T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

H A Y A T

Beyin krizi tehlikesi

"Beyin kanaması ya da beyinde bir damarın tıkanması sonucu oluşan beyin krizi hastalığı, ülkemizde ölüm nedenleri arasında kalp krizinden sonra ikinci sırada geliyor"

Türk Beyin Damar Hastalıkları Derneği Başkanı Prof. Dr. Gazi Özdemir, Türkiye'de ölüm nedenleri arasında, beyin kanaması ya da beyinde damar tıkanması sonucu oluşan "beyin krizi" hastalığının, kalp krizinden sonra ikinci sırada geldiğini belirtti. Son dönemde Prof. Dr. Aykut Barka, Tuna Huş, Gönül Akkor gibi ünlü isimlerle gündeme gelen beyin hastalıklarıyla ilgili olarak soruları yanıtlayan Prof. Dr. Özdemir, baş ağrısından sonra en fazla görülen beyin hastalığının "beyin krizi" olduğuna işaret etti.

Prof. Dr. Özdemir, beyin krizinin tarifini şöyle yaptı: "Beyin krizi, beyinde temiz veya kirli kan taşıyan bir damarın beyne gelen bir pıhtı veya damar sertliği parçacığı ile tıkanması veya bir damarın ileri derecede büzüşmesi sonucu oluşan beynin kansız, dolayısıyla oksijensiz ve besleyici maddelerden mahrum kalması (beyin infarktüsü) veya beyinde kanama olmasına ve beyin hücrelerinin, damar dışına çıkmış olan kanın kitlesel etkisi sonucu fonksiyon yapamaz duruma gelmesine denir." Beyin infarktüsünün aniden oluşabildiği gibi, bazen birkaç saat veya birkaç gün içinde yavaş, kanamanın ise çoğunlukla aniden gelişebileceğini belirten Prof. Dr. Özdemir, "Beyin kanaması ya da beyinde bir damarın tıkanması sonucu oluşan beyin krizi hastalığı, ülkemizde ölüm nedenleri arasında kalp krizinden sonra ikinci sırada geliyor" dedi.

TÜRKİYE'DE GÖRÜLME SIKLIĞI

Ülke genelinde beyin krizinin görülme sıklığının, 100 bin kişide 175 olduğunu kaydeden Prof. Dr. Özdemir, şunları söyledi: "Ülkemiz genel nüfusuna göre, bir yılda ortalama 125 bin yeni beyin krizi vakası olmaktadır. Beyin krizi her yaşta görülebilirse de yüzde 25 kadarı 65 yaşından önce, yüzde 72'i kadarı ise 65 yaşından sonra oluşmaktadır. Beyin krizi olan hastaların 1/3'ü ilk krizleri sırasında ölmekte, 1/3'ü sakat olarak ve kısmen veya tamamen başkasına bağımlı olarak yaşamlarını sürdürmekte. Geri kalan ise başkasına muhtaç kalmayacak şekilde normale yakın hale gelebilmektedir."

 
Oyuncaklar çocuğun kişiliğini şekillendiriyor
Anne ve babaların, çocuklarının gelişimi için oyuncak seçimine dikkat etmeleri gerekiyor. Uzmanlar, oyuncakların çocukların kişiliğini belirlediğini belirtiyorlar.
HAMİLELERE GÜNEŞ TAVSİYESİ
Yapılan bir araştırmada, bir kişinin şizofren olma olasılığının, anne karnındayken aldığı güneş ışığı oranıyla doğrudan bağlantısı olabileceği belirtildi. Güneş ışığı alınmamasının D vitamini eksikliğine yol açacağını belirten bilim adamları, bunun da, ana karnındaki bebeğin beyninin gelişimini etkileyebileceğini bildirdiler. Avustralya'daki Queensland Şizofreni Araştırma Merkezi'de çalışan psikiyatrist John McGrath, hamilelikte utraviyole ışınlarının az alınmasının, genetik olarak bu hastalığa eğilimli kimselerde dengeyi şizofreni yönünde bozduğunu öne sürmüştü. Farelerde yapılan son araştırmalar, bu teoriyi güçlendirdi.
8 Şubat 2002
Cuma
 
Künye
Temsilcilikler
Reklam Tarifesi
Abone Formu
Mesaj Formu
Ana Sayfa | Gündem | Politika| Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon| Hayat| Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED