Bence Türkiye'de reklamcılık sektöründe sanat icra eden "metin yazarları" hiç değilse bir bölümü haddinden fazla serbest bırakılmış... Bu sektöre ilişkin ödüller, dergiler, konferanslar eksik olmasa da, ortada "reklam metinleri"ne ilişkin yarı ciddi bir eleştiriden bile eser yok. "Serbest bırakılmış" demem bundan dolayı. "Metin yazarı" dediğimiz yazar, tabii ki bağlı bulunduğu kuruluşun oluruyla, döşendikçe döşeniyor... Son iki üç yıl içinde gazeteleri ve özellikle televizyon ekranını ansızın basıveren bu reklamlardan üç beş tanesini değerlendirmeye çalışmıştım. Bunların hangi reklamlar olduğunu şimdi teker teker sayamasam da, Garanti Bankası'nın bir zamanlar milleti ağlatan "Ağlayan Çocuk" temalı gözü sulu anlamsız reklamının hangi "cin fikirli" metin yazarının elinden çıktığını sorduğumu hatırlıyorum. Mutlaka siz de hatırlıyorsunuzdur, çünkü unutulacak gibi değildi... "Bankamatik" kulübelerinde "sokak çocukları"nın soğuk kış gecelerinde birbirlerine kuzu gibi sarılarak yattığı bir ülkede bir bankanın "Ağlayan Çocuk" temalı bir reklamla mudi toplaması, doğrusu her türlü takdirin ötesindeydi!

Bu kısa "giriş"i sözü bugünlerde karşımıza çıkan yeni bir reklama getirmek için yaptığımı tahmin etmişsinizdir. Bu kez de bir banka reklamı, "OYAK BANK" adlı, epeydir varolan ancak son aylarda son derece "militarist" duygu ve düşüncelerle dolu genel müdürünün elinde müthiş bir gelişme gösteren bir banka şimdi de...

Televizyon ekranında ve gazetelerde karşımıza gelen reklamın "vurucu" sloganı şu "EMREDİN/Göreve hazırız". "OYAK BANK"ın Ordu Yardımlaşma Kurumu'nun malı olduğunu hatırlatmama gerek yok sanırım...

Ve işte bu gerçekten "çok iyi" düşünülmüş bu reklamın gazetelerde yer alan metninden bazı cümleler:

"Ülkemizin uzun zamandır özlediği, beklediği değerlerin bankasını hizmetinize sunmak için; ciddiyetle dürüstlüğü, disiplinle saygınlığı, akılla gücü, birikimle inancı birleştirdik."

"Kendisi milli, vizyonu global, hizmeti çağdaş bankanızı, Oyak Bank'ı yarattık."

"Oyak Bank'la Türkiye'ye yeni bir güven geliyor, Oyak Bank yeni bir döneme damgasını vuruyor."

Şimdi gelin de "metin yazarı"nın zekasına, yaratıcılığına, vizyonuna hayran olmayın!

Dikkat ederseniz reklam metninde yer alan "Emretmek" fiilinin kullanılış şekli de ilginç... Hepimizin "emir alma"sından çok "emir vermesi"ne alışmış olduğumuz bir kurumla organik ilişki içinde bulunan bir banka yeni müşteriler kazanmak için "Emredin!" diyor.

Reklam metninden aktardığım ilk cümle bana epeyce problemli göründü. "Ülkemizin uzun zamandır özlediği, beklediği değerlerin bankasını..." diyor metin yazarı. Problemli geldi, çünkü "özlenen, beklenen değerlerin bankası" gibi bir ifadenin bankacılık sektörüne yabancı olduğunu düşünüyorum. Bence metinde yer alan "disiplin", "saygınlık" ve "güç" gibi sözcükler de bir banka reklamında kullanılmaya uygun sözcükler değil. Besbelli ki metin yazarı bir takım "çağrışımlar" yaptırmayı uygun görmüş.

Sonuç olarak şunu da söylemeliyim: Benzer "çağrışımlar"la müşteri toplamaya çalışan bu yapıda, bu özellikte bankalar Batı'da da var mıdır? Hadi diyelim ki, MHP'nin hatırını kırmamak için bizim 159 ve 312'nin benzerlerinin Batı'da da olduğunu kabul ettik; peki ya bu tür bir bankacılık? Batı'da onun benzerleri de var mıdır? Hem sonra bakıyorum da, bu "haksız rekabet"ten ("haksız rekabet", çünkü bir banka diğerlerinden farklı olarak kamuoyu araştırma sonuçlarının işaret ettiği "En güvenilir kurum"un imajını "çağrışımlar"la basbayağı kullanıyor) ne "Bankalar Birliği"nin bir şikayeti var, ne de "Rekabet Kurulu"nun...

"Derdi sana mı düştü?" diyenleri duyar gibiyim!

KÜRŞAD BUMİN

Künye

Temsilcilikler

ReklamTarifesi

AboneFormu

MesajFormu