T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

Y A Z A R L A R
Panik-ataklar önceden bilinebilir!..

Şimdi "stres" ve "panik-atak" modası var ya.. 2001 yılından 2002'ye aktarılan en önemli stres konusu da, "ekonomi" ya..

Edindiğimiz deneyimlerle, bu konudaki panik-atakların patlayacağını, artık önceden bilebiliyoruz..

Bu deneyimlerin bir bölümünü aktaralım..

Şu aşağıdaki belirtiler, ekonomik kaynaklı strese dayanan, bir "panik-atak"ın işaretçisi veya tetikleyicisi olabilir..

-Eğer Çankaya'da Milli Güvenlik Kurulu varsa ve oradan "Nankör Kedi" benzeri çığlıklar yükseliyorsa..

-Geçen yıl lokantada hesap olarak ödediğiniz miktarda parayı, bu yıl bahşiş olarak bıraktığınızda, garson size teşekkür etmek yerine surat asıyorsa..

-Başbakan Ecevit "artık esenliğe çıktık" diyor, Mesut Yılmaz "bundan sonra reform yapmalıyız" diye konuşuyor ve Devlet Bahçeli de susmuyorsa..

-TÜSİAD yöneticileri "10 yıl sonrasını görüyoruz" diye konuşuyor ve tele-vole ekonomistleri programlarında "mutlaka Türk Lirası'na dönün" diyorlarsa..

-Ay sonuna doğru cebinizde 1 milyon liralık banknot bile kalmamışken, Merkez Bankası 20 milyon liralık banknot basmaya başlıyorsa..

-Aracınızın benzin deposunu doldurduktan sonra, ödediğiniz miktar para ile, oturduğunuz evi birkaç yıl önce satın aldığınızı hatırlıyorsanız..

-Yemek yerken iki cümlede bir "en kötü günümüz böyle olsun" veya "Bugünü de çıkardık ya" demeye başladıysanız..

-Cebinizdeki tıklım tıklım kağıt paralarla dolu deri cüzdanın benzerini, o paralarla satın alamayacağınızı görüyorsanız..

-Yere bozuk para düşürdüğünüz zaman, "ya belim ağrırsa" diye düşünerek, o parayı yerde bırakıp, yürüyor ve gidiyorsanız..

-Banka boşaltmak suçlaması ile cezaevlerinde yatan sanıklar tahliye edilmeden, bundan sonra boşaltılacak bankaları devletin doldurması için kanun çıkartılıyorsa..

-Doların TL. karşısındaki değeri sabit tutulduğu için Türkiye'nin krize girdiğini söyleyenler, TL.'nin değeri dolara karşı, yerel enflasyon rakamının üzerinde değer kazanırken sevinç duyuyorlarsa..

-Isınmak için her ay ödediğiniz para ile bir buzdolabı alabiliyorsanız ve bu buzdolabını doldurmak için, paranız olmuyorsa..

-Eğer ülke ekonomisinin iflasından, işsizlikten ve durgunluktan söz edildiği zaman, koalisyon sözcüleri "Ama bizim alternatifimiz yok ki" diyorlarsa..

-Eğer ekonomik içerikli kanunların kimleri gözetmek için çıkartıldığını, onları oylayan milletvekilleri de tam olarak bilmiyorlarsa..

-Eğer büyük tirajlı gazeteler, başarısız iktidarları ve kokuşmuşluğu teşhir etmek yerine, kendi yazarları ile uğraşıyor ve muhalefete muhalefet ediyorlarsa..

-Eğer yöneticiler devleti küçültmek, bütçeyi dengelemek ve üretimi teşvik etmek yerine, Afganistan'daki savaşa göre gelecek İMF kredisine güveniyorlarsa..

-Eğer Kemal Derviş Ankara'da bunalıp, kış günü kendini Bodrum'da denize atıyorsa..

Bütün bunlar, panik-atakların işaretçisi veya tetikleyicisi olabilir..

ŞAKA

Kafa var kafa var!..

Yılbaşı öncesinde Milli Piyango bileti almayı eleştiren AK Partili ve Saadet Partili bazı milletvekillerine, Bülent Ecevit "Taliban kafalılar" diye sözle saldırmıştı..

Ecevit sonra gitti, 10 milyon lira verip, Başbakanlık Muhabirlerinin aldıkları piyango biletlerine ortak oldu..

Başbakanlık Muhabirleri, Ecevit'in 10 milyon lirasını da katarak 40 milyonluk bilet almışlar.. Ve bu biletlere 4 milyon lira çıkmış..

Bakarsınız Ecevit onlara da, "Taliban kafasızlar" der..

ZOR MESLEK

Politikacılar Arjantin'den ders almalı!..

İktidar koltuğunda oturmanın ne tür külfetlerle dolu bir nimet olduğunu, Arjantin'e bakarak görmek mümkün..

Eski Başkan "El Turco" Carlos Menem, yolsuzluk iddiaları ile yargılanıyor..

İki hafta önce istifa eden Rau'nun yurtdışına çıkması yasak..

Birkaç gün Cumhurbaşkanlığı yaptıktan sonra istifa eden Rodriguez Saa, evinden çıkamıyor.. Çünkü evinin önünde öfkeli halk kitleleri gösteri yapmakta..

24 saatliğine Başkan olan Eduardo Camano, görevini en güçlü aday Eduardo Duhalde'ye teslim edince, herhalde nefes alacak..

Başarısızlığın ve şaibe söylentilerinin ertesinde, Arjantin'de politikacılar, aileleri ile lokantaya gidemiyor.. Buenos Aires'te, "Buraya politikacı giremez" diye yazılar asılı lokantalar var..

Bazı ülkelerde politika böyle bir konumda..

Bilinçsiz kadrolar, icraat yapmak, ülkenin vizyonunu açmak, dünya ile ülkelerini yarıştırmak için girmiyor politikaya..

-Bir seçilip, iktidara ortak olalım.. Kamu pastasını biz de paylaşalım, diye düşünüyorlar..

Sonuç bazan Arjantin'deki gibi oluyor..

Bazan da daha kötü akıbet bekliyor politikacıları..

Yani "politika" mesleğini hafife almayalım..


2 Ocak 2002
Çarşamba
 
MEHMET BARLAS


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED