T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

Y A Z A R L A R
Özdemir İnce ne diyor?

Radikal Kitap'ın 26 Temmuz 2002 Cuma günü yayımlanan 71. sayısının 8. sayfasında Özdemir İnce'nin bir yazısını okudum. Adonis'in dilimize yeni çevrilen kitabı Ayna ve Düş dolayısıyla kaleme aldığı yazısında Özdemir İnce, Arap şiiri, Adonis ve modernite üzerine çeşitli yorumlar yapıyor, yargılar veriyor. Bu yorumlar ve yargılar, çeşitli açılardan tartışılabilir. Ama bir yargısı var ki, inanılır gibi değil.

Bakınız ne diyor Özdemir İnce:

"Türk için İslam, başkalarının aracılığıyla, zorlamasıyla kabul ettiği, başkalarının dinidir; İslam bir Türk için ne dilin, ne yazının, ne kültürün, ne de uygarlığın simgesidir. Sadece bir dindir."

Bu cümleleri okuyunca dehşete düştüm. Azıcık bilgisi, azıcık aklı, azıcık gözlem yeteneği olan birinin bırakın böyle bir yargıya varmasını, böyle bir yargıyı dile getirmek cür'etinde bulunanın ya aklından ya da içtenliğinden kuşku duymadan edemeyeceğini düşündüm.

Allah Allah, dedim, Allah Allah! Bu nasıl iştir?

1936 yılının 1 Eylülünde Mersin'de dünyaya gelen, 66 yıllık ömrünün hemen hepsini Türkiye'de geçiren –Fransa'da kalışları pek uzun süreli değil- Özdemir İnce, saçmalık değerini bile hak etmeyecek denli düzeysiz bir yargıya nasıl imza atabilir? Adı konurken kulağına ezan okuyanı, pipisinin kabuğunu "sünnet" diye keseni kestireni Türk saymıyor mu Özdemir İnce? Sandıklı'da, Çine'de, Aydın'da, Muğla'da öğretmenlik yaparken "İnşallah, Maşallah, Bismillâh, Estağfurullah, Biiznillâh, Fesüphanallah!" diyen insanlara hiç mi rastlamadı Özdemir İnce? Özdemir İnce, bu sözlerin ve benzerlerinin Türkçe için bir dil değeri olmadığını ya da İslâm diniyle ilgisiz olduğunu iddia edecek kadar dengesini yitirmiş olabilir mi?

1989'dan beri yaşadığı İstanbul'da gördüğü camilerin, türbelerin, mezarlıkların Araplarca ya da onların zorlamasıyla yapıldığını mı sanıyor Özdemir İnce? Yoksa Ayasofya kilisesini camiye çevirerek ona minareler ekleyenlerin Türk olmadıklarını mı düşünüyor? Yüzyıllar boyunca Türk kelimesini Müslüman anlamında kullanmış olan Avrupalıların da hata yaptıklarını mı sanıyor Özdemir İnce?

Türk bayrağında bugün de dalgalanan hilâlin, aynı zamanda İslâm kültürünün ve uygarlığının simgelerinden biri olduğunu Özdemir İnce bilmiyor olabilir mi? Özdemir İnce'nin biyografisinde, askerliğine ilişkin bir bilgiye rastlayamadığım için bizzat tanık olup olmadığını bilmiyorum ama Türk askerlerinin bugün bile süngüyle hücuma kalkarken bir ağızdan "Allah Allah!..." diye haykırdıklarını hatırlatmak isterim.

Bu durumda Özdemir İnce ya "Türk için İslâm, başkalarının dinidir." demekten vazgeçmeli ya da kendisine "Ben gerçekten Türk müyüm?" diye sormalıdır.

Bu tatsız konuyu Gündüz Vassaf'ın kitabı Annem Belkıs'tan tatlı bir alıntıyla bitirelim. Belkıs, Amerikan Kız Kolejinden insan manzaraları sunuyor: "Özel konumları olan öğrenciler de vardı. Bunlardan bir tanesini hatırlıyorum. Suriye'den gelmişti ve Hıristiyandı. Adı Zekiye'ydi. Kısa boylu, kıvırcık saçlı gayet sessiz sakin bir kızdı. Adının Türk fakat kendisinin Hıristiyan olması bizim içimizde bir kuşku uyandırmıştı. Acaba bu kızı tesir altında bırakıp dinini mi değiştirdiler diye." (s.121)

Belkıs'ın gözünde İslâm'ın Arap değil, Türk dini olduğu anlaşılıyor. Amerikan Kolejinde oruç tutan Müslüman Türk kızları, o yaşlarda din ile dili ayıramamış olabilirler ama 66 yaşındaki Özdemir İnce'nin de bunları ayırt edememesi olacak iş mi?

Lâ havle...


30 Temmuz 2002
Salı
 
İBRAHİM KARDEŞ


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED