. İzin verseler biz çıkarız ama çatıya çıkmamıza müsaade edilmiyor."

Çağlar'ın neşesi

"Son zamanlarda buraya gelenlerin en neşelisi Cavit Çağlar... Çünkü her sabah eşi Nursel Hanım buraya geliyormuş. Bir de Cavit Çağlar sık sık 'Şuraya yazıyorum. Bizi içeri tıkanlar bir gün kendileri buraya gelecek. Göreceksiniz' diye bağırıyor."

100 milyarlık elektrik

"24 saat sıcak suyumuz akıyor ya. Bir de herkesin odasında malum elektirik ısıtıcısı var. İlk geldiğimiz günlerde havalar biraz soğuktu, 24 saat yaktık valla. 100 milyarlık elektirik faturası geldi. Bakalım faturayı kim ödeyecek?"

Geçmiş olsun Cavit bey

"Süleyman Demirel'in tabiriyle 'muteber işadamı' Cavit Çağlar, ABD'den gelirken uçakta gazetecilere, 'Ben hortumcu değilim. Üç ayda bu işten sıyrılırım' demişti. Aslında Çağlar da biliyordu üç ayda kurtulmayacağını. Çünkü suç ortağı iddia edilen diğer patronlar yani bizler aylardır buradayız. Cavit Bey'e avukatları yanlış bilgi vermiş olacak ki 'üç ayda sıyrılırım' demiş."

Hey gidi günler hey!

"Bir zamanların 'zeytin kralı' Erol Evcil, kredi kartı borçlarını ödeyemez durumdaymış. İkimiz de özgürken Bursa'da rastlamıştım. Genç, dinamik, yakışıklı ve kararlı. Tabiî ki paralı. Paraların kaynağını Malki'nin öldürülmesini azmettirmek suçundan aranmaya başlanınca öğrenmiştik ya neyse."

 
Ha Babam Rıfat De Babam Ilgaz
Ünlü yazar, şair, öğretmen, gazeteci Rıfat Ilgaz'ın yaşam serüveni sahneleniyor. Tiyatro Simurg Ağustos 2001 den bu yana hazırlıklarını sürdürdüğü "Ha Babam Rıfat De Babam Ilgaz" oyununu 22, 25 ve 28 Mayıs'ta sergiliyor. Rıfat Ilgaz'ın Çanakkale Savaşları'na denk düşen çocukluk yıllarından yitirdiğimiz 1993 yılına kadar geniş bir panaroma çizen oyun fondada cumhuriyetin kuruluşundan günümüze yaşanan ekonomik-politik serüvenimizi anlatıyor. Ilgaz'ın yaşamını yine onun mizahi diliyle anlatan oyunu Mehmet Esatoğlu yazdı ve yönetti. Kemal Bilginer, Serkan Durak, Mehmet Esatoğlu, Erkan Kalkan ve Hale Üstün, Aynur Diz, Çiğdem Canım Akan, Senem Sönmez, Sevgi Doğan, Timur Ölkebaş, Murat Bayar, Bülent Arslan, Hasan Mullaoğlu, Aziz İzzet Biçici'nin değişik rolleri paylaştıkları oyunda dansları Elif İlhan sergiliyor. "Ha Babam Rıfat De Babam Ilgaz" 22 ve 25 Mayıs 2002'de Kadıköy Barış Manço Kültür Merkezi'nde ve 28 Mayıs 2002'de Ortaköy Afife Jale Sahnesi'nde sergileniyor. Oyunların başlama saati 20.30.
Erguvanlı şiir günleri yeniden
İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü öğrencileri, ünlü edebiyat profesörü Ali Nihat Tarlan'dan sonra unutulan bir geleneği yeniden canlandırıyorlar. Hocanın, yaşarken düzenlediği Şiir Matineleri'nden yola çıkarak bir şiir gecesi tertip ediliyor. 22 Mayıs Çarşamba günü saat 19:00'da İstanbul Üniversitesi Güzel Sanatlar Bölümü Başkanlığı, Kuyucu Murat Paşa Medresesi'nde yapılacak şiir gecesine çok sayıda şairin yanısıra tiyatro ve saz sanatçıları da katılacak. Şiirleri, tiyatro sanatçıları Haluk Kurdoğlu, Sevinç Erbulak, Eraslan Sağlam, Savaş Ay'ın sesleriyle canlandıracağı, Yasir Avusuncu'nun kanunu, Ali Tan'ın neyiyle besleyeceği etkinliğe katılacak şairler ise şunlar: Tuğrul Tanyol, Lale Müldür, Hüsrev Hatemi, Ömer Erdem, A. Ali Ural, Mehmet Ocaktan, Engin Turgut, Nilay Özer, Ali Ayçil, M. Akif Tunç, M. Nur Doğan.
21 Mayıs 2002
Salı
 
Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu
Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED