|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Arafat'a 'ihanet et' baskısı
Filistin'deki katliamları birlikte planlayan ABD ve İsrail, Filistin'in özgürlüğü için direnen grupların yok edilmesi için Arafat'a şantaj yapıyor: "Ya bizimle ol ya da yok olursun."
HAMAS, İzzettin El Kassam Tugayları ve İslami Cihad'ın tasfiyesi için İsrail ile birlikte Filistin'de kanlı bir operasyona girişen Amerikan yönetimi, Filistin lideri Yaser Arafat üzerindeki baskılarını artırıyor. Arafat'la yaptığı iki görüşmede Filistin liderinden bu örgütlerin tasfiyesi için ABD ve İsrail ile işbirliği yapması konusunda muhtıra veren ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell'dan sonra Amerikan yönetimi de bu niyetini açıkça ilan etti. ABD ve İsrail, Arafat'tan açıkça kendi halkına ihanet etmesini istiyor. Bush yönetimi, FKÖ'ye, Washington'daki bürosunu 6 ay daha açık tutmasına izin verebileceğini, ancak Arafat'ın 'terörizme' (özgür Filistin için direnen güçlere) karşı önlem almada başarısız olması halinde bu büronun kapatılabileceğini ve yardımların kesilebileceğini bildirdi. ABD Başkanı George Bush, Ortadoğu'daki görevini tamamlamak üzere olan Dışişleri Bakanı Colin Powell'a gönderdiği notta, "FKÖ'nün faaliyetlerine kısıtlamalar getiren 1987 yasasının bu maddelerinden vazgeçmenin ABD'nin güvenlik çıkarları açısından önemli olduğunu" vurguladı. ABD, 1994'den bu yana olağan olarak 6 aylık dönemlerde bu maddeleri yeniliyor. "Saldırılarını" sürdürüyorlar
Dün Arafat'la ikinci kez görüşen Powell, Amerika'nın her zaman İsrail'in yanında olacağını açıkladıktan sonra, Arafat'a, Filistinli direniş örgütlerinin yok edilmesi konusunda işbirliği yapmasını söylediğini tekrarladı. İsrail'in Filistin bölgelerinden birkaç gün içinde çekileceği taahhüdünde bulunduğunu iddia eden Powell, "Arafat artık stratejik bir seçim yapmalı" dedi. Filistin lideri Yaser Arafat ise, İsrail'in bazı bölgelerden çekilmesinin hiçbir anlamı olmadığını söyledi. ABD ve uluslararası toplumdan, kendisine uygulanan tecride son verilmesi için çaba göstermesini de isteyen Arafat, "Kapının dışına çıkamıyorum. Bunu kim kabul edebilir" diye konuştu. Şaron için "kana susamış" diyen Arafat, "Dünya, İsrail'n Filistin topraklarındaki askeri kampanyasına son vermeli, çünkü durum oldukça ciddi. Onun tarihi biliniyor, elleri kana bulanmış. Filistin kampları Sabra ve Şatila'daki kasaplığın arkasında onun olduğunu unutmuyoruz" dedi. Arafat, "Onlar durmadan çekilmekten bahsediyorlar. Aynı zamanda ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell, birbuçuk haftadır bölgede ve hiçbir şey olmadı. Son güne kadar kendimizi, topraklarımızı ve kutsal yerlerimizi korumaya kararlıyız" dedi. Arafat, Powell'la 2 saat süren görüşmesinden sonra yaptığı açıklamada, "Filistin halkına karşı saldırılarını sürdürüyorlar" dedi. "Çok kötü ve sonuçsuz"
Filistin Enformasyon Bakanı Yaser Abdrabbo ise, "Görüşme çok kötü geçti, somut bir sonuca ulaşılamadı. İsrail'in çekilmeye niyeti yok. Powell, Filistin tarafına çekilmeyle ilgili yanlış taahhütler verdi" dedi. Filistinli yetkili Saib Erakat da Şaron'u, Powell'ın çabalarını "baltalamakla" suçladı. Erakat, "Filistinlilerin durumu 7 gün öncesine göre kesinlikle daha da kötüye gitmiştir. Şaron'un bizimle kurduğu tek iletişim biçimi mermiler ve tank ateşleridir" dedi. Powell ile Mısır Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek arasında Kahire'de yapılması öngörülen görüşme iptal edildi. Powell'ın Dışişleri Bakanı Ahmed Mahir ve Ürdün Dışişleri Bakanı Mervan El Muaşer ile görüşeceği bildirildi. WHO: FİLİSTİN'DE SALGIN HASTALIK ENDİŞESİ VAR Dünya Sağlık Örgütü (WHO), İsrail askerleri tarafından işgal edilen Filistin bölgelerinde salgın hastalık uyarısında bulundu. Açıklamaya göre, salgın hastalık riskinin başlıca nedenleri su kıtlığı ve hijyen eksikliği ile çöplerin toplanmaması. Elektrik kesintisinin, kan stokunun ve aşıların bozulmasına neden olduğu belirtilen açıklamada, işgal altındaki Filistin bölgelerinde ilaç da bulunmadığı kaydedildi. Açıklamaya göre bölgedeki durum şöyle: "İlaç kıtlığı, özellikle düzenli ilaç alması gereken kişileri olumsuz etkiliyor. Cenin kentinde şeker, böbrek ve kalp hastaları için ilaca ihtiyaç var. İnsanların su ihtiyaçları karşılanmıyor, elektrik sadece birkaç köyde kesik değil. Çöp yığınları, bağırsak enfeksiyonları riskini önemli derecede artırıyor. Kanalizasyon sisteminin tahrip edilmesi nedeniyle, hastanelerin musluklarından lağım suyu akıyor. Ramallah'ta en önemli hastanelerin, bebek ünitesi dahil olmak üzere büyük bir kısmı kullanılamaz durumda." AMERİKA KATLİAMA KILIF UYDURUYOR Hizbullah'ın manevi liderlerinden Şeyh Muhammed Hüseyin Fadlallah, ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell'ın Ortadoğu ziyaretinin, İsrail'in Batı Şeria'daki askeri saldırılarına "siyasi kılıf" sağladığını söyledi. Fadlallah, Powell'ın ziyaretinin, İsrail askeri operasyonunun bitmesi değil, uzaması için yapıldığını söyleyerek, "Son iki haftada olanların daha önce üzerinde anlaşılmış ABD-İsrail planından kaynaklandığına ve Powell'ın bölgeyi ziyaretinin bu plan dahilinde olduğuna inanıyoruz" dedi. Fadlallah, "ABD Dışişleri Bakanı'nın, Şaron'un, Filistinliler ve Araplara yönelik baskısında siyasi yönden istediğini elde etmesi amacıyla bölgeye geldiğini" söyledi. Fadlallah, "ABD, ikinci cepheden korkuyor. Çünkü çatışmanın Filistin'in dışına taşması, Amerika'nın terörle mücadele olarak adlandırdığı planını tehdit ediyor" dedi. 30 KİŞİ 3 ELMAYI PAYLAŞIYOR Filistin lideri Yaser Arafat'ın, Ramallah'ta kuşatma altına alınan, bir süre ateş altında kalan karargahına, İngiltere, Fransa, İrlanda, Brezilya, İsviçre, Belçika ve hatta İsrail'den gelen barışseverler, tüm bu sıkıntıları Arafat ile paylaşmaya devam ediyor. 15 günlerini karargahta geçiren, 21 ila 70 yaşlarındaki 30 kişilik grup, Arafat'a canlı kalkan olmaya devam edecek. Banyo ve tuvalet için suyun bulunmadığı karargaha 5 gün içinde yeni yiyecek yardımı ve su da ulaşmadığı kaydediliyor. Küreselleşme karşıtı 55 yaşındaki İngiliz eylemci Paul Nicholson, kahvaltıda 30 kişinin 3 elmayı paylaştığını, bir kişinin günde bir şişe su kullanabildiğini anlatıyor. Yerde yatan, bir battaniyeyi 3 ya da 4 kişiyle paylaşan barışseverler, temiz havayı da sadece, haftada bir gelen yardım kamyonu boşaltılırken kapının dışına çıkmalarına izin verildiğinde alıyor. Nicholson: "Burada tutsağız. Karargahı terk edemeyiz." Ramallah'a 31 Mart'ta yürüyen, atılan mermilerden kurtulabilen ilk 50 kişilik yabancı gruptan olan Nicholson, karargahta Arafat'tan ayrı bir katta kaldıklarını, 73 yaşındaki Filistin liderinin kendilerini sık sık ziyaret ettiğini, her gün onu gördüklerini ve yaklaşık yarım saati birlikte geçirdiklerini anlattı. Nicholson, kendisiyle birlikte üç kişinin Arafat'tan doğum günü armağanları da aldığını söyledi. SÜRGÜN, CİNAYET VE İŞGALE DEVAM
İsrail askerleri dün Kudüs'teki bir Filistin köyünü daha işgal etti ve köy sakinlerini evlerinden çıkararak tutuklamalar yaptı. Görgü tanıkları, İsrail güçlerinin İssaviya köyündeki operasyonda erkekleri bir benzin istasyonununda, kadın ve çocukları ise bir okulda topladıklarını söylediler. Görgü tanıkları, İsrail ordusunun köye buldozerler de getirdiklerini bildirdiler. Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahya'da, İsrail tanklarının ateş açması sonucu bir Filistinli öldürüldü. İsrail askerlerinin Ramallah'ta 2 Filistinli gazeteciyi tutukladığı bildirildi.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon| Hayat| Arşiv Bilişim| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür |
|
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © ALL RIGHTS RESERVED |