Dünyada süregelen savaşların kökenini, din ve mezhep farklılıklarına dayandıran olabilir. Oysa savaşların arkasında yatan gerçek politik mülahazalar ve ekonomik çıkarlardır. Dünyada güç hegemonyasını sürdürüp pekiştirmek isteyenler savaşları körüklemektedirler. Bu vahşet tek tanrılı dinler açısından kabul edilemez bir durumdur

Tek tanrılı dinler olarak aynı ahlaki ve insani değerleri paylaşıyoruz. Bu ilkeler barıştan, özgürlükten, ahlaktan, sevgiden ve adaletli düzenden yanadır.

Tüm evrenden kaosun uzaklaştırılması, onun yerine esenliğin hakim olması, hepimizin ortak hedefidir. Yüce Allah'ın iradesi, barış ve uyumun insanlar tarafından gerçekleştirilmesinden yanadır. Barış ve uyumu sağlamak bu fani dünyada bize verilen bir görevdir.

Savaşı ve terörü körüklemek, günümüz dünyasını cehenneme çevirdiği gibi gelecek nesiller arasında da kin ve nefret tohumlarını ekecek, husumet sonsuza dek sürecektir.

Savaşlar insan haklarının ihlaline yol açar. Kan, gözyaşı ve ıstırap üzerine ihkak-ı hak edinmek, hiç kimseye yarar sağlamaz. Mensubu olduğumuz tek tanrılı din savaşa ve şiddete asla cevaz vermemektedir.

Biz, Türkiye'de yaşayan tek tanrılı üç dinin temsilcileri olarak, özellikle Ortadoğu ve daha sonra tüm dünyada süregelen savaşları, şiddet ve terör eylemlerini şiddetle kınıyoruz. Ortadoğu'da cereyan eden çatışmaların sona erdirilerek bir an önce barışın sağlanmasını ve adil bir çözüme ulaşılmasını, bilhassa dini, tarihi ve kültürel mirasa yapılan saldırıların durdurulmasını istiyoruz.

Siyasi bir metin değil

İstanbul Çağrısı'na katılan semavi din temsilcileri bildirinin ardından basın mensuplarının sorularını cevaplandırdılar. Bu toplantı için birkaç gün önce karar verdiklerini belirten Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz metnin ilgili resmi mercilere de ulaştırılacağını söyledi. Yılmaz, "Metinde İsrail'i kınamaktan özellikle mi kaçınıldı?" şeklindeki bir soruya ise "Biz burada siyasi bir konuşma yapmadık. Metin de siyasi bir metin değil" cevabını verdi. Yılmaz, "Çağrı kimden geldi?" sorusuna cevap olarak da "Bizden geldi, kendi vicdanımızdan geldi" dedi. Yılmaz, intihar saldırılarının dini yönünün sorulması üzerine ise şunları söyledi : "Geleceğe ümitsiz bakması veya, çaresizlik dini açıdan meşru kılmaz" Bir gazetecinin "Sizin bir mesajınız var mı?" şeklindeki sorusuna cevap veren Türkiye Hahambaşı Vekili İshak Haleva ise "Duadan başka bizim iletecek bir mesajımız yoktur" dedi.