Devam etmekte olan 21. Uluslararası İstanbul Film Festivali'nin "Çağımızın Aynası Sinema" başlıklı bölümünÇocukları / Children of Shatila" '99 Londra Arap Filmleri Festivali'nde En İyi Yönetmen ve En İyi Görüntü ödülü alırken '98 yılında da Palermo'da Özel Mansiyon'a değer bulunmuştu. Şatila'nın Çocukları, adı ilk kez 1982 Sabra-Şatila katliamından sonra duyulan Şatila Kampı'nda büyümek zorunda kalan çocukların sürgün hayatını konu alıyor.

Kamplarda zorlu yaşam

İlk film Mai Masri'nin yönettiği 1998 yılı yapımı "Şatila'nın Çocukları / Children of Shatila", '99 Londra Arap Filmleri Festivali'nde En İyi Yönetmen ve En İyi Görüntü ödülü alırken '98 yılında da Palermo'da Özel Mansiyon'a değer bulunmuştu. Şatila'nın Çocukları, adı ilk kez 1982 Sabra-Şatila katliamından sonra duyulan Şatila Kampı'nda büyümek zorunda kalan çocukların sürgün hayatını konu alıyor.

Yine Mai Masri imzasını taşıyan 2001 yılı yapımı "Düşlerin ve Korkuların Sınırları / Ahlam Al-Manfa" adlı ikinci filmde ise yönetmen kamerasını Şatila mülteci kampındaki Mona ile Beytüllahim'deki El-Dayşa kampındaki Manar adlı iki gencin yaşantısına çeviriyor. Film, biri Lübnan'ın aşırı ekonomik marjinalizasyonuyla diğeri İsrail'in askeri ve ekonomik baskısıyla yönetilen iki kızın yoksunluk teması üzerine varyasyonlar sunuyor.

İntifada'nın yüreği

Festival'de gösterilecek bir diğer çarpıcı film, Ghada Terawi'nin yönettiği Yaşam Mücadelesi / Bedna N'esh. Kendisi de şu an İsrail kuşatmasındaki Nablus'da bulunan Ghada Terawi, İntifada'nın ilk aylarında çektiği 2001 yılı yapımı filminde İntifada'ya medyada yansıtıldığından daha farklı bir gerçeklik kazandırmaya çalışıyor. Ülkelerini savunmak için ön saflarda durup İsrail askerlerine taş atan çocukların kişisel kaygılarını, küçük düşlerini daha derinden deşmeyi amaçlayan Terawi'nin filmi, soyut bir manzaraya daha derinlemesine göz atma ve tabloyu tamamlama yolunda bir girişim...

Ortadoğu'da yaşanan savaşa insanî açıdan bakan filmlerin sonuncusu 2001 ABD yapımı K Bölgesi / Area K.. Nadav Harel ve Ramon Bloomberg'un yönettiği filmde Gaza Şeridi'ni tecrit eden ve Filistinli balıkçıların İsrail'e, Mısır'a ve uluslararası sulara girmesini engelleyen K bölgesinde balık tutma mücadelesi veren iki tarafın, Araplarla Yahudilerin ortak çıkarları için uzlaşmalarının öyküsü anlatılıyor.

FİLMLERİN GÜN SAAT VE YER ÇİZELGESİ

19 NİSAN 21.30 Beyoğlu Sineması K Bölgesi+Yaşam Mücadelesi
21 NİSAN 13.30 Beyoğlu Sineması Düşlerin ve Korkuların Sınırları+Şatilla'nın Çocukları
22 NİSAN 10.30 Beyoğlu Sineması Düşlerin ve Korkuların Sınırları+Şatilla'nın Çocukları
22 NİSAN 13.30 K Bölgesi+Yaşam Mücadelesi

'FİLİSTİN ÖZEL' LEMAN

Mizah dergisi Leman'nın çıkardığı "Filistin Özel" sayısına konuşan "bu çağın vicdanı" Noam Chomsky, Filistin'de yaşananlardan sadece Şaron'un sorumlu olmadığını söyledi. Zulümlerin İşçi Partisi hükümetleri döneminde de yapıldığını, Peres'in savaş suçlusu olarak Şaron'dan geride kalmadığını ve ABD'nin işgalin sürdürülmesine silah ve ekonomik destek akışını kesintisiz olarak sürdürdüğünü belirten Chomsky şunları söyledi: "Daha da ötesi esas sorumluluk, son 30 yıldır Washington'da yatıyor. İsrail, ancak efendisi Washington'un arkadan belirlediği sınırlar dahilinde hareket edebilir." Dergide Nihat Genç'in Türkiye'nin tüm kesimleriyle Filistin'e sahip çıktığının altını çizen yazısının yanısıra Ufuk Uras, Mehmet Bekaroğlu, Murat Bozlak ve Yusuf El-Serif ile yine Filistin üzerine yapılan söyleşiler de yer alıyor. Filistin bayrağıyla çıkan özel sayıda İsrail terörü ve Filistinlilerin onurlu duruşu üzerine karikatürler bulunuyor. Bezgin Bekir bile kefiyesini sarınıp "Filistin İçin 1 Dakika Karanlık" eylemi için yerinden kalkıyor.. ve eyleme katılıyor!