T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

G Ü N D E M

Güzel'e engel yok

Anayasa Mahkemesi'nin, eski YDP Genel Başkanı Güzel'in parti üyeliğinden çıkarılmaması üzerine ihtar verilmesi isteminin red gerekçeleri belli oldu.

Anayasa Mahkemesi'nin, Yeniden Doğuş Partisi'nin eski Genel Başkanı Hasan Celal Güzel'in parti üyeliğinden çıkarılmaması üzerine ihtar verilmesi isteminin red gerekçeleri belli oldu. Anayasa Mahkemesi'nin gerekçeli kararında, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, Türk Ceza Kanunu'nun 312/2. maddesinden hükümlü Güzel'i parti üyeliğinden çıkarmayan YDP'ye, Siyasi Partiler Yasası'nın (SPY) 104. maddesi gereğince ihtar kararı verilmesini istediği hatırlatıldı.

Gerekçeli kararda, Anayasa Mahkemesi'nce, 4454 sayılı Basın ve Yayın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesine Dair Yasa'nın 1. maddesinin birinci fıkrasının "...basın yoluyla yahut sözlü veya görüntülü yayın araçlarıyla işlenmiş olup..." bölümünün iptal edildiği ve iptal kararının Resmi Gazete'de yayımlanmasından başlayarak bir yıl sonra yürürlüğe girmesine karar verildiğine dikkat çekildi.

Anayasa Mahkemesi'nin iptale ilişkin hükümlerin 22 Aralık 2000'de Resmi Gazete'de yayımlanan 4616 Sayılı Şartla Salıverilmeye, Dava ve Cezaların Ertelenmesine İlişkin Yasa'nın 2. maddesiyle düzenlendiği belirtilen kararda, düzenlemenin, 4454 sayılı yasanın kapsamını genişlettiği kaydedildi. Kararda, "4454 sayılı yasanın yeni kapsamına 23 Nisan 1999 tarihinden önce işlenmiş olmak koşuluyla kitle iletişim araçları dışında işlenen TCK'nın 312/2. maddesindeki suçun da girdiği hususunda kuşku yoktur" denildi.

Güzel hakkındaki ilamlar

Hasan Celal Güzel'in adli sicil kaydında Ankara 1 No.'lu DGM'ce verilen iki ilam olduğu, bunlardan birinde suç 4616 sayılı yasa kapsamına girdiğinden cezanın infazının ertelendiği ve diğerinde de hükümlünün cezalarının infaz edilmiş olması nedeniyle bu konuda karar verilmesine yer olmadığı yolunda karar verildiği belirtilen kararda, "Gerek 4616 sayılı yasa gerek 4454 sayılı yasa, 23 Nisan 1999 tarihine kadar işlenmiş bir kısım suçlarda şartla salıverilmesine ve görülmekte olan davaların ve verilmiş olan cezaların ertelenmesine olanak sağlamaktadır" denildi.

'Güzel, yasadan yararlanır'

Hasan Celal Güzel'in suç tarihinin 3 Eylül 1997 olduğu ifade edilen gerekçeli kararda, şunlar kaydedildi:

"Hasan Celal Güzel, 16 Aralık 1999 günü cezasını çekmeye başlamış ve 647 sayılı yasanın 19. maddesine göre 10 Mayıs 2000 günü tahliye olmuştur. Tahliye olmasaydı cezanın biteceği tarih 16 Aralık 2000 günü olacaktı. 22 Aralık 2000'de yürürlüğe giren 4616 sayılı yasada tamamen infaz olunmuş cezalarla ilgili herhangi bir hüküm bulunmamaktadır. O halde bu hususu yorumlarken Hasan Celal Güzel'in 4616 sayılı yasanın kapsamına girip girmediğinin öncelikle irdelenmesi gerekmektedir. O halde 4616 sayılı yasanın yeniden düzenlediği 4454 sayılı yasanın değişik 1. maddesinin 3 Eylül 1999 günü itibariyle yürürlüğe girmiş olduğunu kabul etmek gerekir. Oysa, Güzel'in cezasının infazı 3 Eylül 1999 günü değil, 16 Aralık 1999 günü başlamıştır. Bu durum karşısında ilgili kişinin 4454 sayılı yasanın 4616 sayılı yasa ile değişik 1. maddesinden yararlandırılması gerekir."

"Lehe hükümler uygulanmalı"

Gerekçeli kararda, 3 Eylül 1999 günü 4454 sayılı yasanın 1. maddesi bugünkü biçimiyle varolsaydı, Güzel'in bundan yararlanacağı veya Güzel'in cezası infaz edilmeseydi yine 4454 sayılı yasanın 1. maddesinden yararlanabileceği kaydedildi. Kararda, şöyle devam edildi:

"Hapis cezası infaz edildiğine göre, kuşkusuz ki, bu cezanın ertelenmesi söz konusu olamayacaktır. Ama eğer cezaların feri cezalarla diğer mahkumiyete bağlı sonuçlarıyla birlikte bir bütün olduğu ve mahkumiyete bağlı hak mahrumiyetlerinin devam ettiği düşünülecek olursa, 4454 sayılı yasanın lehe olan hükümler bakımından olayda uygulanması gerekir. Bu TCK'nın lehe yasaların geçmişe yürürlüğü ile ilgili düzenleme getiren 2. maddesinin 2. fıkrasının gereğidir. O halde, Güzel'in de mahkumiyete bağlı hak mahrumiyetlerinin ortadan kalkması bakımından 4454 sayılı yasanın erteleme hükmünden yararlandırılması gerekmektedir. Anayasa'nın adalet ilkesi, eşitlik ilkesi, hakkaniyet ve kamu vicdanı kavramları önümüzdeki olayda Güzel'in 4454 sayılı yasanın değişik 1. maddesinden yararlandırılmasını zorunlu kılmaktadır."

Anayasa Mahkemesi'nin oy çokluğu ile aldığı karara üyeler Fulya Kantarcıoğlu ile Ahmet Akyalçın karşı oy kullandı.

Yurtdışına kaçanlar örneği

Hasan Celal Güzel'in bir yıllık hapis cezasının şartlı tahliye uyarınca 4 ay 26 günlük kısmının infaz edildiği belirtilen kararda, şunlar kaydedildi:

"4454 sayılı yasanın 4616 sayılı yasa ile değişik 1. maddesinin hapis cezası infaz edilmemişleri kapsamayacağı düşüncesi yani, çeşitli nedenlerle cezasını çekmemiş mahkumun erteleme kapsamında düşünülmesi ve cezasını çekmiş mahkumun ise düşünülmemesi, yasanın kapsamı içine bu son grubun girmemesi yolunda yapılacak bir yorum hukukta evleviyetle yorum ilkesine de aykırıdır. Güzel ile aynı durumda bulunan bir kişinin cezasını çekmemek için yurtdışına kaçması ve 4454 sayılı yasanın 1. maddesinin değiştirilmesinden sonra dönmesi durumunda cezasının ertelenmesi, asli cezası infaz edilmiş olan Güzel'in ise yararlandırılmaması düşünülemez."

'Tüm haklarını kullanabilirler'

Gerekçeli kararda, af, şartla salıverme ve ertelemeye ilişkin yasal düzenlemelerin yasaklanmış haklar üzerindeki etkileri de irdelendi. "4616 sayılı yasa ile 4454 sayılı yasanın amacının mahkumlara bütün sonuçlarıyla birlikte eski hale dönüşün sağlanması olduğu söylenebilir" denilen gerekçede, 4616 sayılı yasayla getirilen değişikliğin eskiye uygulanmasının TCK'nın 2. maddesinin 2. fıkrasının gereği olduğu belirtildi.

Ertelenmiş mahkumiyet hükmü nedeniyle devlet memurunun görevine son verilemeyeceği, ertelemenin bölünmez olduğu ve fail ertelemeye layık görülmüşse hakkındaki cezaların hepsinin ertelenmesi gerektiğine ilişkin Danıştay İçtihadı Birleştirme Kararı'na da atıfta bulunulan kararda şöyle denildi:

Üç yıllık deneme süresi

"Hasan Celal Güzel'in 23 Nisan 1999 tarihinden önce işlediği bir suçtan dolayı hüküm giyip asıl cezası infaz edilmiş olmasına rağmen, 4616 sayılı yasa ile değişik 4454 sayılı yasanın lehine olan hükümlerinden yararlanması gerektiği; 4454 sayılı yasanın 2. maddesi gereğince, cezanın ertelenmiş sayılması gerektiğinden, bu kişinin deneme süresi içerisinde siyasi partiye üye olma hakkını kullanabileceği ve üç yıllık deneme süresinin tamamlanma tarihinden itibaren ise sözü geçen kişinin mahkumiyetinin 'esasen vaki olmamış' sayılacağı ve bu tarihten itibaren haklar üzerindeki yasaklamaların kendiliğinden bütünüyle kalkacağı ve bu nedenle daha önce kullanmadığı haklarını hiçbir engel olmadan kullanabileceği kabul edilmelidir. Bu gerekçelerle ihtar kararı verilmesi isteminin reddine karar verildi."

Güzel: Haklılığım ortaya çıktı

Anayasa Mahkemesi'nin verdiği kararı Yeni Şafak'a değerlendiren Hasan Celal Güzel, mahkemeyi çelişkili karar vermekle suçladı. Gerekçeli karar için "Benim hukuki haklılığım ortaya çıkmıştır" değerlendirmesini yapan Güzel, "Benim durumumla Tayyip Bey'in durumu aynı. Bana müsbet bir karar veren mahkeme aynı şeyi Erdoğan için yapmıyor. Birine çıkıyor, birine çıkmıyor. Böyle bir çelişki kabul edilemez. Ortada hukuki bir çelişki var" dedi.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Sadık Yakut ise Anayasa Mahkemesi'nin aynı konuda iki farklı karar vererek çelişkili bir duruma düştüğünü kaydetti. Erdoğan ile Güzel'in aynı suçtan ceza alarak mahkum olduklarını hatırlatan Yakut, "Mahkeme kendi içinde çelişkiye düşmüştür. İki olay da birbirinin aynısıdır. Mahkeme, aynı olan konuda neden farklı iki karar verdiğini açıklamalıdır" ifadesini kullandı.



30 Temmuz 2002
Salı
 
Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu
Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED